Gösteriler, yürüyüşler, sloganlar, parti kurmalar, gazetelere orantısız demeçler, hareketler, gruplar, dil çalışmaları, 21 Mayıslar, gazeteler, televizyonlar, TBMM, BDP, HDP, CHP, TBMM genel görüşme, soykırım, No Soçi, Nart dergisi, Jıneps, haftalık bir saatlik Çerkesce yayın, Adıgece elektronik sözlük, Seçmeli Adıgece, Suriye savaşı, paneller, Genel Kurullar, Adıge Dil Kurultayı, Latin harerle Adıgece, Latin-Kiril tartışması, II.Uluslararası Dil Konferansı, Adıgece Radyo, ÇHİ, Çerkesya Yurtseverleri, Abhazya, Gürcistan Soykırım Anıtı, Kartal Anıtı, Taksim gösterileri, Kartal yürüyüşü,Rusya Konsoloslukları, Çeçen cinayetleri, anavatanda anadilde eğitim sorunu, Türkiye’de televizyon talebi, Yaşayan Diller ve Lehçeler, Çerkesce özel okul açabilme, beyaz Türkler, dışarıdan bakınca biz, dil öğrenme sorunu, asimilasyon, Rusya’nın vurdumduymazlığı, Abhazya tanınma, Türkiye Abhazya ilişkisizlikleri, siyaset, BKD, Konfederasyon tartışmaları, Mütedeyyin Çerkesler, Şimali Kafkas Derneği, dönüşçüler-kalışçılar, Çerkesler ve Rusya, Çerkesler ve AB, Çerkesler ve ABD, Kafkasya kapısı Gürcistan, Çerkes Ethem iade-i itibar, demokratikleşme, akil adamlar, akılsız adamlar, kişilik sorunları, koordinasyon sorunu, işbirliği sorunu, Jıneps’in üst kurul çağrısı, Xabze, nüfus sorunu, diğer ülkelerdeki Çerkesler…
Sermayenin globalleşmesi, bir taraftan KİT’lerin güçlü sermaye kuruluşların eline geçmesine neden olurken, ulus-devletlerin sıkı asimilasyon politikalarını da anlamsız hale getirmiştir. Bu durum aynı zamanda ulus-devletlerin içerisinde asimile olmakta olan, etnik yapıların da görünür olmasını sağlamıştır. Her ne kadar Çerkeslerin büyük bir bölümü bu durumu, AKP’nin bir lütfu sanıyorsa da gerçeklik hem ulus-devletin anlamını yitirmesi, hem de Kürt ulusal mücadelesinin kazanımlarının yoğun olmasından kaynaklanmaktadır. Bütün bu gelişmelere teknoloji devrimi ile birlikte iletişimin gelişmesini de eklersek, Çerkes ulusal sorununun daha çok gündeme gelmesinin nedenleri daha kolay anlaşılabilir.
Giriş bölümünden de anlaşılacağı üzere Çerkesler, kısa bir süre içinde onlarca sorunla yüzyüze gelmişlerdir. Globalleşmenin hızlı bir şekilde gelişmesi, Çerkeslerin sorun çözmedeki reflekslerini zayıflatmıştır. Var olan Çerkes örgütlenmeleri gün geçtikçe çoğalan sorunları çözmekte yetersizkalınca, yeni örgütlenmelerinin doğması da kaçınılmaz hale gelmiştir. Yeni ortaya çıkan bazı örgütlenmeler ise, sırtlarında yumurta küfesi olmadığı için hızlı koşmaya başlamışlarsa da kısa sürede yorulmuşlar ve yumurtanın bir protein olduğunu, protein olmaksızın sürekli koşmanın mümkün olmadığını anlamaya başlamışlardır. Yukarıda saymış olduğum sorunların tamamını bu yazıya sığdırmanın mümkün olmadığının farkındayım. Ancak; en azından sorunların daha net görünür hale gelmesi ve çözümün kolaylaşması için kısa kısa sorunlara değinip tartışmayı başlatmak istiyorum. (Devam edecek)