Acılar tarihimizde ‘Ağustos’ sayfası

Unutmadık, unutturmayacağız!

Saldırgan ve ırkçı Gürcistan Devleti’nin, Çerkes halklarında derin izler bırakan iki saldırısı da Ağustos ayında gerçekleşti. 14 Ağustos 1992’de Abhazya’ya, 8 Ağustos 2008’de ise Osetya’ya saldıran Gürcistan’ın işbirlikçi yönetimi, ABD’nin çıkarları doğrultusunda kardeş halkları birbirine kırdırmaktan kaçınmadı. Osetya ve Abhazya’nın bağımsızlığı ile sona eren bu acılı deneyime rağmen halen Abhazya ile ‘Saldırmazlık Anlaşması’ imzalamaya yanaşmayan Gürcistan’ın, emperyal hedeflerinden vazgeçmediği anlaşılıyor.

Yıllarca aynı coğrafyada, kardeşçe yaşayan Kafkasya’nın kadim halkları Abaza, Oset ve Gürcüler için 8 ve 14 Ağustos acının yıldönümü. Ağustos ayına denk gelen bu iki önemli tarih, Gürcistan’ın emperyal anlayışa sahip lider kadrolarının neden olduğu savaşların tarihi. 14 Ağustos 1992’de Abhazya’ya, 8 Ağustos 2008’de ise G. Osetya’ya saldıran Gürcistan Devleti, kardeş halkları birbirine kırdırdığı gibi, hem Gürcü halkının hem de Abaza ve Oset halkının acılar tarihine yeni bir sayfa ekledi.  

Gürcistan’ın 8 Ağustos 2008’de Güney Osetya’ya saldırısı ile başlayan çatışmalar, Abhazya’yı ve Kafkasya’daki diğer cumhuriyetleri de içine alarak bölgesel bir savaşa dönüşmek üzereyken Rusya’nın müdahalesi ile sonlandı. Savaş çok kısa sürdü ancak, derin izler bıraktı.

İki günlük çatışmalarda 2 bin dolayında sivil Oset yaşamını yitirdi. Gürcistan kaynakları ise 161 asker ve 219 sivilin öldüğünü ileri sürdü.

Güney Osetya’ya destek olmak üzere Abhazya, Kuzey Osetya, Adigey, Kabartay-Balkar, Karaçay-Çerkes, İnguşetya ve Dağıstan’da seferberlik ilan edilmesi, bu cumhuriyetlerden binlerce gönüllünün Güney Osetya’ya ulaşması, çatışmanın etki alanının ne kadar büyük olduğunu da ortaya koymuş oldu.

‘Demokrasi ve insan hakları’ sabıkası hayli kabarık olan Gürcistan, ABD başta olmak üzere bazı NATO ülkelerinin kışkırtmasıyla 14 Ağustos 1992’de de Abhazya’ya saldırdı.

Şubat 1992’de Gürcistan mevcut 1978 Anayasası’nı yürürlükten kaldırıp Sovyet öncesi 1921 Anayasası’na dönünce, Abhazya karşı adım atarak 1978 Abhazya Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Anayasası’nı yürürlükten kaldırdı. Yeni anayasa kabul edilinceye kadar Abhazya’nın özerklik öncesi statüsünü tespit eden 1925 Anayasası’na dönüldüğü ilan edildi ve aynı tarihte Abhazya Parlamentosu egemenlik kararı aldı.

Aynı zamanda Abhazya Parlamentosu, federasyon antlaşması temelinde eşit özneli ilişkilerin kurulması için görüşmelere başlanması teklifiyle Gürcistan Yönetimi’ne çağrıda bulundu. Ancak Gürcistan Yönetimi, Abhazya ile siyasi diyalog kurmak yerine, 14 Ağustos 1992’de Abhazya’ya silahlı saldırı başlatarak güç kullanmayı seçti.

Sohum televizyonu 13 Ağustos’u 14 Ağustos’a bağlayan gece Gürcistan Devlet Konseyi’ne bağlı bini aşkın asker, tank ve helikopterler eşliğinde Gürcistan sınırını geçerek Abhazya Cumhuriyeti’ne saldırdığını duyurdu.

Gürcistan Devlet Konseyi 14 Ağustos günü öğleden sonra saat 4’te duruma hakim olduğu kanısıyla gerçek amacını açıkladı ve “Abhazya’nın Gürcistan’ın ayrılamaz bir parçası olduğunu, bu nedenle birliklerini Abhazya’ya karşı harekete geçirdiğini” bildirdi.

Gürcistan’ın 40 bin kişilik askeri gücünü seferber ettiği savaşta, Kafkasya’daki tüm Çerkes halklarının Abhazya’ya verdikleri destek ve Bağımsızlık Savaşının komutanlığını üstlenen Vladislav Ardzınba’nın öncülüğünde Abhazya, Gürcistan’ı püskürterek, bağımsızlığını ilan etti.