“İçten Dileklerimi Gerçekleştirdim”

0
547

2007 yılında Neğeptle Aksebıy yönetmenliğinde “Çerkesya” (ЧЕРКЕСИЯ) adlı tarihsel/ popüler bir film çekilmişti. Filmin devamı “Çerkesya. Adige Geleneği” (ЧЕРКЕСИЯ. АДЫГЭ ХАБЗЭ) adıyla geldi ve 21 Mayıs’ta gösterime sunuldu. 

Askerbıy, aslında bir ekonomi mühendisisiniz, “Aminet” adlı özel bir işyeriniz de var. Adigeler üzerine filmler çekmek nereden aklınıza geldi? 

-Çocukluğumdan beri Nart destanlarını, masalları ve tarihsel öyküleri okumayı seviyorum. Bunlar beni etkiledi ve çok şey öğrenmeme de neden oldu. Adige halkının başına gelen –sürgün olayı- beni çok üzüyordu. Adige halkımızın başından geçmiş olan trajedi ile bizim dışımızda ilgilenen ve ilgilenecek kimse yok. Bir ulus olarak varlığımızı sürdürmemiz için bize yardım edilmesi ve bizim koruma altına alınmamız gerekiyor, ama kimsenin umurunda bile değiliz. Bu nedenle elimizden geldiğince kendi kendimizi korumamız gerekiyor. Bizi ayakta tutacak tutkal geleneğimiz (Xabze) olacak. Bu düşünceler söz konusu film işine tüm gücümle sarıldım. 

-“Çerklesya” adlı ilk filminizde neyi amaçlamıştınız, kısaca anlatır mısınız? 

-Ulusumuzun başına gelen olay sürgün – gizli tutularak yapıldı ve halen gizli tutulmaya devam ediliyor. Ulusumuzun izlediği zorlu yolu, ulusumuzun başına gelmiş olan yıkımı göstermek ve bundan sonrası için yapılması gerekecek şeyleri gözler önüne sermek istedim. Çok eski zamanlardan bu yana uzanan Adige ulusal tarihi Kafkas Savaşı sonucu kesintiye uğradı. İşte bunu ve Adige ulusunun büyük trajedisini bu filmle göstermiş oldum. 

-Şimdi çekmiş olduğunuz filme “Çerkesya. Adige Geleneği” adını verdiniz. Bu filmin bir öncekinden farkı nedir? 

-Adige ulusu olarak sayıca az olmamız sadece beni değil, çok kişiyi üzüyor. Ulusumuzu ayakta tutmamız için geleneğimizin güzel ve iyi yanlarını yeniden canlandırmamız, çocuklarımıza Adige geleneğini aşılamamız gerekiyor. Adige ulusunu Adige yapan Adige geleneğidir. Adige geleneği, ulusumuz tarafından binlerce yıl boyunca oluşturulmuş, süzgeçten geçirilerek geliştirilmiş ve güzelleştirilmiştir. Adige geleneğidir halkımızı geliştiren ve ona güç veren ana etken. Bu nedenle geleneğimizden daha güzel, daha üstün bir değer bulunmadığını anlatmak istedim, buna içtenlikle de inanıyorum. 

-İkinci filmin senaryosunu da kendiniz yazdınız. Ne gibi tarihsel kaynaklardan yararlandınız? 

-Adige geleneği üzerine yazılmış kitapları topladım, ikibuçuk ay boyunca o kitaplardan seçmeler yaptım. Bğejneko, Meşşods (MэшIодз), Mamhığ, Marsey, tarihçi Pota, Han-Girey ve başkalarının kitaplarından yararlandım. 

-Filmi nerede çektiniz? Filmde kimler görev aldı? 

-Nalçik’e gidip sofra geleneğini orada çektik. Kabardeyler sofra geleneğini hala sürdürüyorlar. Aynı biçimde beşik bağlama (кушъэхапхэ), Çocuk eğitme (кIэлэ пIун) ve diğer geleneksel ilişkileri de Kabardey’de filme aldık. Ardından Adigey’e döndük, gegu (джэгу) üzerine geleneksel ilişkileri ve üzüntülü gün ve anılara ilişkin yapılan uygulamaları (нэшхъэигъом мпхыгъэ фэIо-фашIэхэр) halk tıbbı, ç’apşe (кIапщ), Adige kadınının savaşı/dövüşü durduruş biçimi ve benzeri konularda çekimler yaptık. Bundan başka at yarış ve oyunlarını, atlı karşılaşmalarını, atlıların selamlaşma biçimlerini dağlarda ve deniz kıyısında çektik. Neh’ay Yura montaj işini yaptı. Filmde Kaberdey-Balkar ile Adigey’in ünlü oyuncularından Mıs’evestısh’o Pşızepıy ve eşi K’une, Maçlık Dram Tiyatrosu oyuncuları, Adigey’den de Zıha Zavır, Ğuç’e Zamudin, Vısteko Muhtar, Hakuy Andzavır ve eşi Anjelika ve başkaları rol aldılar. 

(Adige Mak) (Not: kısaltılarak yayınlanmıştır) 

  

Sayı : 2009 07