Medet Önlü cinayeti 5. duruşma

0
524

Medet Önlü suikastı davasının 5. duruşmasında tanık olarak dinlenen, Önlü’nün gönüllü koruması polis memuru Şakir Yılmaz, çarpıcı iddialarda bulundu. Yılmaz, “Medet Çeçenlerin Suriye’ye savaşmaya gitmesini engelliyordu. O öldürüldükten sonra 150’den fazla Çeçen Suriye’ye gitti” dedi.
Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanık Murat Aluç, Önlü’nün eşi, çocukları, yeğeni ile tarafların avukatları katıldı.
Medet Önlü’nün katil zanlısı Aluç ve “azmettirici” Rızvan Ezbulatov’u tanıştırarak, “adam öldürmeye yardım” ile suçlanan diğer tutuklu sanık Mehmet Akif Cömert ile de Silivri Cezaevi’nden görüntülü sistemle bağlantı kuruldu.
Mahkeme, önceki celse, Önlü ailesinin avukatının talebiyle Bayrampaşa Cezaevi’ndeki Rus ve Ukraynalılar arasında 1994-1997 yıllarında Ezbulatov’un bulunup bulunmadığının Adalet Bakanlığı’ndan sorulmasını kararlaştırmıştı. Duruşmada, Adalet Bakanlığı’nın, kapatılan Bayrampaşa Cezaevi’ne ilişkin kayıtların Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na devredildiği yanıtını verdiği, dolayısıyla bu konuda netice alınamadığı belirtildi.
Ayrıca, sanık Ömer Peltek hakkındaki yakalama emrinin yerine getirilemediği de tutanağa geçirildi.
Duruşmada, Silivri Cezaevi’nde hükümlü olan Mahmut Mutlu ile görüntülü sistem üzerinden bağlantı kuruldu ve “tanık” sıfatıyla ifadesi alındı.
Mutlu’nun ardından, Medet Önlü ailesinin avukatı Erdal Doğan’ın talebiyle daha önce “tanık” olarak dinlenen Şakir Yılmaz da yeniden beyanda bulundu. Yılmaz, polis olduğunu ve Önlü’nün “gönüllü korumalığını” yaptığını söyledi.
Şakir Yılmaz ifadesinde “22 Mayıs 2013 tarihinde Ankara Emniyet Müdürlüğü Terör Şube Müdürlüğü’nde ifadem alınırken A-4 kağıda basılı bir resim gösterildi. Resimdeki şahsı tanıyıp tanımadığım sorulduğunda tanımadığımı söyledim. Görevliler bana bu resmin Rızvan Ezbulatov’a ait olduğunu söylediler. Dava dosyasını incelediğimde ise bu resmin olmadığını gördüm. Ben daha sonra internetten araştırdım ve resmi buldum. Bu resim de telefonumdadır. Gerekirse mahkemeye ibraz edeceğim” dedi.
Hayattayken Önlü’ye emniyet istihbarat veya MİT’ten her ay veya 1,5 ayda bir gelenlerin Kafkasya konusunda bilgi aldıklarını iddia eden Yılmaz, “Bu nedenle ben, Önlü’nün izlendiği, takip edildiği kanaatindeyim” dedi.
Medet Önlü’nün, Çeçenlerin Suriye’de savaşmalarına karşı olduğunu da anlatan Yılmaz şunları söyledi: “Medet Önlü Türkiye’ye yerleştirilen Çeçenlerin iyi durumda olmaları için elinden gelen her şeyi yapmıştır. Bu konuda İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü ile görüşmüştür. Çeçen sığınmacıları TOKİ konutlarına yerleştirmiştir ancak Çeçenlerin Suriye’ye götürülmek istenmesine karşı çıkmıştır. Çeçenler savaşacaksa, Çeçenya’da savaşması gerektiğini savunan biriydi. Medet Önlü öldürülmeden önce, şu anda IŞİD’in komutanlarından olan Ömer Şişani’ye Türkiye’de üniversitede okurken yardım ettiğini söylemiştir. Türkmen Cephesi’nin komutanı olan kişi de Ömer Şişani’nin kardeşidir. O da Türkiye’de öğrenciyken Medet Önlü yardım etmiştir. El Nusra’dan ‘Zübeyir’ ve Özgür Suriye Ordusu’ndan ‘Hamza’ da Türkiye’de öğrenci olup Önlü’nün sahip çıktığı kişilerdi. Ancak Medet öldürüldükten sonra bu şahıslar Suriye’ye geçerek bu örgütlerin başına geçerek savaştılar. Örgütlerin başındaki tüm şahıslar Çeçendir. Medet Önlü öldürülmeden önce bilgisi dahilinde Suriye’ye giden yoktu. Ancak öldürüldükten sonra 150’den fazla Çeçen Suriye’ye savaşmaya gitti. Medet Önlü yaşarken bu kişilerin Suriye’ye gitmesini engellemişti.”
Yılmaz, Önlü’nün Çeçenya Cumhuriyeti Devlet Başkanı Ramazan Kadirov’un kendisini tehdit ettiğini söylediğini de kaydetti.
Önlü’nün eşi Leyla Önlü de “Eşim, Türkiye’deki Çeçenlerin fahri konsolosuydu ve onların zarar görmemesi için çalışıyordu. Bu nedenle eşimi tanıyan herkes, Rus hükümetinin ve Kadirov hükümetinin eşime yönelik tehditleri olduğunu biliyordu” diye konuştu.
Önlü ailesinin avukatı Doğan, “azmettirici” olduğu belirtilen Rızvan Ezbulatov’un, Medet Önlü’nün ofisine çok yakın yerde fotoğrafının çekildiğini, bunun dosyada olduğunu ifade etti.
Buna karşın 23 Mayıs tarihinde bilinip tanığa gösterilmesine rağmen Ezbulatov’un, 24 Mayıs’ta İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan gitmesine engel olunmadığını söyleyen Erdal Doğan, soruşturma sırasında savcılıktan, Ezbulatov ve Önlü’nün takibi konusundaki delillerin MİT’ten getirtilmesini istediklerini, ancak bunun yapılmadığını anlattı.
MİT’in elinde belge bulunması gerektiğini öne süren Doğan, MİT’e müzekkere yazılarak, Ezbulatov ve Önlü’ye ilişkin delillerin istenmesi talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti, Ezbulatov ve Peltek hakkındaki “yokluklarında tutuklama” kararlarının devamını kararlaştırdı.
Sanıklardan Aluç ve Cömert’in tutukluluğunun devamına karar veren mahkeme, fotoğrafı da kullanılarak, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan, 1994-1997 yıllarında Bayrampaşa Cezaevi’ndeki Rus ve Ukraynalılar arasında Rızvan Ezbulatov’un kalıp kalmadığının araştırılmasını, kaldıysa hangi adla kaldığının sorulmasını karara bağladı.
Önlü ailesinin avukatının talebi doğrultusunda, Medet Önlü ve Rızvan Ezbulatov’a ilişkin “takibe yönelik belge ve bilgilerin emniyet müdürlüğü ve MİT’ten istenmesini” kararlaştıran mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.

Davanın Zanlıları

Rizvan Ezbulatov: Suikastın planlayıcısı ve azmettiricisi. Rusya Federasyonu vatandaşı. 1974 doğumlu. Türkçe konuşabiliyor. Ezbulatov’un Türkiye’de daha önce çeşitli suçlara karıştığı, cezaevine girdiği ve burada çeşitli bağlantılar edindiği biliniyor. Türkiye’deki faaliyetlerinin istihbarat birimlerince yakın takipte olduğu tahmin edilse de ilgili kurumlar bu konuda Savcılık’a bilgi sağlamış değiller.
Ezbulatov’un suikastın emrini nereden aldığı bilinmiyor. Mehmet Akif Cömert isimli Türkiye vatandaşı sayesinde tetikçi Murat Aluç ile tanıştığı, ve Aluç’a bu görevi verdiği tespit edildi.
Ezbulatov’un daha önce Türkiye’yi onlarca kez ziyaret etmesine, 1990’lı yıllarda Türk hapishanelerinde mahkum olmasına, suç dünyasıyla çok sayıda bağlantısı bulunmasına ve suikasttan önceki yaklaşık 40 gün boyunca Türkiye’de bulunmasına ve hatta 30 Nisan’da Kızılay’da Medet Önlü ile görüşmüş olmasına rağmen, dava dosyasında kendisine dair hemen hemen hiçbir bilgi, görüntü veya fotoğraf bulunmuyor. Savcılık’ın Rizvan Ezbulatov ile ilgili yaptığı bilgi talebine karşılık, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ellerinde bu şahısla ilgili hiçbir bilgi olmadığını iletti.
Rızvan Ezbulatov, çeşitli söylentilere göre halen zaman zaman Kırım’da, zaman zaman Çeçenya’da hayatına serbestçe devam ediyor.
Mehmet Akif Cömert: Tetikçi Murat Aluç’u cezaevinden tanıyan azmettirici Mehmet Akif Cömert, Rizvan Ezbulatov ile de yıllardır tanışıyor. Cömert’in, Medet Önlü cinayeti için Murat Aluç ismini Ezbulatov’a önerdiği ve Aluç’u da bu işi yapması için teşvik ettiği biliniyor.
Daha önce gasp, silahlı soygun ve uyuşturucu gibi çeşitli suçlardan sabıkası ve halen infaz edilmeyen cezaları bulunan Mehmet Akif Cömert Haziran 2015’te İstanbul’da yapılan operasyonla yakalandı. Şu anda başka bir suçtan dolayı hükümlü olduğu Silivri cezaevinde.
Murat Aluç: Tetikçi Murat Aluç’un, olaydan sonraki 17 ay boyunca Sakarya’da yakın arkadaşı İbrahim Şimşek’in yardımıyla saklandığı tespit edildi. Bu süre boyunca dönem dönem İstanbul’a gelip giden ve serbestçe dolaşan Aluç, 11 Ekim 2014’te Sakarya Emniyeti tarafından yakalandı ve Ankara’ya gönderildi. Şu anda tutuklu olan Aluç’un cinayeti birlikte işlediği suç ortağı Ömer Peltek’i korur nitelikte konuştuğu dikkat çekti. Ayrıca Medet Önlü’ye yönelik karalayıcı ifadelerde bulunması ve “sadece para için değil, inandığı değerler için” onu öldürdüğünü söylemesi de dikkatlerden kaçmadı.
Aluç, suikast karşılığında Rizvan Ezbulatov’dan 40 bin Dolar ve yaklaşık 20 bin TL para aldığını kabul etti.
Ömer Peltek: 1990 doğumlu, Şanlıurfalı Ömer Peltek, Murat Aluç’un Kağıthane bölgesinden yakını. Suikast boyunca onunla beraber hareket etti. Suikast günü ve öncesindeki takip ve keşiflerde Aluç’a şoförlük yaptığı, suikast karşılığında birlikte para aldıkları ve suikast sonrasında birlikte saklandıkları tespit edildi. Murat Aluç’un yakalandığı günden birkaç gün önce yanından ayrıldı. Hakkında yakalama kararı olmasına rağmen ve Facebook’ta yakınları tarafından paylaşılan tatil fotoğrafları mahkemeye sunulmasına rağmen yeri tespit edilemedi.
İbrahim Şimşek: 1973 doğumlu, Adapazarı ve Sapanca’da ikamet ediyor. Murat Aluç ile uzun yıllardır tanışan yakın arkadaşı İbrahim Şimşek, çeşitli yasadışı vakalarla anılmakta ve hakkında bazı davalar halen sürmekte. İbrahim Şimşek’in cinayetin öncesindeki günlerde suça dahil olduğu düşünülüyor. Şimşek, cinayetinn hemen sonrasından itibaren yaklaşık 1.5 yıl boyunca Murat Aluç’u sürekli olarak sakladı ve kaçmasına yardımcı oldu. Medyada geniş bir yer bulan bu suçtan haberi olmasına rağmen ona yardım ve yataklık ederek suça iştirak etti. İbrahim Şimşek, 11 Ekim 2014’te Murat Aluç’la birlikte yakalandı. Savcılık tarafından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilse de, yaklaşık iki saatlik sorgudan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz