Durum
Çerkes Milleti’nin; yasalaşan adetleri ve toplumun bu adetlere mutlak bağlı kalarak kendini diğer toplumlardan ayrı tutması, muhacerette erken asimilasyonu bir nebze önlemiş, bir başka deyişle; Muhaceretteki Çerkes Milleti “muhafazakâr”lığı sayesinde bugüne kadar benliğini koruyabilmiştir.
Ancak; bugün bu durumun olumlu yönleri yanında zararları da görülmekte ve bir kâr – zarar hesabını zorunlu kılmaktadır.
Çerkes Mlleti’nde “muhafazakârlık”; dil, örf ve an’ane ile diğer kültür verilerinin bariz farklarından dolayı başka toplumlara karışmayı önlemesi yönünden, topluma benliğini koruma imkânı vermiştir. Bu husus günümüze kadar geçen süre için inkâr edilmez bir keyfiyettir.
Fakat gerekli reformlardan yoksun aynı “muhafazakâr” tutum, toplumun şeklî ve batıl sayılabilecek yönlerine de daha çok tesir ederek günümüzün sosyal kavramlarına uymayan bir düzen meydana getirmiştir. Ve bunun sonucu olarak; her muhitte gereksiz kişisel hesaplarla, birbirine saygı ve sevgisini kaybetmiş fertlerden meydana gelen sun’î bir toplum da birinci tarifin paralelinde ortaya çıkmıştır.
Zayıflayan Millî Şuurla, kaybedilen kültür özelliklerine ilâveten toplumun aldığı bu yeni şekil, muhacerette en büyük endişe olan “asimilasyon”u sür’atlendiren etkenlerden birisi olmuştur.
Bu durumun verdiği üzüntüyü vicdanında ve mantığında duyan vatanseverlerin bir an evvel Anavatan’ın ve milletin gerçeklerini öğrenmesi, “her biri eşit ve aynı temel haklara sahip hür kişilerden oluşan milletin kendi kaderini, Anavatan’da kendi kendine tayin edeceği bir bütün” olma idealine ulaşabilmek için, varlığının her zerresi ile, her türlü şahsi hesaplardan uzak, bu uğurda çalışması gereklidir.
İnanılarak girişilecek bu gayret zamanla, şikâyetçi olduğumuz sun’î toplumu eleyecek, toplum hakiki benliğine kavuşarak ideali gerçekleştirecektir.
Kamçı
(Kamçı Gazetesi – Kasım 1970 – S. 6)
Sayı : 2009 04