Kafkas halklarının iradesi esastır

0
557

“Kafkasya’nın Geleceği” konulu sempozyumda, dünyanın önemli uzmanları Kafkasya’daki şiddet, etnik çatışma, yükselen milliyetçilik ve Kafkas halklarının hak ve taleplerini masaya yatırdı. On üç maddelik sonuç bildirgesinde, Kafkas halklarının özgür iradesine saygı duyulması istendi. Bildirgede, ‘Kafkasya halklarının kültürel, insani ve tarihi değerlerini, kendi özgün kimlikleriyle, güvenlik, refah ve huzur içinde yaşama hakkı’na vurgu yapıldı.
***
Kafkas Vakfı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi ortaklığı ile gerçekleştirilen Kafkasya’nın Geleceği sempozyumu 5 farklı ülkeden 8 konuşmacının katılımıyla üç oturum halinde gerçekleştirildi.
Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde yapılan Sempozyum’a Türkiye’den; Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mitat Çelikpala, Dr. Ergün Özgür, araştırmacı-yazar Murat Papşu, Rusya Federasyonu’ndan; Nijni Novgorod merkezli İşkence Karşıtı Komite üyesi Dmitri Utukin, Çerkesk Karaçay Araştırma Enstitüsü Daire Başkanı Boris Urusov, ABD’den; George Washington Üniversitesi Araştırma Görevlisi Sufian Zhemukhov, Danimarka’dan; Kopenhag Üniversitesi Araştırma Görevlisi Lars Funch Hansen ve Gürcistan’dan Kabardey-Balkarlı tanınmış insan hakları avukatı Larisa Dorogova konuşmacı olarak katıldılar.
The Guardian Moskova muhabiri Miriam Elder ile birlikte mazereti nedeniyle İstanbul’a gelemeyen Rusya Bilimler Akademisi uzmanı Ruslan Kurbanov’un bildirisi salonda okundu.
Mitat Çelikpala “Kafkasya’da Çatışma Alanları” konulu sunumuyla, Ergün Özgür “Abhazya-Rusya İlişkilerinin Geleceği” konulu sunumuyla sempozyumun ilk oturumunda yer aldılar.
Kafkasya’nın Geleceği Sempozyumunun ikinci oturumunda söz alan İşkence Karşıtı Komite Kamu Soruşturma Bölüm Başkanı, insan hakları savunucusu, avukat Dmitri Utukin, “Çeçenya’da İnsan Hakları İhlalleri” konulu sunumunda ,’Çeçenya’da kontrolü kaybetme korkusuyla baskıcı Kadirov rejimine sınırsız destek veren Rusya Federasyonu yönetiminin, bu bölgede korkunç boyutlara ulaşan insan hakları ihlallerinin birinci dereceden sorumlusu olduğunu’ kaydetti.
Aynı oturumda yer alan avukat Larisa Dorogova da Kabardey-Balkar güvenlik güçleri tarafından, hemen her gün işlenen kanunsuz takibat, tehdit, adam kaçırma, işkence ve yargısız infaz suçlarından somut örnekler vererek sürdürdüğü konuşmasını, çoğunlukla gençleri hedef alan polis şiddeti ve cinayetlerinin, genç nesli direnişe katılmaya zorladığını ve Rusya’nın “Kafkasyalı’sız Kafkasya” amacına hizmet ettiğini söyledi.
“Çerkesya: Soykırım’dan Olimpiyat’a” başlıklı üçüncü oturum ise Murat Papşu’nun, Çerkesya tartışmalarının arka planı ve Çerkes toplumsal hareketlerinin bugün geldiği noktayı ele aldığı sunumuyla başladı. Ardından, Çerkesler hakkındaki çalışmalarıyla Kafkasya ve diasporadaki tanınmış isimlerden olan Lars Funch Hansen, 2014 Soçi Olimpiyatları karşıtı hareketin Çerkes aktivizmine kazandırdığı ivmeyi konu edindi.
Son oturumda yer alan isimlerden Boris Urusov ise Karaçay-Çerkesk Cumhuriyeti’nde geçtiğimiz yıllarda yaşanan anlaşmazlıkların, temelde, Karaçay ve Çerkesler arasındaki etnik bir çatışma olmayıp çıkar gruplarının çatışmasından ibaret olduğunu üzerinde durdu. George Washington Üniversitesinde görev yapan tarihçi ve siyaset bilimci Sufian Zhemukhov da ‘Çerkes Sosyo-Politik Dinamiklerinde İslam Etkisi’ni konu edindiği sunumunda İslam faktörünün geçmişten günümüze Çerkes toplumsal yaşamı ve siyasi hareketlerinde nasıl bir rol oynadığını ortaya koydu.Sempozyum, sonuç bildirgesinin okunmasının ardından sona erdi. (kafkasvakfı)
 *******
Sonuç Bildirgesi
Sempozyumda ortaklaşılan noktalar, maddeler halinde başta Türkiye ve Rusya Federasyonu olmak üzere dünya kamuoyunun bilgisine sunuldu.
1. Kafkasya’da yaşayan ve ortak pek çok kültürel öğeyi paylaşan Kuzey Kafkasya halkları, tarihsel süreçte ve son dönemde uygulanan yanlış politikalardan kaynaklanan sorunların yıkıcı sonuçlarını, gerek diasporada gerekse Kafkasya’da hissetmeye devam etmektedir.
2. Gelecekte, Kafkasya halklarının kültürel, insani ve tarihi değerlerini, kendi özgün kimlikleriyle, güvenlik, refah ve huzur içinde yaşama hakkı vardır. Bu hak başta Rusya Federasyonu olmak üzere küresel aktörlerin stratejik çıkarlarına feda edilemez.
3. Bölgede artan adam kaçırma, işkence ve yargısız infazlar, Kuzey Kafkasya’daki şiddet sarmalını daha fazla körüklemektedir. Şiddetin önüne geçmek için güce dayanan merkezi politikalardan vazgeçilmeli, bölge halklarının özgür iradelerini esas alacak ekonomik, kültürel ve medeni girişimler hayata geçirilmelidir.
4. Abhazya, Çeçenya ve Güney Osetya’da yaşanan savaşlar, yeni ve derin acılara yol açmıştır. Bu insanlık suçları uluslararası hukuk mekanizmalarında yargılanmalı, söz konusu savaşların mağdurlarından özür dilenmelidir.
5. Rusya’da yükselişe geçen milliyetçi eğilimler, başta Kafkasyalılar olmak üzere etnik Rus olmayan tüm halklar için yeni çatışma alanları doğurmaktadır. Rus halkını da olumsuz etkileyen milliyetçi söylem ve politikalardan vazgeçilmeli, Kuzey Kafkasya halklarının iradelerini esas alacak yeni yapılanmaların önü açılmalıdır.
6. Bölgede kalıcı barış ve istikrarın sağlanması amacıyla Rusya ve Türkiye’nin yanı sıra Kuzey Kafkasya halklarının birbirleriyle kuracakları diyalog, huzur ortamının sağlanması için elzemdir.
7. Kuzey Kafkasya’da SSCB döneminde uygulanan uluslar politikasının yaraları günümüzde hala sürmektedir. Toprak ihtilafları başta olmak üzere bölge halkları arasında yaşanan etnik sorunların çözümünde atılacak ilk adım, başta Rus milliyetçiliği olmak üzere bölge halkları arasında görülen milliyetçi eğilimlerin bertaraf edilmesidir.
8. Kafkasya halklarının geleceğini, bugün anavatanda ve diasporada yaşayan Kuzey Kafkasyalılar belirlemelidir. Kafkas halklarının özgür iradesine saygı duyulmalı, bölgede devlet başkanlarının Moskova’dan atanması gibi anti-demokratik uygulamalardan vazgeçilmelidir.
9. Rusya Federasyonu yönetimi Kafkasya’daki baskıcı yöneticileri desteklemek ve en temel insan haklarının dahi ihlal edilmesine göz yummak yerine, insanlık adına cesur ve özgürlükçü açılımlar ortaya koymalıdır.
10. Kuzey Kafkasya halklarının dini ve kültürel değerlerini özgürce yaşama iradeleri hiç bir gerekçeyle engellenmemelidir.
11. Kafkasya dışında yaşayan Kafkasyalıların, dillerini ve kültürlerini koruyabilmeleri için Birleşmiş Milletler ve Kafkas kökenli vatandaşı olan ülkeler tarafından desteklenmeleri gerekmektedir.
12. Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında vizelerin kaldırılması ilişkilerin gelişmesi için önemli bir adımdır. Ancak, Türkiye’de yaşayan Kuzey Kafkasyalıların, anavatanlarıyla sosyal, kültürel ve ekonomik ilişkilerini geliştirecek kolaylaştırıcı düzenlemelere gidilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda ilk adım olarak Rusya Federasyonu diasporadan Kafkasya’ya dönmek isteyenlerin ikamet prosedürünü kolaylaştırmalı, Türkiye ise Abhazya’ya uygulamış olduğu ekonomik ambargoyu kaldırmalıdır.
13. Çerkes Soykırımı’nın 150. yıldönümünde yapılacak olan 2014 Soçi Kış Olimpiyatları’nı protesto için gerçekleştirilecek etkinliklerle, Çarlık Rusya’sının Çerkeslere uyguladığı soykırım dünya kamuoyuna hatırlatılmalıdır.
 
 
 

Sayı : 2012 06

Yayınlanma Tarihi: 2012-06-01 00:00:00