Bağımsızlık Demokrasi Özgürlük Eşitlik Birlik

Birlikte yaşama kültürüne hançer

1915 Ermeni Soykırımı’nın kurbanları için 24 Nisan’da Şişhane ve Şişli’de iki ayrı anma gerçekleştirildi.
2010 yılından beri İstiklal Caddesi’nde Ermeni Soykırımında hayatını kaybedenleri anmak için 24 Nisan Anma Platformu tarafından düzenlenen etkinlik bu yıl İstanbul Valiliği tarafından engellendi.
24 Nisan’ı Anma Platformu, Ermeni Soykırımının 104. yılını Şişhane Meydanı’nda basın açıklaması ile andı.
Platform adına açıklamayı Meltem Ural yaptı.
104 yıl önce büyük bir suçun ilk adımının atıldığını ifade eden Ural, “Hiç kimse yaklaşmakta olan şiddetin boyutlarını tahmin edemiyordu. Hayat sanki olağan bir şekilde akıyormuş gibiydi. İstanbul’da Ermeniler o günde işlerinden evlerine döndüler. Akşam yemeklerini yerken yatmaya hazırlanırken kapıları tek tek çalınmaya başlandı. 104 yıl önce bugün başlayan süreçle 250 Ermeni aydını sürüldü. 174’ü yargılanmadan öldürüldü. Bu çok daha büyük büyük bir felaketin kapısını araladı” diye belirtti.
24 Nisan’la başlayan sürecin bir arada yaşama kültürüne saplanan bir hançer olduğunu sözlerine ekleyen Ural, “Bugün bir arada yaşamaya yeniden vurgu yapılacaksa yüzleşmenin gerçekleşmesi kaçınılmazdır. Nefret söyleminin geriletilmesi, içindeki her bir bireye, çevreye, kimliğe güven veren bir sosyal dokunun inşa edilmesi lazım. Bunların hepsinin başarılması için 104 sene önce başlayan ve birkaç sene içinde tamamlanan bu yıkımla yüzleşmek bir zorunluluktur. Bu yüzleşme olmadan Hrant Dink’i, Sevag Balıkçı’yı, Marisa Küçük’ü öldürerek 1915’in o korkunç geleneğini sürdüren ve bebeklerden katil yaratan karanlığın üzerimizdeki ağırlığından kurtulmak mümkün olmayacak” şeklinde konuştu.

Nor Zartonk İnisiyatifi

Batman’ın Kozluk ilçesinde 24 Nisan 2011 yılında zorunlu askerlik yaptığı sırada öldürülen Sevag Balıkçı, Şişli Ermeni Mezarlığı’ndaki kabri başında anıldı.
Nor Zartonk İnisiyatifi’nden Alex Kalk, adalet nöbetinin katledilenler için hala devam ettiğini söyleyerek, “Hala ülkemizde bir barış dili, kardeşlik dili tesis edilebilmiş değil. Ülkemizde ne yazık ki katliamcıların dili hakim durumdadır. Bu hepimizi derinden yaralıyor ve adalet kavramının yerini bulmasını engelleniyor. Bizler bütün katledilen mazlumlar için, Sevag Balıkçı için ve Ermeni Soykırımı kurbanları için adalet mücadelemizi, eşitlik mücadelemizi, kardeşlik mücadelemize devam edeceğiz” diye konuştu.

Yazarın Diğer Yazıları

Aidiyet yolculuğu ve ikilemler

Papirüs Yayınevi’nin “2 ağaç arasında...” kitabının yazarı Can Karakaş için düzenlediği tanıtım etkinliği 19 Ekim’de Şamil Eğitim ve Kültür Vakfı’nda gerçekleştirildi. Atalarının kökenini ileri yaşlarında...

Judoda gümüş madalya

19-20 Ekim’de Kosova’da yapılan U23 Balkan Judo Şampiyonası’nda İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) adına mücadele eden Çkippa Gökçe Güneş, gümüş madalyanın sahibi oldu. Sakarya Mesudiye Köyü’nden...

Sevda Alankuş’a Medya Araştırmaları Ödülü

Basın Özgürlüğü ve Medya Araştırmaları Derneği’nin (BAMAD) 10-13 Ekim tarihleri arasında düzenlediği 2. İzmir Basın Kampı’nın son gününde Basın Özgürlüğü ve Medya Araştırmaları ödülleri...

Sosyal Medyalarımız

4,890BeğenenlerBeğen
1,353TakipçilerTakip Et
4,000TakipçilerTakip Et

Son Yazılar

- Advertisement -spot_img