Kara delikler

0
1766

 Son günlerde çokça konusu geçen ve görüntülerini birçoğunuzun izlediği uzayın derinliklerinde dünyadan yaklaşık 53 milyon ışık yılı uzaktaki Messier 87 galaksisinin merkezindeki kara delik ve buna benzer milyonlarca kara delik denilen uzay maddeleri nedir? Hollywood filmlerinden aşina olduğunuz başka bir evrene açılan kapı ya da evrende zaman boyutunun değiştiği bir ortam mıdır acaba diye düşünenleriniz olabilir.

Kara Delik ya da Black Hole ismi sizi pek aldatmasın. Aslında kara delik ne bir uzay boşluğu ne de uzayda başka dünyalara açılan deliktir. Aksine, çok küçük bir alana sıkıştırılmış büyük yoğunlukta bir maddedir.

Mesela kütlesi güneşin on misli olan ama yaklaşık olarak İstanbul’un genişliği çapında bir küreye sıkıştırılan bir yıldız düşünün. Bu durum öylesine güçlü bir çekim alanı yaratır ki, hiç bir madde, hatta ışık bile bu çekimden kurtulamaz. Yakınındaki her şeyi kendisine çekmesi bu maddelerin Kara Delik olarak adlandırılmasına sebep olmuştur.

Peki hiçbir şekilde ışığı yansıtmayan ve normal teleskoplarla gözlemlenmesi şimdiye kadar imkânsız kabul edilen bu kara deliklerden biri nasıl görüntülenebildi? NASA’nın liderliğinde birçok uluslararası bilimsel kuruluşun ortak çalışması sonucu geliştirilen Event Horizon Teleskopu (EHT) daha doğrusu teleskoplar sistemi bu tarihi olaya tanık olmamızı sağladı. Dünyanın çeşitli noktalarına yerleştirilen sekiz adet dev radyo teleskopunun senkronize bir şekilde çalışması sonucu görüntülenen obje aslında kara delik maddesinin sınırlarının radyoaktif bir yansımasıydı. Event Horizon yani Olay Ufku olarak bilinen bu sınır tabakası yüksek yoğunlukta gaz ve parçacıklardan oluşan ve kara delik yörüngesinde ışık hızında dönen radyoaktif enerji yüklü bir objeler topluluğudur. Bu sayede optik teleskoplardan ziyade radyo teleskoplarıyla görüntülenmesi mümkün olmuştur.

Dünyanın yada güneş sistemimizin bir kara delikten etkilenme ihtimali var mıdır? Şu andaki verilere göre bunun olma ihtimali çok zayıf. EHT teleskop sistemi gibi bilimsel araştırmalar sayesinde galaksimize daha yakın yeni kara deliklerin bulunması ve kataloglaması bu konuda daha fazla bilgi sahibi olmamızı sağlayacaktır. Şimdilik panik yapacak bir durum yok sevgili okuyucularım.

 

 

Sayı: 2019 05
Yayınlanma Tarihi: 2019-05-01 00:00:00
Önceki İçerikİÜKAF
Sonraki İçerikKfar Kama’da bahar
Sırrı Oğuz
1966 yılında Sinop’ta doğdu. 1987 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi’nden mezun olduktan sonra ABD’de Ohio State University’den uçak mühendisliği ve University of California’dan uzay mühendisliği mastırları aldı. 1994-2008 yılları arasında uçak ve uzay sistemlerinde kullanılan piroteknik malzemeler ve pilot fırlatma koltukları konusunda proje ve dizayn mühendisi olarak çalıştı. 2008’den beri NASA Johnson Uzay Merkezi’nde insanlı uzay aracı piroteknik sistemler yöneticisi olarak çalışmaktadır.