Jıneps Gazetesi gerek 21 Mayıs’ın 146. yıldönümünün yaklaşması, gerekse geçen ay Gürcistan Parlamentosu’na yapılan ‘Soykırımı tanıma çağrısı’ nedeniyle, KAFFED başta olmak üzere Çerkeslerin temsilcisi statüsündekilere, internetteki oluşumlar dahil tüm gruplara ve Çerkes aydınlarına, kanaat önderlerine iki soru yöneltti. Yanıtlar için 10 günden fazla bir zaman tanınarak, son yanıt tarihi de 09.Nisan.2010 olarak belirtildi.
Ancak gazetemizin baskıya girdiği süreye kadar Türkiye diasporasından yalnızca iki yanıt alabildik.
Önümüzdeki sayıda da bu soruları yanıtlamak isteyenlere sayfalarımızı açık tutacağımızı belirterek, soruları bir kez de buradan yayınlıyoruz.
Jıneps: ABD-Washington merkezli Jamestown Foundation, Gürcistan’dan Ilia Devlet Üniversitesi’ne bağlı Uluslararası Kafkasya Araştırmaları Okulu (ISCS) ile birlikte 20-21 Martta Tiflis’te ‘Gizli Halklar, Devam Eden Suçlar: Geçmiş ve Gelecek Arasında Çerkesler ve Kuzey Kafkasya Halkları’ adlı bir konferans düzenledi.
İki günlük konferansın amacı; ‘Kuzey Kafkasya’daki gizli uluslar ve Kuzey Kafkasya halklarının ve Çerkeslerin dramını Rusya, Avrupa ve Amerikalı uzmanlar ile tartışmak’ olarak sunulmuştu. Temel amacın ise; BM üyesi Gürcistan Parlamentosu’ndan ‘Çerkes soykırımı’na dair bir karar çıkartmaktı.
Bu toplantıya diaspora ve anavatandaki Çerkes halklarının yaklaşımı nasıl olmalıdır?
Jıneps: 1997 yılında, Dünya Çerkes Birliği UNPO’ya müracaatla ‘Soykırım’ kararı aldırmıştı. Ancak o tarihten bu yana, ‘soykırım’ın tanınması ve bununla bağlantılı hakların alınması konusunda hiçbir gelişme olmadı.
Çerkeslerin bu kararın avantajını da kullanarak, diaspora, anavatan ve uluslararası zeminde İzlemesi gereken strateji ne olmalıdır?
Sayı : 2010 04
