“Kafkasyalıların, korunmaya değer çok özel bir şeye sahip olduklarının farkına varmaları çok önemli”
1800’lü yıllarda Kafkasya’nın yüksek dağlarında Rus ordularına karşı savaşan Çerkesleri taşıyan Kabardey atlarının gücü ve dayanıklılığı efsaneleşmişti.
Ancak bu at cinsinin nesli Sovyetler Birliği dağıldığında neredeyse tükenme noktasına gelmişti.
Şimdi at yetiştiricileri Kabardey atının yeniden dirildiğini ve Batı’da yıldızının parladığını belirtiyor.
Polonyalı at yetiştiricisi Pawel Krawczyk, “Sovyetler Birliği dağılınca yüzlerce hayvan İtalya gibi ülkelere ‘sosis’ yapılmak üzere gönderildi. Çünkü Rusya hayvancılık programları kaosun ortasında çökmüştü. Haralar parasızlık yüzünden terkedilmişti” diyor.
Siyah, doru ya da gri renkte olan bu güçlü at, Çerkesler tarafından 1500’lü yıllardan beri yetiştiriliyordu, itaati ve zorlu şartlara ve açlığa dayanıklı oluşuyla ünlenmişti.
Rus-Kafkas Savaşı sırasında Habsburg subaylarından F.F Turnau, düşmanların nasıl at bindiklerini anlatırken Kabardey atlarının gücünden ve 14 saate 170 km yol aldıklarından bahsetmiştir.
Kabardey atları çar orduları tarafından da kullanılmıştır, Kazaklar bu atı yetiştirmiş, Rusya’nın doğu ve güneye yayılmasını sağlamışlardır.
18. yüzyılda Polonya’nın bölünmesi, 1898 yılında Wojciech Kossak tarafından “Varşova’da Çerkes Süvari Taarruzu” adıyla Kabardey atlarıyla birlikte resmedilmiştir.
Polonya ve Almanya’daki çalışmalar
Kabardey atlarının Avrupa’da yeniden canlandırılmasına yardımcı olan Alman at yetiştiricisi Tobia Knoll, Kafkasya’daki rekor Kabardey atı sayısının bir dönem 100 binlere ulaştığını belirtiyor. Knoll ilk olarak 1996 yılında Bavyera’da Kabardey atı gördüğünü ve bu cinsi çok sevdiğini söylüyor. Ender rastlanan bir ırk olduğunu öğrenince yetiştirmeye karar vermiş ve Münih’in kuzeydoğusunda yer alan çiftliğinde bir sürü oluşturmuş.
Knoll, “Dünyada yüzlerce cins varken bu cinsi neden mi yetiştiriyorum? Bu at cinsinde diğerlerinde olmayan özel bir şey var ve bu nedenle korunmalı” diyor.
Knoll ve diğer yetiştiricilerin çabaları sonucu kır evi endüstrisi doğmuş ve Almanya’da
Kabardey atına ilgi artmış, şu anda yaklaşık 400 Kabardey atı var.
Atlar binicilik, turizm ve dayanıklılık yarışlarında kullanılıyor.
Kabardey atı yetiştiricileri at ve binicilerin dayanıklılığını test etmek için müsabakalar düzenleyen bir grup kurmuşlar, bu müsabakalarda Arap atlarıyla yarışırken başarı sağlamışlar.
Krawczyk, Kuzey Kafkasya’daki Kabardey atı yetiştiricilerine maddi olarak yardımcı olmuş, 2000’lerin başında Polonya Krakow’da haralar kurmuş. Avrupa ve Ortadoğu’da zorlu müsabakalara katılmış. Plonya’da şu anda 70-100 civarında Kabardey atı var.
Knoll, atların yarıştaki başarıları nedeniyle ünlendiğini ve Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Fransa, Macaristan, Slovakya, İspanya ve İsviçre’de haralar kurulduğunu söylüyor.
Özgürlüğün sembolü
Yetiştiriciler Kabardey atı sayısının özellikle anavatanları olan Kabardey-Balkar’da artması gerektiğini belirtiyorlar.
Siyasi analist İslam Tekuşev, “Atlar bizim ‘özgürlük sembolü’müzdür. Kabardey atı kimliğimizi oluşturan bütünün bir parçasıdır ve Çerkeslerin tarihinde asırlar boyunca önemli bir rolü olmuştur” diyor.
Son yıllarda az sayıda yetiştirici tarafından yerel canlandırma çabaları başlatılmış. Krawczyk’e göre bu çabaların sonucunda birçok “zengin, oligark ve iş adamı” at yetiştirmeye başlamış.
Knoll şu anda Kafkasya’daki Kabardey atı sayısının 10-12 bin arasında olduğunu belirtiyor ve “Avrupa’da bu ırkı koruyamayız. Anavatanlarında korunmalılar. Kuzey Kafkasya’daki insanların, korunmaya değer çok özel bir şeye sahip olduklarının farkına varmaları çok önemli” diyor. (rferl.org)
Çeviri: Serap Canbek