Halklar, ANADİLLERİNE ÖZGÜRLÜK için yürüdü

0
478

21 Şubat Dünya Anadil Günü nedeniyle HALKLARIN ANAYASI ve İHD’nin çağrısıyla, Türkiye’de yaşayan birçok halktan yüzlerce kişi ve halklar konusunda faaliyet gösteren kurumlar, Taksim Tramvay Durağı’nda bir araya geldi.

“Anadillerimize Özgürlük” yazılı pankart açan halklar; Adıgece, Osetce, Abazaca, Çeçence, Ermenice, Kürtçe, Pomakça, Gürcüce, Arapça, Lazca, Zazaca, Rumca, İbranice, Süryanice, Boşnakça, Hemşince’nin de aralarında bulunduğu anadillerinde dövizler taşıdı.

Galatasaray Lisesi’ne kadar yürüyen grup; “Anadil yüreğin kapısıdır”, “Susma haykır halklar kardeştir”, “Anadil kimliğindir, Kimliğine sahip çık” sloganları attı. Yürüyüşün ardından tulum eşliğinde horon oynandı.

Eyleme katılan halkların kurumlarından birer kişi kendi anadilinde, anadile özgürlük ve halkların kardeşliği dileklerini dile getirdi. Daha sonra İHD Yönetim Kurulu üyesi Meral Çıldır, Halkların Anayasası ve İHD adına bir basın açıklaması yaptı. Açıklamanın ardından eylem sona erdi.


YA ŞİMDİ ANADİLİMİZLE KONUŞACAĞIZ, YA DA ASİMİLE OLUP SONSUZA KADAR SUSACAĞIZ!

Yeryüzündeki bütün diller ve kültürler insanlık tarihinin ortak değerleridir. Diller insanlığın kültür mirasının ve belleğinin korunmasını ve kültürler arasında köprüler kurulmasını sağlayan en güçlü araçlardır. Herhangi bir dilin yok olması insanlığın kültürel mirasının bir kısmının da ölmesi, yok olması anlamına gelir.

Eğer bizler kendi anadillerimize sahip çıkmazsak belki de bu topraklarda kendi anadilinde konuşabilen son kuşaklardan olacağız.

1999 yılında Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO tarafından 21 Şubat günü Dünya Ana Dil Günü olarak ilan edilmiştir. UNESCO’nun verilerine göre; Dünyada halen 6 bin dil konuşulmaktadır. Bu dillerin sadece 300 kadarı ‘resmi dil’ statüsündedir ve devletlerin doğrudan koruması altındadır. Tarihsel, sosyal, ekonomik ve siyasal nedenlerle tarihte sayısız dil ve kültür yok oldu, günümüzde de yüzlerce dil ve kültür yok olma tehdidi ile karşı karşıyadır. Bu topraklarda ‘resmi dil’ Türkçe dışında 34 dil konuşulmaktadır.

Bu dillerin 18’i yakın gelecekte yok olma tehlikesi altındadır. Son çeyrek yüzyılda ise Ubıhça ve Kapadokya Rumcası yok olmuştur. Ulus devletler asimilasyon politikalarıyla resmi dil dışındaki ana dillerin yok olmasına neden olmaktadır.

30’lu, 40’lı yıllarda devlet teşvikli ve destekli “Vatandaş Türkçe Konuş” kampanyalarının yürütüldüğü, kurucu Anayasa’sında Türkçe konuşup yazmayanların milletvekili adayı olamayacağının yazıldığı bu topraklarda halen de süren tek dil- tek kültür dayatması yüzünden anadillerimizde konuşamadık. Her türlü baskıcı asimilasyon politikaları ile kendi kültürümüzü yaşayamadık. Ya anadilimizde özgürce konuşacağız, ya da asimile olup sonsuza dek susacağız!

Kendi dilimizde gülebildiğimiz, kendi dilimizde ağıt yaktığımız, kendi dilimizde sevgi sözcükleri söylediğimiz, kendi dilimizde masallar okuduğumuz, ninniler dinlediğimiz, kendi dilimizde oyunlar oynadığımız bir dünyayı çocuklarımıza bırakmak istiyoruz.

Unutturulan, kaybolan, yok olan diller, kaybolan hayatlarımızdır, tarihimizdir, geleceğimizdir.

Evet; anadilini bilmeyen yarım insandır.

Evet; anadil yüreğin kapısıdır.

Bu yüzden diyoruz ki: Sonsuza dek susup yok olmayacağız! Kendi Anadillerimizde

Konuşacağız! Sesini kaybetmeyip duyurmak için, tarihin betonları çatlatarak çıkartmak için, Anadilini yok olmaktan kurtarıp özgürce konuşabilmek için, kültürünü yarınlara taşıyıp yaşatmak için…

Bu asimilasyona karşı, sözüyle, kalemiyle, sanatıyla, yüreğiyle karşı duranlar, özgür bir yaşama bir adım daha yaklaşmak için bir araya geliyoruz.