“Kafkasya halkları, işgale karşı direnmeye devam edecek”

0
623

Kafkasya tarihi ve Çerkes Soykırımıyla ilgili araştırmalar yapan Prof. Walter Richmond’la, olası Kafkasya Baharı ve Çerkeslerin sorunları hakkında konuştuk.

-Kuzey Kafkasya konusu üzerinde çalışmaya ne zaman başladınız?

-Sanırım 1998 civarındaydı. Sovyetler Birliğinin çöküşünden sonra Rusya’daki Rus olmayan halkların tarihlerini araştırmak istemiştim, Kafkasya ilgimi çekti. 2000’de ‘Soykırım Araştırmaları Dergisi’nden, Stalin’in Karaçay Sürgünü ile ilgili bir yazı yazmam konusunda davet aldım, ondan sonra Çerkeslerin tarihi hakkında da çalışmaya başladım.

-Amerika’da Kuzey Kafkasya üzerine akademik çalışma yapanlar ya da bu konuyla ilgili çalışan yüksek lisans ya da doktora yapan öğrencileriniz var mı?

-Beraber çalıştığım uzmanlardan bazıları; ağırlıklı olarak Çeçenya hakkında yazan Brian Glyn Williams, Kuzey Kafkasya’daki mevcut siyaset hakkında uzman Robert Ware, batıdaki akademik toplumun Çerkes dili konusunda bir numaralı uzmanı John Colarusso, Stalin’in Kafkas halkına uyguladığı sürgün hakkında kapsamlı yazılar yazan J. Otto Pohl ve Çerkes soykırımı hakkında mükemmel çalışmalar yapan Irma Kreiten.

Mezun olan tek öğrenci Tiago Ferriara Lopez ise araştırmalarını yeni tamamladı. Kuzey Kafkasya’daki güncel politik sorunlar konusunda yazıyor.

-Size göre Çerkeslerle ilgili şu an öne çıkan sorunlar nelerdir?

-En önemlisinin, Suriye’de hayati tehlike içinde olan Çerkeslerin ülkelerine iade edilmeleri için Moskova’nın etkili bir plan geliştirmesi olduğunu düşünüyorum. Bunun yanı sıra bence, Kafkasya halklarına uygun bir altyapı oluşturmak için kullanılması gereken fonları eriten Sovyet dönemi ve Sovyet tarzı yozlaşmanın acilen durdurulması da hayati önem taşımaktadır. Dini hayatın özgürce yaşanması da genç insanların çok daha radikal örgütlere itilmesinin önlenmesi için gerekli. Çevresel zararlar çoktan kritik bir noktaya ulaştı ve bir an önce ele alınmalı.

-Arap Baharı hakkında ne düşünüyorsunuz? Arap ve Kürtleri meselenin neresine koyarsınız?

-Arap Baharı hakkında bir uzman değilim ama bildiğim kadarıyla Mısır’da yapılanların sonuçları konusunda biraz hayal kırıklığına uğradım. Libya’daki en son olaylar hakkında bilgim yok ama tabi ki Suriye’deki olup bitenlerden dolayı endişeliyim. Biliyorum ki Arapların büyük bir çoğunluğu, olayların tüm Ortadoğu’da herkes için eşit haklar ve özgür basının yer alacağı açık bir toplum yapısı ile sonuçlanacağını umuyorlar. Kürtlerin durumları konusunda hiçbir bilgim yok.

-Sizce Kafkasya Baharı olacak mı?

-Kafkasya’da Arap Baharı benzeri olayların olacağını düşünmüyorum. Rusya’nın Kafkasları ilk işgalinden bu yana süren olayların devam edeceğini düşünüyorum. Oradaki halklar, bazen düşük yoğunluklu bazen daha kararlı bir şekilde Rus işgaline karşı direnişe devam edecekler. Umalım ki zamanla Ruslar, Kafkasları tamamen kontrol edemeyeceklerinin ve Kafkasya’nın yerli halklarına yetkilerini geri vermeleri gerektiğinin farkına varsın. Ama korkarım ki bu zaman hala oldukça uzak…

-Eğer Kafkasya Baharı olursa, Çerkeslerin durumu Ortadoğu’daki Kürtlere benzer mi? İki halkın benzerlik ve farklılıkları nelerdir?

-Kürtler ve Çerkesler, kendilerine ait devletleri olmaması noktasında benzerler. Her ikisi de ciddi zorluklarla karşı karşıya, fakat farklı nedenlerle. Kürtlerin vatanı farklı devletler arasında bölünmüş halde, Çerkesya ise yalnızca bir devletin içinde yani Rusya’da. Çerkesler şu anda çok daha fazla dağınık durumda olmaları nedeniyle vatanlarına yerleşemedikleri için, vatanlarını geri kazanmaları ya da kendi devletlerini tekrar kurmaları çok daha zor. Kürtlerin göç etmeleri gerekmezken, Çerkeslerin kendi ülkelerini kurmaya izin verilmesi için birçok devleti ikna etmeleri gerekiyor. Çerkesler sadece Ruslarla başa çıkmak durumunda değiller, aynı zamanda kendi uluslarını yaratmak için geriye göç etmek zorundalar.

Ama asıl benzerlik şu: Her iki halkın da kendi hedeflerine ulaşmaları konusunda belki de nesiller boyu sürecek bir mücadeleyle karşı karşıya olduklarını düşünüyorum. Ve her ikisi de Batı tarafından terk edildi, bu da mücadelelerini daha zorlu bir hale getirecek.



Walter Richmond

Lisans eğitimini, 1987’de Arizona Devlet Üniversitesi’nin Rus Dili ve Edebiyatı bölümünde yapan Dr. Walter Richmond, 1994 yılında Güney Kaliforniya Üniversitesi’nde Slav Dilleri ve Edebiyatları bölümünde doktorasını bitirdi. 1995 yılından beri Occidental College’de Rusça, edebiyat, tarih, sanat ve politika konularında dersler veriyor.

Kuzey Kafkasya’nın etno-politik yapısı ve soykırım konusunda araştırmalar yapan Ricmond’un “The Northwest Caucasus: Past, Present, Future” (Kuzeybatı Kafkasya: Geçmiş, Bugün, Gelecek) adlı kitabı 2008 yılında yayınlandı. “The Circassian Genocide” (Çerkes Soykırımı) isimli kitabı çok yakında yayınlanacak.

 

Sayı : 2013 04