Önlü cinayeti Suriye ile bağlantılı mı?

0
468

2008- 2011 yılları arasında İstanbul’da altı Çeçen sığınmacı casus filmlerini andıran bir suikastlar dizisinde öldürülmüştü. Rus ajanlarının suçlandığı bu cinayetler unutulmaya yüz tutmuştu ki geçen yıl Çeçen bağımsızlık davasının güçlü bir savunucusu ve Türkiye’deki Kafkas camiasının önemli bir ismi, Ankara’nın merkezindeki ofisinde öldürüldü. Şüpheler yine hemen Rusya’ya odaklandı.
Ancak cinayetten bir yılı aşkın bir zaman sonra sürpriz bir gelişme yaşandı. Savcılıktan soruşturmanın farklı bir yönde genişletilmesini talep eden maktulün ailesi ve avukatı, Medet Önlü’nün Türkiye’ye sığınan Çeçen isyancıların Suriye savaşına katılmasına karşı çıkarak “cihatçı otoyolu”nda engel olduğu için öldürüldüğünden şüpheleniyorlar. Cinayeti örtbas etme yönünde sistematik bir çaba olduğunu öne sürüyorlar.
Avukat Erdal Doğan, Al- Monitor’a telefonda yaptığı açıklamada şöyle konuştu: “Çeçenlerin Suriye’de kullanılmaması konusunda Medet Önlü’nün tavrı çok önemli. Kafkas camiası içinde lider pozisyonunda olan kişiler açısından risk alıp bu konuda tavır koyan bir kişi (…) Kamu gücünü kullanan şahısların cinayete yol vermesiyle ilgili ciddi şüphelerimiz var ve faillerin yakalanmaması konusunda halen ciddi bir direnç olduğunu düşünüyoruz.”
Aralarında hem yıllanmış hem yeni savaşçıların olduğu Çeçenler, Suriye’deki cihatçılar arasında önemli bir yer tutuyor ve sıklıkla sert savaşçılar ve askeri stratejistler olarak anılıyor. Al- Monitor’dan Vitaly Naumkin’in yazdigi gibi, “Bunlar, Suriye’ye Rusya’dan değil, onlara eskiden özgürlük savaşçısı olarak sığınma sağlayan Türkiye, Gürcistan ve Avrupa ülkelerinden gittiler.”
Türkiye’deki Çeçen sığınmacıların sayısı, Rus baskısından kaçan aşırılıkçı Kafkas Emirliği üyeleri dahil 2 bin olarak tahmin ediliyor. İstanbul’da öldürülen altı Çeçen’den en az biri de bu grupta kıdemli bir komutandı. Türk savcıları şimdiye kadar açılmış olan tek davada cinayetlerin dördünden Rus istihbaratını suçladı.
Ankara Suriye’ye cihatçı akışına destek verdiğini ya da göz yumduğunu reddediyor. Ancak sınır geçişleri, çeşitli medya organları tarafından sık sık haberleştirildi. Türkiye de sınır kontrolünü sağlamak için artan bir uluslararası baskıyla karşı karşıya.
Çeçen mültecilere destek olan bir Türk yardım kuruluşu — İnsanı Müdafaa ve Kardeşlik Derneği (İmkander) — Suriye’deki cihada açık desteği ile dikkat çekiyor. Örneğin dernek, şubatta Halep’te öldürülen Çeçen komutan Seyfullah El Şişani’yi anmak için İstanbul’da bir camide etkinlik düzenledi. “Yaşasın Suriye cihadımız” diye slogan atan kalabalığa seslenen İmkander Başkanı Murat Özer, Şişani’nin savaşa katılmadan önce Türkiye’de bulunduğunu ve daha sonra Suriye’de İmkander yardım görevlilerine refakat ettiğini anlatarak Şişani’den övgüyle söz etti. Özer, Şişani, “Çeçen mücahitlerin Suriye cihadına ne kadar büyük hizmetler edebildiğini dünyaya gösterdi’’ şeklinde konuştu. Daha sonra kalabalığa Şişani’nin çocuk yaştaki oğlunu takdim eden Özer, çocuğun “cihadın kokusunu alsın diye’’ babasının yanında Suriye’ye gittiğini söyledi. Dernek temmuz ayında da Suriye sınırındaki Gaziantep’te bulunan bir revir için bağış çağrısında bulunduğu bir video yayımladı. Videoda bir İmkander temsilcisi, binayı ofis olarak kullandıklarını fakat çok fazla yaralı mücahit gelince revire çevirdiklerini anlatıyor.
… Türkiye Çeçen sığınmacılara müsamaha etse de aktivistlere göre sığınmacıların birçoğu, oturma ve çalışma izninden mahrum, muhtaç halde ve sürekli sınır dışı edilme riski altında yaşıyor. Türkiye’deki etnik Kafkas toplumu mensuplarının kurduğu Medet İçin Adalet Komitesi isimli adalet çağrıcısı grubun üyelerinden ve öldürülen aktivistin yeğeni olan Abrek Önlü’ye göre belirsizlik içindeki bu hayat nedeniyle birçok Çeçen, Suriye savaşına katılmaları yönünde şantaj benzeri baskılara boyun eğmiş.
Avukat Doğan, Rus misillemesi ya da Çeçenler içi çatışma ihtimalini dışlamadıklarını ancak şüphelilerin profili ve cinayetin zamanlamasının Suriye teorisini “en somut’’ teori haline getirdiğini, Suriye meselesinin “en büyük gerilim hattı” olduğunu söylüyor.
… Yine de gözlemciler diğer olasılıkların kolayca reddedilmeyeceğini düşünüyor. Ankara merkezli Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu’nda Rusya ve Kafkasya uzmanı olan araştırmacı Kerim Has, Çeçen bağımsızlık davasının fiilen tükenmiş olduğuna, halkın Rus yönetimini büyük ölçüde kabullendiğine, silahlı grupların ise “kaybedilmiş bir savaşı terörle devam ettirmek istediğine” dikkat çekti. (medeticinadalet..org)

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz