Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Ortaokul ve İmam Hatip Ortaokullarında Adıgece seçmeli ders eğitiminde uygulanmakta olan müfredat, Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAFFED) tarafından Kiril alfabesiyle hazırlanmış, Talim Terbiye Kurulu’nun 7 Eylül 2012 tarih ve 153 sayılı kararı ile kabul edilerek yürürlüğe girmişti.
Adige Dil Derneği’nin hazırladığı Latin temelli müfredat ise MEB tarafından 27 Şubat 2015’te kabul edilerek Tebliğler Dergisi’nin Nisan sayısında yayınlanarak yürürlüğe girdi.
Adıgece eğitiminde ortaya çıkan bu karmaşa, 16 Nisan günü KAFFED üyesi dernekler tarafından farklı illerde protesto edildi.
Ankara
Latin harflerle Adıgece eğitimine karşı çıkan Çerkesler, Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yaptı.
Ellerinde bayraklar ve “Anadil Resmi Alfabe İle Öğretilir”, “Alfabeme Dokunma Müfredata Dokunma”, “MEB Sabotaja Ortak Olma” , “Latin Harflerle Arapça??? Latin Harflerle Osmanlıca???” yazılı pankartlar taşıyan Çerkesler adına basın açıklaması yapan KAFFED Başkanı Yaşar Aslankaya, MEB’in Çerkesce seçmeli dersi için uygulanmakta olan bir müfredat varken ilk kez bir ders için iki ayrı müfredatı kabul ettiğini ve bu durumun “müfredatta birlik” ilkesine aykırı olduğunu söyledi.
Aslankaya, Latin alfabesiyle hazırladığı yeni çalışmanın, ana dile uygun olmadığını savunarak, “Seçmeli Adıge Dili derslerinde Latin Alfabe müfredatı uygulanmaya başlarsa;
*Yeni müfredat ve kitapların basımı ve dağıtımı için fazladan emek, zaman ve maddi kaynak harcanacaktır.
*Okul idareleri iki ayrı müfredat ve kitap için iki ayrı öğretmen ve sınıf temin etmek zorunda kalacaktır.
*Dersi seçmek konusunda binbir çekincesi olan veli ve öğrencilerin önüne “iki ayrı alfabeden birini seçmek” gibi yeni bir çekince konulmuş olacaktır.
*Anadilimizin resmi alfabesinden farklı bir alfabeyle öğretilmesi, öğrencileri anadillerini doğru öğrenme hakkından mahrum bırakacaktır.
*Ve yine bu öğrencileri, bugüne kadar anavatanımızda resmi alfabeyle üretilmiş zengin edebiyat ve eğitim materyallerini kullanmaktan mahrum bırakacaktır.
Milli Eğitim Bakanlığı’nı kararlarını geri çekmeye ve müfredatın uygulamasını iptal etmeye çağırıyoruz.
Aksi takdirde, Türkiye’de yaşayan Çerkeslerin en örgütlü kuruluşu olan KAFFED; üyelerimiz arasında adeta infial uyandıran söz konusu müfredatın yürütmesinin durdurulması ve idari işlemin iptal edilmesi için her türlü hukuksal yola başvuracaktır” dedi.
Basın açıklamasına bazı sivil toplum kuruluşları ile MAZLUMDER ve Eğitim İş Sendikası temsilcileri de destek verdi.
İstanbul
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde protesto gerçekleştiren grup adına basın açıklaması yapan İstanbul Kafkas Kültür Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hava Karadaş, “MEB Adige Dili seçmeli ders eğitiminde uygulanmakta olan müfredat, anavatanımız Kafkasya’da 80 yıldır kullanılan resmi Adıge alfabesi ile hazırlanmıştır” dedi ve Milli Eğitim Bakanı’na şu soruları yöneltti: “Sadece belki kolay öğretilir diye, Osmanlıca dersi için Latin harflerle hazırlanmış müfredatı kabul eder misiniz? Sadece öğrencilerin bildiği harflerdir diyerek, Çince öğretiminde Latin harflerle hazırlanmış bir müfredatı kabul eder misiniz? Resmi alfabesinden farklı olan bir alfabe ile dili öğretmeye çalışmak, o dile dolayısıyla o dilin sahibi olan millete yapılan bir saygısızlık değil midir?”
Kayseri
Kayseri Kafkas Derneği üyelerinden oluşan bir grup, Kayseri İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanarak basın açıklaması yaptı. Kayseri Kafkas Derneği Başkanı Mutlu Akkaya, anadil eğitimlerinde resmi alfabe ve tek müfredat sistemi uygulanması gerektiğini belirterek, “MEB müfredat uygulamalarında her dersin tek müfredatı ve tek alfabesi vardır. Değil bir dil dersinin, nakış dersinin bile tek bir müfredatı vardır. Ancak bugün bakanlık tarihinde bir ilk yaşanmış ve ortaokullardaki Çerkes dili seçmeli dersinin iki ayrı müfredatı ve iki ayrı alfabesi olmuştur. Bu durum MEB’in eğitim programı tekniklerine aykırıdır. Uzmanların verdiği bilgiye göre bu müfredatın kabul edilmesi yürütmeye aykırıdır ve hukuki açıdan dava konusudur “ dedi.
Bursa
Bursa Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapan Çerkesler, yönetmelikten dönülmesini istedi. Basın açıklaması yapan KAFFED Genel Başkan Yardımcısı Metin Kılıç, anavatanları ile bağlarının kopmaması ve anavatanlarında şu ana kadar üretilmiş binlerce materyalin değerlendirilmesi açısından kendi alfabelerinin çok önemli olduğunu belirtti. Kılıç, diasporada yaşayan bütün Çerkeslerin tek bir alfabe ile anlaşabilir olmasının önemini vurguladı.
Diğer iller
Eskişehir Kafkas Derneği ve Çorum Kafkas Derneği, Reyhanlı Çerkes Derneği ve Mersin üyeleri de bulundukları illerin milli eğitim müdürlükleri önünde basın açıklaması yaptı. KAFFED üyesi diğer dernekler de yaptıkları basın açıklamalarıyla seçmeli ders kapsamında Latin müfredata karşı olduklarını belirtti.
KAFFED’in itiraz gerekçeleri
• Adıgecenin zaten bir alfabesi var; Latin alfabesi anavatanla bağları zayıflatır.
• Anadilin kurumsal olarak yaşatıldığı Kafkasya’daki özerk cumhuriyetlerde (Adıgey, Kabardey-Balkar, Karaçay-Çerkes) 80 yıldır Adıgece resmi dil olarak Kiril alfabesiyle öğretiliyor. Kiril alfabesi ile Adıgece öğretilirse anavatandaki birikimi ve kaynakları Türkiye’ye aktarmak kolay.
• Şu an Türkiye’deki okullarda Adıgecenin öğretilmesi konusunda var olan ciddi sorunlar aşılmamışken iki alfabe ile eğitim vermek daha büyük sıkıntılara yol açar. Okul idareleri iki ayrı müfredat ve iki ayrı kitap için iki ayrı öğretmen ve iki ayrı sınıf temin etmek zorunda kalacak. Öğrenciler anadillerini doğru bir şekilde öğrenemeyecek.
• MEB, dil bilimcilerin Latin alfabesinin bilimsel olmadığı yolundaki uyarıları dikkate almadı. Bakanlık bünyesinde (Talim Terbiye Başkanlığı’ndaki) uzmanların verdikleri olumsuz rapora rağmen bu alfabe bilimsel nedenlerle değil siyasi ve idari nedenlerle kabul edildi.
• Halbuki mevcut müfredat Kafkasya’daki resmi eğitim kurumlarında kullanılan ve Adıgecedeki sesleri en iyi karşılayan Kiril alfabesi ile hazırlandı.
• Kiril alfabesi Türkiye eğitim sisteminde sadece MEB’in seçmeli ders müfredatında değil Düzce Üniversitesi Çerkes Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde de Kafkasya’dan getirilen akademisyenler tarafından öğretiliyor.
• Adıgecenin kaynağı ve geliştiricisi olan Kafkasya’daki alfabeden farklı bir alfabe ile kaybolmakta olan bir dilin korunması zor olacak.
ADDER’in gerekçeleri
• Dünyada en fazla Çerkes nüfusun yaşadığı Türkiye’deki diasporada 0-15 yaş arasında dil bilme oranı sıfırlandı. 15-30 yaş arasında ise dil bilme oranı yüzde 4. Çerkeslerin dilsel asimilasyonunun önlenmesine yönelik çalışmalar kurumların kaprislerine feda edilemez.
• Latin alfabesi 30 kişilik komisyon tarafından 4 aylık çalışma ve toplumsal uzlaşma sonucu hazırlandı.
• Seçmeli Çerkesçe/Adıgece ders haftada 2 saat. Türkçe okuma-yazma dersleri haftada 15 saat. Dolayısı ile ayrılan süre içinde öğrencilerin Kiril alfabesi ile okuyup yazması mümkün değil. Öğrencilerin aşina olduğu Latin alfabesiyle öğrenmeleri daha kolay. Kiril, anadilin öğretilmesinin önünde caydırıcı bir etken.
• Adıgeler Osmanlıda Latin alfabesini benimseyen ilk Müslüman topluluklarından biriydi.