Sohum
Gürcistan’ın Güney Osetya’ya saldırısı ertesinde yaşanan savaşın ardından ilk kez bir Türk diplomat, Abhazya’yı ziyaret etti.
Gürcistan’ı ziyaret eden Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun heyetinde yer alan Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Ünal Çeviköz, Gürcistan yönetiminin pek de hoşnut kalmamasına karşın 9 Eylül 2009 günü karayoluyla Abhazya’ya geçti.
Bu şekilde Çeviköz, savaştan bu yana Gürcistan’dan karayoluyla Abhazya’ya giden ilk batılı diplomat oldu.
Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba ile görüşen Ünal Çeviköz’ün temaslarında, Gürcistan-Abhazya arasında yaşanan gerilimi azaltmayı hedefleyen girişimlerde bulunduğu söyleniyor. İki yetkilinin Gürcistan Hükümetinin Türk gemilerine yönelik engelleyici tutumlarına dair görüş alış verişinde bulunduğu da gelen duyumlar arasında.
Türk Dışişleri Müsteşar Yardımcısı’nın bu ziyaretinin Abhazya-Kuzey Kıbrıs kıyaslamalarının sıklıkla yapıldığı bir döneme gelmesi ve bu geziyi Today’s-Zaman Gazetesi’nin Kafkasya konusunda uzman Hasan Kanbolat gibi bir çok yazarın ‘Türkiye’nin Abhazya politikasında değişikliğe gitmesi gerektiğini ifade ettikleri’ yazıların takip etmesi; söz konusu ziyaretin oldukça dikkat çekmesine neden oldu. Ne var ki uzmanlara göre, ABD ve AB’nin Gürcü yanlısı politikalarında köklü bir değişiklik olmadığı sürece Türkiye’nin Abhazya’nın bağımsızlığını tanıyacağını düşünmek çok gerçekçi değil. Nitekim Tiflis’i ziyaret eden Dışişleri Bakanı Davutoğlu Türkiye’nin Gürcistan’ın toprak bütünlüğüne önem verdiğini belirtmiş, ayrıca “Türkiye ile Gürcistan tarihi bağlar ile birbirine bağlı stratejik ortaklardır” demişti. Davutoğlu Türkiye’nin Tiflis’in NATO üyeliğini desteklediğini de açıklamıştı.
Yine de geçen yıl yaşanan savaşın ve bazı Latin Amerika ülkelerinin de Rusya’yı takip ederek bağımsızlığı tanımasının ardından Abhazya’nın tekrar Gürcistan’la birleşme ihtimalinin neredeyse sıfırlandığını gören Türkiye Hükümeti’nin, resmen tanımayı içermese de, Abhazya’yla yakınlaşma yönünde bazı adımları atması sürpriz olmayacaktır. Bunların içinde en olası olan, 1992-1993 Abhaz Bağımsızlık Savaşı’ndan sonra da bir süre devam eden Trabzon-Sohum yolcu gemisi seferlerinin tekrar başlamasıdır. Bu tür bir girişime Abhazya’nın Rusya ile her geçen gün daha da sıkılaşan ilişkilerine kaygı ile bakan Batı ülkeleri tarafından da sıcak yaklaşılacağı düşünülebilir. Daha şimdiden bazı Batı gazetelerinde Türkiye Abhazya ilişkilerinin gelişmesinin Gürcistan’ın aleyhine olmadığı, bu nedenle bu tür adımlara Tiflis yönetimince engel olunmaması yönünde görüşler öne sürülmeye başlandı bile. Haber: Anıt Baba – Abhazya
Sayı : 2009 10