Kafdağı Dergisi
Sahibi: Kuzey Kafk asya Kültür
Ocak-Şubat-Mart 1989
Derneği adına başkan Aslan Arı
Yazı işleri müdürü: Mansur Ulutaşlı
I.BÖLÜM
Erol Taymaz
Kuzey Kafkasya tarihinin 1918-1920 dönemini önemli ölçüde belirleyen öğelerden biri “Gönüllü Ordu”dur. 1917'de yıkılan Çarlık Rusyası'nın generalleri tarafından kurulan ve “Bir ve Bölünmez Rusya” hedefleriyle eski rejimi yeniden kurmaya çalışan Gönüllü Ordu (GO) bu dönemde Kuzey Kafkasya'nın büyük bir kesimini işgal etmiş ve bu bölgedeki toplumsal oluşumları büyük ölçüde etkilemiştir. GO'nun niteliğinin ve gelişiminin incelenmesi iki nedenle önemlidir. Birincisi, GO yeni bir işgalci güç olarak 1918-1920 dönemi Kuzey Kafkasya tarihinde yer edinmiştir. İkinci olarak da, gerek bu dönemde, gerekse 1950'lere kadar uzanan bir zaman diliminde varoluş koşulları Çarlığa ve GO'ya bağlı Kuzey Kafkas kökenli çeşitli kişi ve katmanlar göçmen politik akımlar arasında özgün bir “çizgi” oluşturmuşlardır. Bu nedenlerle bu makalede GO'nun niteliği ve gelişimi, toplumsal-tarihsel çerçevede araştırılmıştır. (Konu aslında çok geniş olduğu için sadece GO araştırma kapsamına alınmış, beyaz hareketler, Kolchak, vb. ve siyasal alımlar ancak dolaylı olarak incelenmiştir.)
I. 20.yy’ın Başlarında Kuzey Kafkasya'da Toplumsal ve Etnik Yapı
Bilindiği gibi Kuzey Kafkasya 19.yy.'da Çarlık Rusyası tarafından uzun süren kanlı savaşlar sonucu işgal edildi. 21 Mayıs 1864'de Wubıh bölgesindeki son direniş merkezi olan Kbaadu'nun düşmesi ile “resmi” olarak tamamlanan işgal Kuzey Kafkasya'nın etnik ve toplumsal yaşamında önemli değişikliklere yol açtı. Savaş sonrası (özellikle Kuzeybatı) Kafkasyalılar sürgüne zorlanarak halkın büyük bir kesimi yurtlarından koparıldı. Böylelikle nüfus oranı Kuzey Kafkasyalıların aleyhine büyük ölçüde bozuldu.
Rusya'nın diğer bazı sınır bölgelerinde olduğu gibi bu işgal de Kazak kolonilerinin Kafkasya'ya yerleştirilmesi ile gerçekleştirildi. Kazakların Don bölgesinden Kafkasya'ya ilk girişi 16.yy'da başladı. Yarı-askeri özellikler taşıyan Kazak yerleşimleri, “Yurt”lar (voisko) halinde örgütleniyorlardı. Kazaklar merkezi Rusya'dan görece özerk kendi voisko'larının yönetimi altında, nüfusun diğer kesimlerine göre (toprak mülkiyeti vb. konularda) önemli ölçüde ayrıcalıklı topluluklar halinde yaşıyorlar, buna karşılık Çarlık ordusunda 20 yıl askerlik yapma gibi yükümlülükler taşıyorlardı.
1860'da Kuzey Kafkasya'da iki önemli Kazak “yurt”u (Kuban ve Terek) vardı. (Diğer “yurt”lar Don, Astrakhan, Ural, Orenburg, Ussuri, Yedi Nehirler, Sibirya, Armur ve Baykal-ötesi'nde bulunuyordu.)
Kuban Kazak Yurdu, 1860'da Karadeniz Kazak Yurdu ve Kafkas Hattı Kazak Yurdu'nun bir kısmından oluşturuldu. (Kafkas Hattı Kazak Yurdu'nun diğer kesimleri aynı yıl Terek Kazak Yurdu'na dönüştürüldü.) Karadeniz Kazakları 15.yy.'da kurulan ve 1775'de yıkılan Ukrayna'daki Kazak Yurdu'nun (Zaporej) kalıntılarından oluşmuştu. Bu “yurt” yıkıldığında Kazakların bir kesimi Osmanlı İmparatorluğu'na kaçarken, kalanlar da II. Katerina tarafından Kuban bölgesinde Karadeniz kıyılarına yerleştirildi. Bu Kazaklar Karadeniz Kazak Yurdu'nu oluşturdular ve etnik kimliklerini (Ukrayna kökenlerini ve özgün diyalektlerini) önemli ölçüde korudular. 18.yy.'ın sonlarında Kafkas Savaşları'nın yoğunlaşması üzerine yukarı-Kuban bölgesine, “Kafkas Hattı” oluşturacak şekilde yeni Kazaklar yerleştirildi. Azak-Mozdok arasında Kuzey Kafkasya halklarına karşı sınırda yerleştirilen bu Kazaklara “sınır insanı” anlamında lineitsy deniliyordu. Bu Kazak birlikleri tarafından 1832'de Kafkas Hattı Kazak Yurdu oluşturuldu. Karadeniz Kazaklarından farklı olarak lineitsy Rusça konuşuyordu ve bu iki Kazak topluluğu hiçbir zaman gerçek anlamıyla bütünleşemedi. Kafkas Hattı Kazak Yurdu'nun nüfusu, 1860'da Kuban ve Terek Kazak Yurtları'na ayrılmadan önce 300.000'e ulaşmıştı.
1861'de Rusya'da serfliğin kaldırılması ve 1860'larda Kuzey Kafkasyalıların kitle halinde sürgün edilmesi sonucu Kuban ve Terek bölgelerine büyük ölçekli köylü göçleri oluştu. Bu köylülere “dışarıdan gelenler” anlamında inogorodnye deniliyordu. İnogorodnye'nin çoğunluğu Rustu (kısmen Gürcü ve Ermeni köylüler de vardı) ve geçimlerini özellikle Kazaklardan kiraladıkları toprakları ekerek sağlıyorlardı. 19.yy.'ın sonlarında Maykop ve Grozni'de petrol sanayinin gelişimiyle ikinci bir göç dalgası daha oluştu. (Bu göçler sonucu sivillerin toplam nüfus içerisindeki oranı 1878-1905 döneminde %18'den %55' çıktı. Bu dönemdeki göç ve kolonizasyon hareketleri Kafdağı, sayı 11-12'de Pokshishevsiy'in makalesinde ayrıntılı olarak anlatılmıştır.)
Böylelikle, 1920'lere gelindiğinde Kuban Bölgesi'nde (oblast) üç temel etnik/toplumsal grup vardı: Kazaklar, “dışarıdan gelenler” ve Adığeler. Kazaklar da kendi aralarında Karadeniz Kazakları ve lineitsy olarak farklılık gösteriyordu. 1912'de inogorodnye nüfusu yaklaşık 3 milyon olan Kuban Bölgesi'nin çoğunluğunu (%53) oluşturduğu halde toprağın sadece %27'sine sahipti (Kenez, s.113). Adığeler ise nüfusun yaklaşık %4'ünü oluşturuyordu. 1870'de Çarlık tarafından Kazak “soylu”larına (subay ve memurlara) kendilerine işlemek için verilen toprakların özel mülk olarak tanınmasından sonra, Kazaklar arasındaki toplumsal farklılaşma süreci hız kazandı. Bu dönemde bir generale verilen toprak miktarı 1500 desyatine (bir desyatin yaklaşık 1.1 hektardır) kadar çıkarken, Adığelerin de yaşadığı dağlık kesimlerde kişi başına verilen toprak 2.5 desyatine düşüyordu (Sokol, s.48). 1900'lerde sanayinin az geliştiği bölgede bu üç etnik-toplumsal grup içerisinde de toplumsal farklılaşmalar belirgindi. Örneğin, 1905 Devrimi'nde bazı Kuban Kazak birliklerinde de ayaklanmaların baş göstermesi sonucu, Kuban Kazak Yurdu'na ait 32.000 desyatin toprak yoksul Kazak köylülerine dağıtıldı.
Terek Bölgesi ise daha farklı bir görünümdeydi. Yaklaşık 1.2 milyon nüfusun %51'ini Kuzey Kafkasyalılar (%20.5 Çeçenler, %11.7 Osetler, %8.4 Kabardeyler ve %10.6 diğerleri) ve %43'ünü Ruslar oluşturuyordu. Ruslar da kendi aralarında Terek Kazakları (%22.3) ve inogorodnye (%20.4) şeklinde ayrılmıştı. Çarlığın bölgede izlediği politika sonucu toprak dağılımı son derece farklılaşmıştı. Örneğin ortalama Kazak toprakları 13.6 desyatin iken bu miktar Kabardeylerde 17.5, İnguşlarda 5.8 ve Çeçenlerde 3 desyatindi. (Pipes, s.95 ve Kenez (b), s.124). (Kuzey Kafkasyalıların toprakları daha verimsiz dağlık kesimlerdeydi. Fakat bu durumda bile Kabardeylerdeki ortalama toprak miktarı oldukça fazladır. Bu durum, Kafkasya'da kalmayı tercih eden Kabardey feodallerin toprak mülkiyetlerinin korunması temelinde Çarlıkla anlaşmalarıyla kısmen açıklanabilir. Bu ayrıca, Kabardeyler arasında da toprak dağılımında aşırı farklılıklar olduğunu gösterebilir.) Kuban'da olduğu gibi, Terek Bölgesi'nde de inogorodnyenin büyük bir kesimi toprak kiracıları ve tarım işçilerinden oluşmuştu. 1870'lerden sonra Vladikafkas demiryolunun yapımı ve 1893'de ilk petrol kuyusunun açılmasından sonra bu bölgede sanayi görece hızlı gelişti. Böylece 1905'de 10.000 olan sınai işçi nüfusu 1917'de iki katına ulaştı. (Devam edecek)
Not: Kaynaklar yazı tamamlandığında verilecektir.
Sayı : 2013 07
Yayınlanma Tarihi: 2013-07-01 00:00:00