Anadolu Dilleri Söyleşileri

0
493

Dört Aile Bir Hane

Dil bizim için çok önemli çünkü biz çevirmeniz. Çevirmen olduğumuz için en iyi çevirilerin insanların kendi anadiline yaptıkları çeviriler olduğunu biliyoruz. Anadilimizin içinde o kadar rahat ve mutluyuz ki anadili konuşamamanın, kullanamamanın, onunla bir şeyler üretememenin ne büyük bir eksiklik olduğunu derinden hissediyoruz. Kaybolan diller için üzülüyoruz çünkü her dilde bambaşka durumları anlatan bambaşka kelimeler olduğunu, tercüme edilemeyen ifadeler olduğunu, dil olmayınca kültürün de en önemli taşıyıcısını kaybettiğini biliyoruz.
İnsan olmak bir dil sahibi olmak, bir dilin içinde yaşamak demek. Belli bir yaşa kadar dil öğretilmeyen çocukların beyinlerinin gelişmediğini ve daha sonra ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın dil öğrenemediklerini biliyoruz. Bazı kelimeleri söylerken ya da duyduğumuzda, bir şiire ya da şarkıya kulak kabarttığımızda, çok sevdiğimiz bir yazarı okuduğumuzda, aileden biri başka kimselerin kullanmadığı bir kelime söylediğinde duyduğumuz hazzı biliyoruz.
Şu anda Anadolu’da resmi dil Türkçe dışında onlarca dil konuşuluyor. Dört farklı dil ailesine ait bu diller ve tek bir hanede yani Anadolu’da ikamet etmekteler. Bu dillerin bir kısmı bu coğrafyanın adeta bir parçası haline gelmiş, bir kısmı göçlerle buraya kadar taşınmış. Bir kısmı geniş kitleler tarafından konuşuluyor, bir kısmı sadece bir iki köyde kalmış. Bir kısmı yeni nesillere aktarılmıyor ya da aktarılamıyor. Biz bu ülkede yaşayan insanların anadilleriyle ilişkilerini merak ediyoruz. Dil belli bir mekana, bir yere mi aittir, başka yerde ölür mü, yaşarsa nasıl yaşar, coğrafyaya ne ölçüde bağlıdır, merak ediyoruz. Bilmediğimiz bir dilin yabancılığını aşmanın, onu kullananları ötekileştirmeden bu zenginliği ve çeşitliliği yaşatmanın önemine inanıyoruz.
Bu söyleşi dizisini bir tür ortak dil işlevi gören Türkçenin dışında Anadolu’da şu anda konuşulmakta olan dillerin tarihlerini, hikayelerini öğrenmek için, insanın anadiliyle ilişkisini, yer yer çok mahrem ve vazgeçilmez olan bu ilişkiyi anlamak için düzenliyoruz.
Konuşmacılarımızdan bize dilleriyle ilgili şahsi deneyimlerini (mesela büyüklerinden dinledikleri masalların, kolektif acı ve sevinçleri dışavuran şarkıların kendilerindeki izlerini), kendilerinin ve parçası oldukları dil topluluklarının anadilleriyle ilişkilerini nasıl gördüklerini ve yaşadıklarını anlatmalarını bekliyoruz. Bu dillerin tarihleri ve günümüzdeki durumları, birbirleriyle ve Türkçeyle alışverişleri, sözlü ve yazılı mirasları, edebiyatları hakkında bilgilenmek istiyoruz. Konuşabilen, yazabilen, kelimeler üzerinden düşünebilen bir varlık olmanın ne manaya geldiğini biraz düşünmek istiyoruz. Hem pek çok güzelliğin ve hazzın, hem de şiddetin, milliyetçiliğin, ayrımcılığın taşıyıcısı olan dilin, aydınlık ve karanlık taraflarını görmeye çalışmak istiyoruz. Bu tanıma ve anlama gayretinde hepinizi bize katılmaya davet ediyoruz.
Bu söyleşi dizimizin sonunda, katılımcılarımızın anadillerinde, kendi alfabeleriyle yazılmış birer öykü ya da masalın Türkçe çevirileriyle birlikte yer alacağı bir kitap oluşturmayı tasarlıyoruz. Ayrıca bu öykülerin kendi dillerinde okunmasından oluşan bir de CD’yi, mümkünse bilgilendirici görsel malzemeyle birlikte bu kitaba eklemek niyetindeyiz.

Kitap Çevirmenleri Meslek Birliği

Program:

 
*20 Şubat 2010
Dil, Mülklerin En Tehlikelisi…
 
*6 Mart 2010
Kafkaslar Kaf Dağının Ardında Değil
Moderatör- Mehmet Moralı
-Lazca- Mehmedali Barış Beşli, Laz Kültür Derneği Başkanı
Kadim, Direngen, Ölümlü Bir Dil: Lazca
-Gürcüce-  Fahrettin Çiloğlu, Yazar, Türkçe-Gürcüce Pirosmani Dergisi Yayın Yönetmeni
“Her Gittiğin Yerde Kendi Şapkanı Giymelisin!”
-Çerkesçe- Murat Papşu, Çevirmen
“Dün Gece Bir Rüya Gördüm,
Anlatsam da Anlamazsınız”
-Abhazca – Atay Çeyişakar, İstanbul Kafkas Abhazya Kültür Derneği Eski Başkanı
 Kuzey Kafkasya’nın Gizemli Kültürü Khabze/Kabza ve Özelde Abazalar
 
*3 Nisan 2010
Balkanlardan Sadece Soğuk Hava Gelmez
 
*20 Mart 2010
Babil Kulesinde Dört Komşu
 
*17 Nisan 2010
Ebruli Bahçe
Yer: TMMOB Makine Mühendisleri Odası
Katip Mustafa Çelebi Mah. İpek Sokak 9/2
Beyoğlu
Saat: 14.00 – 18.00
www.cevbir.org

Sayı : 2010 02