Halkların Kardeşliği Seslendirildi

0
510

Halkların Dostluğu Girişimi’nin, Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlediği “Halkların Buluşması” etkinliğinde, farklı diller, farklı ezgiler, farklı lezzetler ve coşkulu bir kalabalık vardı.   

Salonu tıklım tıklım dolduran halklar tek bir ses oldu: “Yaşasın Halkların Kardeşliği!”  

Bu yıl üçüncüsü düzenlenen ‘Halkların Buluşması” etkinliği, bu coğrafyada yaşayan halkların kendi dillerinde seslendirdiği ezgiler ve danslarla coşkulu bir şenliğe ev sahipliği yaptı. 

Halkların Dostluğu Girişimi’nin bu yıl üçüncüsünü düzenlediği  ve Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde yapılan etkinlik çerçevesinde Arapça, Lazca, Pontusca, Gürcüce, Hemşince, Osetce, Ermenice, Çeçence, Rumca, Kürtçe, Süryanice, Zazaca gibi Anadolu ve Mezopotamya’da yaşayan halkların dillerinde ezgiler seslendirildi. 

Halk Eğitim merkezi fuayesinde, anadilin önemine vurgu yapan afiş sergisi ve resimler sergilenirken, halklar üzerine yayıncılık yapan kurum ve kuruluşlar da stant açtılar. Farklı kültürlerin yemeklerinin de ikram edildiği fuayede halklar ‘Kardeşlik Sofrası ‘nda buluştu. Yoğun ilgi nedeniyle oturacak yer bulamayanların ayakta izlediği programda; Mutlak Sessizlik, Aka-der Müzik Topluluğu, Birol Topaloğlu, Yakup Swirinoyo Atuğ, Dengbej Xani, Mutlu Öğün, Sedat Şimşek, Nedret Ural, Asi-Der Korosu, Grup Helesa, Kafdağı Müzik Topluluğu, Hikmet Akçiçek, Deyişler, Umut Küsen, Keops, Yaşar Kurt, Metin Kahraman sahne aldı.   

Etkinlikte Halkların Dostluğu Girişimi adına konuşma yapan Yaşar Güven, “Anadolu’da binlerce yıldır bir arada yaşayan halkların, barış içinde yaşaması ortak özlemimizdir. Ayrı dillerde, ayrı ezgilerde hep aynı özlemi dile getirdik. Bizler farklılıklarımızlayan yana, kardeşçe, barış içinde, insanca ve onurumuzla yaşamak isteyen ‘çoğunluğuz’. Kimi zaman halkları yok sayarak, aşağılayarak, kimi zaman da farklılıklarımızı kardeş kavgasına dönüştürerek çıkarlarını korumak istiyorlar. Ki; onların çıkarları biz halkların felaketidir” dedi. 

Jineps Yayın Kurulu Yaşar Güven “Bizler bu ülkede yaftalanarak yaşayan, her gün aşağılanan insanlarız” diyerek sürdürdüğü konuşmasında şunları söyledi: “Çerkes olduğumuz için hain, Kürt olduğumuz için bölücü ilan edildik. Laz olduğumuz için bizimle dalga geçildi, Arap olduğumuz için pis, Türkmen olduğumuz için barbar olduk. Alevi olduğumuz için en pervasız şekilde mum söndüren ilan edildik. Ermeni veya Rum olmak ise küfürden sayıldı. Halkların birbirini tanıması kardeşliğin ve dostluğun ilk adımıdır diyerek, bu toprakları halkların kardeşlik bahçesine dönüştürmek için, halkların ortak mücadelesini geliştirmek istiyoruz.” 

Etkinlik Bekir Kilerci’nin şu dizeleriyle son buldu: “Ve karanlıklar senaryosunu parçaladığımızda/Bütün şarkılarda kendi dilinde/Şu nakarat dillenir/ Bütün halklar kardeştir” 

  

Sayı : 2010 03