Soru önergeleri

0
527

TBMM Başkanlığına 
Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sn. R.Tayyip Erdoğan tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını Anayasa’nın 98 ve İçtüzüğün 96. maddeleri gereğince saygıyla talep ederim.
Atilla Kart
CHP Konya Milletvekili
İlgi; Bursa Milletvekili Onur Öymen’n önergesine Ulaştırma Bakanı tarafından verilen 31.12.2008 tarih-7/5431 sayılı önerge cevabı.
Kafkasya’da meydana gelen çarpmalar sonucunda, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT), Gürcistan’ın talebiyle 1995 yılında Abhazya’ya ambargo uygulamaya başlamıştır.
Türkiye de bu ambargo uygulamasına iştirak etmiştir. Türkiye bu ambargo kararıyla öncelikle Trabzon ile Abhazya’nın başkent Sohum arasındaki gemi seferlerini iptal etmiştir. Bu durum Türkiye’de yaşayan ve sayıları 500 binin üzerinde olan Abhaz ile sayılan 4 milyonu aşan Kuzey Kafkasyalı’nın Abhazya’daki akrabalarıyla olan ilişkilerini koparmıştır. Türkiye Abhazya’ya hukuki olarak ambargo uygulamamakta ise de, yaratılan fiili durum ve uygulama sebebiyle, Abhazya’ya gitmek isteyenler ancak Rusya Federasyonu’ndan vize almak ve giriş yapmak suretiyle ülkelerine gidebilmektedirler. Bu durumun hem zaman ve hem de ekonomik bakımdan bu kişilerin ciddi anlamda mağduriyetlerine yol açtığı açıktır.
Oysa, bilindiği gibi; Rusya Federasyonu Abhazya’ya uyguladığı ambargoyu kaldırmıştır. Aynı şekilde ambargo kararının tarafı olan birçok BDT ülkesi de ambargoyu kaldırmıştır.
Hal böyle olmasına rağmen, Türkiye taraf olmadığı bir ihtilaftan dolayı Abhazya’ya fiilen uyguladığı izolasyon ve ambargoyu her nedense uygulamaya devam etmektedir.
Türkiye, Abhazya’nın bağımsızlığını tanımayarak Gürcistan’ın toprak bütünlüğünü tanımaya devam edebilir. Bu elbette bir Hükümet politikası ve sorumluluğu altında verilebilecek bir karardır. Ancak bu durum, temel insan haklarının başında gelen yerleşme ve seyahat özgürlüğünü, aile bütünlüğünün korunması sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Gürcistan ya da başka bir ülkenin bu konudaki talep ve dayatmalarına karşı Hükümet’n inisiyatif kullanarak ve Türkiye Cumhuriyeti’nin saygınlığı adına ivedi olarak eskiden olduğu gibi Trabzon-Sohum gemi seferleriyle, İstanbul-Sohum uçak seferlerinin başlatılmasına karar verilmesi gerekir.
Ortaklaşa ambargo kararını alan BDT ülkeleri bile ambargoyu kaldırmış olmasına rağmen, Türkiye’nin fiilen ambargoyu sürdürmesinin hiçbir haklı sebebinin olamayacağı ortadadır.
Hükümet bu haksız ve dayanaksız ambargoyu sürdürdüğü takdirde, sayıları milyonları bulan kişilerin AİHM dahil olmak üzere, tüm yargı yollarına başvurmaları kaçınılmaz olacaktır. Böyle bir durumun ise, Türkiye Cumhuriyeti’nin saygınlığını zedelemesinin yanında, maddi anlamda da ciddi bir yük getirmesi söz konusu olacaktır. Bu nitelikteki bir yönetim anlayışının Hükümet etme sorumluluğu ve ciddiyetiyle bağdaşmayacağı açıktır.
İlgi önergeye verilen cevapta; Trabzon-Sohum seferlerinin ticari anlamda ekonomik olmadığı ve Dışişleri Bakanlığı’nın gemi ve hava ulaşımına sıcak bakmadığı yolandaki değerlendirme ise tam anlamıyla ve maalesef aczi ifade etmekte olup, Türkiye Cumhuriyeti adına talihsiz bir değerlendirme niteliğinde olmuştur.
Konunun önemi ve Hükümet politikasını ilgilendirmesi sebebiyle iş bu Önergenin doğrudan Başbakan’a yöneltilmesi zorunluluğu doğmuştur.
Buna göre;
 (1)   Milyonlarca Abhaz ve Kuzey Kafkasyalının seyahat özgürlüğünü ve aile bütünlüğünü ihlâl etmek pahasına sürdürülen ambargo neden kaldırılmamaktadır?
 (2)      Trabzon-Sohum arasındaki gemi seferleri ile İstanbul-Sohum arasındaki uçak seferleri hemen başlatılacak mıdır?
Ortada yasal ve uluslararası hukuk anlamında bir engel olmamasına rağmen hangi gerekçe ve takdir ile bu seferler başlatılmamaktadır?
(07.05.09)                                                                       
************************************************************************
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Aşağıdaki sorularımın Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ertuğrul GÜNAY tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.
Hikmet ERENKAYA
CHP Kocaeli Milletvekili
21 Mayıs 1864 tarihinde Çarlık Rusya’sının tüm güçleri ile işgal ettiği Kafkasya’dan Osmanlı İmparatorluğu’na 1,5 milyon Çerkes sürgün edilmiştir. Bu sürgün sırasında 600 bine yakın Çerkes hastalık, açlık ve değişik sebeplerle hayatlarını kaybetmiştir. Bu trajedinin yerlerinden biri de Kocaeli’nin Kandıra ilçesine bağlı Kefken kasabasının Babalı sahilidir. Sakarya bölgesine yerleşmiş Abhazlar, ilk bu sahile ayak basarak, buradaki mağaralarda bir süre yaşadıktan sonra Sakarya ve çevre illere yerleşmişlerdir. Sürgünün en acımasız belgeleri olarak Babalı sahilinde bulunan mağarada, o dönemde değişik dil ve alfabelerle yazılmış yazı örnekleri ve yaşananlara ilişkin belgeler bulunmaktadır. Zaman içinde bakımsızlıktan mağara alt tabanı belli seviyede kum dolmuş olmasına rağmen, içinde rahatlıkla gezilebilmekte ve duvardaki yazılar da okunabilmektedir. Bu sahile ilk gelen Abhazlar sürgün sırasında, burada kaldıkları süre içerisinde hastalık ve diğer sebeplerle ölenlerini de Karaağaç köyündeki mezarlığa gömmüşlerdir. Bu mezarlıkta da o günlerden kalma mezarlar ve taşları bulunmaktadır.
Çerkesler son yıllarda bu bölgede 21 Mayıs’ın ilk hafta sonunda anma törenleri düzenlerler. Bu törenlere Türkiye’nin dört bir yanından ve yurt dışından gelen Çerkesler, önce Karaağaç köyündeki mezarlıkta, burada bu törenler için hazırlanmış anıt önünde günün anısına konuşmalar yapar ve dua ederler. Daha sonra Babalı sahilinde bu anma törenleri devam eder. Buraya gelenler mağarayı ve çevreyi gezerek o günlerin anısını içlerinde hissederler. Çok yüksek katılımlı olan bu törenlere, milli giysi, Kafkas kültürüne ait sembol ve bayraklarla katılım olmaktadır. Bu törenleri Kafkas Dernekleri Federasyonu organize eder.
Bu nedenlerden dolayı törenlere mekân olan Karaağaç köyü mezarlığı ve Babalı sahili içindeki mağaraların mutlak koruma altına alınması gerekliliği bir kez daha gözler önüne serilmektedir.
Soru 1- Karaağaç köyündeki iki Çerkes Mezarlığı ve Babalı sahilindeki mağaraların kültürel sit alanı ilan edilmesi ile ilgili Bakanlığınız bünyesinde bir çalışma var mıdır? Yok ise böyle bir çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?    
Soru 2- Çerkes vatandaşlarımızın tarihi bakımından önem arz eden bölgede etkinliklerin daha sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi, başta törenlerin daha rahat izlenebilmesi için tribün, ses ve aydınlatmanın sağlanabileceği ve insanların temel ihtiyaçlarını sağlayabileceği bölümler yapmayı düşünüyor musunuz?
Soru 3- Dalgaların getirdiği kumlarla kapanan diğer mağaraların temizlenerek ziyarete açılması için bir çalışma yapmayı düşüyor musunuz?

Sayı : 2009 06

Yayınlanma Tarihi: 2009-06-01 00:00:00