Ne Kadar Para O Kadar Sağlık 

0
541

Jineps olarak, Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı ile ilgili olarak İstanbul Tabipler Odası Başkanı Gencay Gürsoy ile bir röportaj yaptık. Bize zaman ayırdığı için kendisine teşekkür ederiz.

 

JİNEPS : Genel Sağlık Sigortası (GSS) nedir? Bu düzenleme ile yapılmak istenen nedir? 

G.G : Türkiye’de Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana iktidarlar gider gelir, fakat sağlık alanı ve  eğitim alanı kamusal bir ağırlık taşımaya devam ederdi. 1980’lere kadar bu böyle devam etti, sonralarında ise bu gelenek terk edilmeye başlandı. Bu, yalnızca Türkiye’de olan biten bir şey değil. Tüm dünyada neo-liberal politikaların yaygınlaşması ile, Dünya Bankası (DB), IMF gibi kurumların telkinleri ile bizim gibi ülkeler sağlık alanında, neo-liberal sisteme entegre edilmeye başlanmıştır. Özal hükümeti bunun ilk öncülüğünü yapanlardan biriydi, ama son AKP iktidarına kadar radikal değişikliklere kimse cesaret edememişti. Hâlbuki IMF, DB gibi kurumlara ihtiyacımız yok. Fakir fukaranın sözcüsüyüz gibi söylemlerle iktidara geldiler. GSS aslında DB’nin verdiği bir projenin uygulanmasıdır yani DB’nin telkinleri ile hemen hemen aynıdır. 

 

JİNEPS : Bu yasa ile hangi toplumsal kesimler nasıl etkilenecek? 

G.G : Projenin özü prim ödeme esasıdır, prim ödeyemeyenlerin hiçbir sağlık güvencesi olmayacak. Prim ödeyemeyen kesimlerin primlerini devlet ödeyecek deniyor, fakat koyduğu sınır 127 YTL, eğer bu limiti geçiyorsa kazancınızın % 12,5’ini prim olarak ödeyeceksiniz. Bu söylenenler ne Türkiye’deki gerçekliklere uyan, ne de kendi içinde ekonomiyi ayakta tutabilecek potansiyele sahip bir sistemdir. Bu sistem pahalı, tüketime açık bir sistemdir, ilaç tüketimini, teknolojiyi zorlayan bir sistemdir. DB’nin ilgisi de buradan gelmektedir, dünyada ilaç endüstrisi on onbeş tekelin elinde bulunmaktadır ve DB, bu sistem ile kaynaklarını tekelci sermayeye aktarmak istemektedir. Sonuç olarak, yeni bir vergi sistemi başlayacak ve parasız olanın hiçbir şekilde sağlık güvencesi olmayacak. 

 

JİNEPS : Devlet hangi gerekçeyle böyle bir yola gidiyor, kaynakları mı yetersiz kalıyor? 

G.G : Neden devlet var sorusunu kabaca tanımlamak gerekirse, akla ilk gelen; devlet, insanların sağlığı, eğitimi, bir de milli savunma için vardır. Bu ortadan kalktıysa, eğitime, sağlığa, sosyal güvenliğe devlet bütçe ayırmayacaksa, ‘devlet neden var’ sorusunu da düşünmeliyiz. Öyle bir sistem kurulsun ki, devlet onun açığını ödemesin isteniyor.Çünkü anlayış şu; devlet artık sosyal devlet olma niteliğini taşımak zorunda değil, zaten neo-liberal sistem devleti bu yükten kurtarıyor. Devlet, “vergilerden topladığım gelir ile, bütçeden herhangi bir pay ayırmak istemiyorum” diyor. Primler ödensin ve kendini çeviren bir sistem oluşsun isteniyor, fakat günümüzde halen 1,5-2 USD karşılığında yaşam mücadelesi veren insanlar vardır, ‘onlar bu ekstra ödemeleri yapabilecekler mi’ diye düşünmüyorlar. Yoksulluğun nedeni sosyal güvenliğe aktarılan kaynak olarak gösteriliyor.. 

 

JİNEPS : Tabip Odaları Birliği’nin (TOB) devletin sunduğu tasarıya alternatif bir önerisi var mı? Sizin önerdiğiniz sistemi başarıyla uygulayan bir ülke var mı? 

G.G : TOB kuruluşundan bugüne birçok kez farklı alternatifler sunmuştur, fakat öneriler yürürlüğe girememiştir. Sovyet ülkelerinde sağlık alanında birçok devrimler gerçekleştirilmiştir, fakat Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla sistemde değişiklikler yapılmıştır. Günümüzde Küba halen sürmekte olan ve günden güne gelişen bir sistemle devam etmektedir. 

Ülkemizde ise gerek sağlık, gerekse sosyal güvenlik sistemine bütçeden yeterli kaynak ayrılmıyor. Bu nedenle ücretsiz ve nitelikli sağlık hizmetine ulaşmakta zorluk çekiyor; emeklilikte ise, açlık sınırının altındaki maaşlarla yokluklar içinde geçinmeye çalışıyoruz. Oysa gerekli kaynaklar ayrılır ve uygun düzenlemeler yapılırsa, bu sorunların çözümleri mümkündür. Hükümet ise, sosyal güvenlik reformu adı altında tam tersini yapıyor. Sistemin yeniden yapılanması amacına yönelik olarak, ülkemizin toplumsal ve çalışma yaşamının şartları dikkate alınmadan, Anayasa’nın sosyal devlet ilkesi ile bağdaşmayacak bir yol izleniyor. Sigortalıların hakları daraltılarak, yükümlülükleri arttırılarak, sistemin giderleri azaltılıp, gelirleri arttırmak gerekçesi ile kanun tasarıları çıkartmak isteniyor. Bizler; “Herkese sağlık, güvenli gelecek” talebiyle yürüteceğimiz birleşik mücadeleyle, sosyal güven(siz)lik ve genel sağlık(sız)lık yasa tasarılarının TBMM’den geçmesine izin vermeyeceğiz… 

 

Sayı : 2006 03