Nart Dergisi
Sayı 41-42 Ocak-Şubat-Mart-Nisan 2005
Çerkes Kültüründe Toplantı (Wunafe) Geleneği
“Her aile ve sülaleye nüfusuna göre ayrılan alanlarda odun ve benzeri ihtiyaçları için ormanda kesim izni verilirdi.
Kesilen kadar ağacın dikilmesi zorunluluktu. Bu kurala uymayanlara ceza verilir ve ayrıca yeniden dikim yaptırılırdı”
Çerkes halkının özgürlüklerini kaybetmesinden sonra, Xabze’ye uygun yaşam biçimine ilişkin olarak elimizde kalan bilgi çok azdır. Halk, kendisiyle ilgili kararları kendisi özgür olarak alamadığı sürece Xabze yaşatılamamaktadır. Bu kısa yazı ile açıklamaya çalıştığımız konu, Çerkeslerin Kafkasya’da özgür olarak yaşadığı dönemde mevcut olan idari yapı ile, idari yapının işleyiş biçimidir.
Yazıda açık biçimde, wunafenin başladığı yer, wunafe yapanın kim olduğu, wunafenin konusu ve wunafenin kurumsal olarak yapıldığı yerlerle ilgili bir çerçeve şematize edilmeye çalışılmıştır. Bizim daha çok önemsediğimiz husus gençlerimizin, Çerkeslerin idari yapısı ile bunun işleyiş biçimine ilişkin bilgilenmelerini sağlamaktır. Bu yazının Çerkes kültüründeki wunafe kavramının/kurumunun tamamını içerdiği iddiasında değiliz (eksiklikleri ya da yanlışlıkları olabilir). Değerli okurların eksiklik ya da yanlışlıklarımızı bizimle paylaşmasından mutluluk duyarız.
WUNAFE
A- Çerkeslerin wunafe yapma biçimi, wunafenin kimler tarafından, hangi konularda yapıldığı ve wunafenin yapıldığı yer:
1- Wunafenin yapıldığı yerler:
*Aile
*Sülale
*Köy
*Köyler Grubu (Bölgesel)
*Ülkesel Xase
2- Wunafenin kimler tarafından yapıldığı:
*Ailenin wunafesini ailenin büyüğü yapardı.
*Sülalenin wunafesini sülalenin büyüğü yapardı.
*Köyün wunafesi, köye adını veren ailenin seçilmiş büyüğü tarafından yapılırdı.
*Bölgesel kararların wunafesi, bölgenin idaresini yapan pşı tarafından yapılırdı.
*Ülkesel wunafe ise, ülkesel yetkiyi taşıyan Xase’nin seçilmiş büyüğü tarafından yapılmakta idi.
3- Wunafe yapanın seçildiği ve seçilmediği durumlar:
a) Wunafe yapanın seçilmediği durumlar:
*Ailenin Büyüğü
*Sülalenin Büyüğü
b) Wunafe yapanın seçildiği durumlar:
*Köyün wunafesini yapan
*Bölgesel wunafe yapan
*Ülkesel wunafe yapan
A- Wunafe yapanın seçilmediği durumlarda wunafenin yapılış biçimi ve konusu:
1- Aile ile ilgili wunafe:
Çerkes ailesinde aile ile ilgili wunafe aile büyüğü tarafından yapılırdı. Ailenin büyüğü ihtiyaç duyduğunda bayan veya erkek aile mensuplarının görüşlerini alırdı. Bu wunafe aile mensuplarının hepsi için bağlayıcı idi.
2- Sülale ile ilgili wunafe:
Sülale ile ilgili wunafe sülalenin büyüğü tarafından yapılırdı. Sülalenin mutlu ve acılı günlerinde her ailenin büyüğünü çağırarak, görüşlerini alıp wunafe yapardı.
B- Wunafe yapanın seçilmediği durumlarda wunafenin yapılış biçimi ve konusu:
1- Köy ile ilgili wunafe:
Köy ile ilgili wunafeyi köye adını veren soylu aileden seçilen soylu yapardı. Bu soylunun orta yaşta, kahramanlığı ve cesareti sınanmış, gelenekleri iyi bilen ve bu konularda gelişme aşamasını tamamlamış olması gerekli idi. Köyde oturan sülalelerin büyükleri toplanarak seçim yaparlardı. Köye adını veren soylu aile mensupları ile köyde oturan sülale büyükleri tartışarak seçimi yaparlardı. Seçilen soylu wunafe yapılırken de köyde oturan sülale büyüklerine danışarak wunafe yapardı. Wunafe aile ya da sülaleler ile ilgili olmazdı, wunafe köyde yaşayanların huzurlu ve müreffeh yaşatılması ile ilgili olurdu.
Çerkesler’in Kafkasya’da özgür olarak yaşadığı dönemde; köye ait ekim alanları, yaylaklar, otlaklar, ormanlar hiçbir aileye ait olmaksızın bütün köyün ve köylülerin ortak kullanımına tahsis edilirdi. Ailelerin özel mülkiyetinde olan alan ise evlerinin arkasındaki meyve bahçeleri ile sebze ve benzeri şeylerin yetiştirildiği yerlerdi. Bunların dışındaki alanlarla ilgili wunafe seçilmiş soylu tarafından yapılırdı. Ortak kullanım alanlarının verimliliğine göre yıllar içerisinde araziyi kullanan aileler değiştirilerek adalet sağlanırdı. Soylu, ayrıca demircinin, habercinin, ekili alanların bekçisinin ve orman bekçisinin tahıl hisselerinin toplanması ile ilgili wunafe yapıp uygulatırdı. Bunun dışında “gelen hissesi” adıyla anılan bir toprak ayrılır bu topraktan elde edilen hasılat köylülerin ortak malı sayılırdı. Yine herkesin eşit hakta hissedar olduğu sürüler bulunurdu. Köyde oturan dul kadınlara, yoksullaşmış olanlar ile sonrada engelli olanlara bu “gelen hissesi” denen ortak mallardan kendilerine yetecek kadar yardım yapılırdı. Bu yardım daha çok dışarıdan zaruri sebeplerle gelenlere yapılırdı.
Çerkes toplumunda köylerde büyük miktarlarda hayvan barındırılması ile gübre ve çöplerin köylerde bulundurulması Xabze’ye göre yasak idi. Bu gübre ve atıklar köye uzak bir yerde belirlenmiş alana götürülür ve orada biriktirilirdi. Bu alan, ucunda beyaz bir bez parçası asılmış direkle belli edilirdi. Bu kurala uymayanlara ceza verilir ve toplanan cezalar “gelen hissesine” katılırdı.
Ağaç dikilmesi zorunluydu
Her aile ve sülaleye nüfusuna göre ayrılan alanlarda odun ve benzeri ihtiyaçları için ormanda kesim izni verilirdi. Kesilen kadar ağacın dikilmesi zorunluluktu. Bu kurala uymayanlara ceza verilir ve ayrıca yeniden dikim yaptırılırdı. Her hangi bir düşman saldırısı olduğunda savaşa katılacak atlı sayısını ve komutanın kim olacağını seçilmiş soylu belirlerdi.
2- Bölgesel wunafe:
Bölge ile ilgili wunafe, bölgede bulunan köylerin yöneticisi olan soyluların katıldığı toplantıda, o bölgede oturan köylerin seçtiği soylu kişi tarafından yapılırdı. Seçilecek soylunun bedensel/zihinsel olarak sağlıklı ve gerektiğinde orduya komuta edebilecek durumda olması gerekirdi.
Bölgede oturan köylerden gelen temsilcilerin katıldığı toplantıda seçim yapılırdı. Toplantıya köyleri yöneten soylular dışında her köyden üç büyük katılır ve uygun buldukları soyluyu seçerlerdi. Adayı soylu aileler kendileri gösterirdi. Bunun dışında kendiliğinden aday olan soylu da olurdu. Gösterilen adayın seçilmesi ya da seçilmemesi söz konusu olabildiği gibi seçilen soylunun yönetim becerisi beğenilmediğinde aynı usul ile görevinden uzaklaştırılırdı. Toplantılar seçim bitene kadar sürerdi.
Seçilen soylu köylerin ilgili olduğu wunafeyi yapardı, wunafe yaparken köylerin yöneticisi soyluları toplar ve onlara danışarak wunafe yapardı. Seçilen soylunun her sınıfa mensup olabilen danışmanları da vardı.
Seçilen soylu sorumlu olduğu bölgedeki köyler arasındaki ilişkilerin düzenli olmasını sağlardı. Köyler arasındaki sınır ihtilaflarını wunafe ile çözerdi. Uymayanlara ceza verirdi ve wunafenin uygulanmasını sağlardı.
Diğer bölgelerdeki soylularla ilişki görevlendirilen heyetle sağlanır, heyetin bir başkanı olurdu. Bu heyet bölgesel yönetimi üstlenen soylu sınıfından ya da bu sınıfın bir altı olmakla birlikte diğer soyluların statü itibarıyla üstünde olan sayıca az soylu sülalelerin mensuplarından oluşurdu.
Bölgenin komutanı sayılırdı
Bölgenin yöneticisi olan soylu bölgenin askeri komutanı idi. Herhangi bir savaş durumunda bölgedeki köylerin yöneticisi soyluları çağırır ve yapılması gerekenler ile ilgili wunafe yapardı. Her köyün göndereceği atlı sayısına, atlıların nereye toplanacağına, atlıların yanlarına alınacak silah ve benzeri donanımın ne olacağına ilişkin karar bölgenin yöneticisi tarafından wunafe yapılarak verilirdi. Bu soylunun mali işlerini yürüten görevlileri bulunur ve bunlara kendisinin görevlendirdiği bir kişi başkanlık ederdi. Bunun yanında güvenliği sağlayan ve vergileri toplayan bir teşkilatı bulunur ve bunları görevlendirdiği bir kişi yönetirdi. Bahse konu görevliler verilen kararlan uygular ve gelişen olayları soylulara iletirdi.
3- Ülkesel Xase wunafe yapış biçimi, wunafe yapanın seçilmesi ve hangi konularda wunafe yapıldığı:
Ülke ile ilgili wunafe ülkesel Xase’de yapılırdı. Ülkesel Xase’de ülkeyi yönetecek soylu seçilirdi. Seçilen soylu, soyluların en ünlülerinden birisi olurdu. Seçimlerde birden fazla aday gösterildiği de olurdu. Ülkesel xase tüm ergin soyluları kapsardı. Köyü yöneten soylular ile köy yönetmese bile tüm soylu ailelerden birer temsilci ile her köyden köyde oturanlarca soylu olmayanlar arasından seçilmiş 3’er kişi Xase’ye katılırdı.
Ülkesel Xase 3 grup olarak birbirine uzak mesafede otururdu. Birinci grup tüm ülkeyi ve bölgeleri yönetme hakkına sahip soylulardan oluşurdu. İkinci grup kendine ait köyleri olan ve köyü olmayan soylulardan oluşurdu. Üçüncü grup ise, soylu olmayan ve köylerden seçilen üçer kişilik temsilcilerden oluşurdu. Her grubun bir büyüğü olurdu ve bunlar seçilmezdi.
Seçilecek soylu, adaylar arasından birinci grupta kararlaştırılır ve daha sonra ikinci gruba iletilirdi. Daha sonra da üçüncü gruba iletilirdi. Birinci grupta seçilen soylunun ikinci grup tarafından kabul edilmediği de olurdu. Bunlar arasında anlaşma sağlandıktan sonra uygulanacak politikalarla (vergi vb. konularla ilgili) birlikte üçüncü gruba iletilirdi. Üçüncü grup seçilen soyluya bir heyet göndererek toplanacak vergilerde artış yapılıp yapılmayacağına ve diğer konulardaki politikasına ilişkin sorularını sorardı. Seçilen soyluyla görüşen heyet üçüncü gruba döner ve durum değerlendirmesi yapardı. Seçilen adayın politikaları uygun görülmez ise üçüncü grup tarafından kabul edilmediği de olurdu. Seçilen aday üçüncü grup tarafından kabul edilmediğinde her üç grup yeniden çalışmaya başlar ve sorun çözülene kadar toplantılar sürerdi.
Anlaşma sağlandığında seçilen soylu ülkeyle ilgili wunafe yapma yetkisini kazandığı gibi; ülkesel Xase’ye Thamade, tüm ordunun komutanı ve ulusal yargı başkanı olmakta idi. İstisnai zamanlarda ve belirli bir konuyu görüşmek için toplanan yeminli Xase Thamadesi ve ihtiyaç duyulduğunda ülkeyi ilgilendiren olağanüstü durumlarda karar vermek üzere toplanan ulusal mitinge Thamade olmak da görevleri arasında idi. Seçilen soylu wunafe yaparken bölgesel yönetici olan soyluları çağırır ve kendisine danışmanlık yapan birinci gruba dahil olmayıp ikinci gruba dahil olup statü itibariyle daha üst derecede olan soylulardan seçilen kişilere de danışılırdı. Aynı bölgesel yönetimde olduğu gibi tüm ülkenin mali işlerini yöneten, güvenlikten ve vergi toplanmasından sorumlu görevliler bulunurdu. Bu soyluların her zaman uluslararası ilişkileri yürütmekte yararlandığı seçilmiş görevlileri olurdu. Bu temsilcileri her türlü ilişki için diğer ülkelere ya da halklara gönderirdi. Örneğin; 18.yy başlarında Cebağı, Petersburg ve Bahçesaray’da ikişer yıl bu görevi yürütmüştür.
Kayseri Kafkas Derneği Araştırma ve Yayın Kurulu