Süreli Yayınlarımız 28-1

0
663

Birleşik Kafkasya Konseyi Dergisi
ve Birleşik Kafkasya Dergisi

“Birleşik Kafkasya Konseyi (BKK) Haber Bülteni” olarak 1 Ocak 1995 tarihinde yayına başladı. Süreli yayınlar sayfamızda bültenleri –en azından bu araştırma için- kapsam dışı tutmuştuk. Ancak yayın bültenden dergiye geçtiği (2003) ve aynı kurum tarafından yayınlanmaya devam ettiği; kısa bir ara sonrası isim değişikliği ile “Birleşik Kafkasya Dergisi” olarak yayına devam ettiği (2005) için bültenle başlamak doğru olacak.
Bültenin BKK adına sahibi Enver Kaplan, ilk 5 sayısında yazı işleri müdürü Muhsin Başok, 6. sayıdan itibaren Sönmez Can. “Aylık Haber Bülteni” adı altında, zaman zaman gecikmelerle ve birleşik sayılarla devam eden bülten, Nisan 1999 itibarı ile (sayı 21) üç aylık periyotla yayınlanmaya devam etmiş. 31. sayıda (Ekim-Kasım-Aralık 2001) yayın kurulu yayınlanmış; Prof. Anıl Çeçen, Osman Çelik, Cemal Uysal, Osman Akyol, Nart Kozok, Muhsin Başok, Ahmet Alptekin, Fazilet Karaduman, Burhan Batur ve Saim Tuç.
36. sayıdan itibaren (Ocak-Şubat-Mart 2003) “3 aylık Kültür, Düşünce ve Haber Dergisi” olarak ve yine BKK adıyla yayına devam etmiş. BKK adına sahibi Enver Kaplan; yazı işleri müdürü Sönmez Can. Yayın kurulu: Prof. Anıl Çeçen, Osman Çelik, Osman Akyol, Nart Kozok, Muhsin Başok, Ahmet Alptekin, Burhan Batur, Saim Tuç, Savaş Doğan, Selçuk Balkar ve Serdar Altınışık; haber koordinatörü Duran Dinçer.
2004 yılında yayınlanan özel sayıda (43) derginin sahibi Kamil Özdemir ve bu sayı BKK dergisi olarak son sayı olmuş.
Dergi; 2005 yılında (Ağustos-Eylül-Ekim), “Birleşik Kafkasya; 3 aylık Kültür-Düşünce ve Haber Dergisi” adıyla, BKK’nın de dahil olduğu Birleşik Kafkas Dernekleri Federasyonu’nun (BirKaf; kuruluşu 2003) yayın organı olarak devam etmiş. BirKaf ve BKK adına sahibi Kamil Özdemir; yazı işleri müdürü Sönmez Can. Yayın kurulu: Osman Çelik, Prof. Anıl Çeçen, Atilla Doğan, Mahmut Bi, Muhsin Başok, Burhan Batur ve Savaş Doğan.
BirKaf Genel Kurulu sonrası, 2006 yılı Ekim-Kasım-Aralık sayısında derginin sahibi M. Ata Katı olmuş. Derginin son sayısı Nisan-Aralık 2009 tarihli.
Bültenin ilk sayısından (1995) iki yazı yayınlıyoruz, BKK’yı dolayısıyla yayın çizgisini tanımlayan yazılar.
Dergi olarak yayın başlangıcındaki (2003) “Sunuş” yazısı da sayfamızda.
Bir sonraki sayıda devam edeceğiz.

Birleşik Kafkasya Konseyi Bülteni
Sayı: 1
Ocak 1995

Birleşik Kafkasya Konseyi Bülteni

Birleşik Kafkasya Konseyi; 13.07.1993 tarihinde, 127 kurucu üyenin katılımıyla kurulmuştu. Tüzüğü ise 03.09.1993 tarihinde, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından tetkik edilerek onaylanmıştı. İlk Genel Kurul da 03.04.1994 tarihinde yapılmıştı. Böylece kanuni işlemler tamamlanmış, yönetim merkezi ve organları ile halkımızın hizmetine girmişti.
Neden “Birleşik Kafkasya Konseyi?”.
Konu bu soruyu gerektirmeyecek ölçüde tartışıldı. Kuruluştan önce ve ara toplantılar düzenlendi. Sözlü ve yazılı açıklamalar yapıldı. Birçoklarınız bunları hatırlayacaktır.
Bir defa daha tekrarlamakta yarar görüyoruz. Konsey, mevcut derneklere alternatif değildir. Onlardan farklı amaç ve hedefleri yoktur. Ancak, kendine has yapısı ve çalışma metoduyla, yapılamayanları yapmak idealiyle ortaya çıkmıştır. Bölmek değil bütünlüğü sağlamak, atıl güçleri harekete geçirmek, başarı için maddi ve manevi değerler üretmek düşüncesi, teşebbüsün itici gücü olmuştur.
Tüzüğün amaç maddesinde bu hususlar somut şekilde ifade edilmiştir. Özetlersek, daha açık bir yaklaşım ifade etmiş oluruz.
“Türkiye’nin üniter devlet yapısı içinde, milli birlik ve beraberlik şuuru içinde olmak, üyeler arasında sosyal ağları güçlendirmek. Sanat, kültür ve ekonomide kişisel ilişkileri geliştirmek. Kafkasya Halkları ile diğer soydaş toplulukları tanımak, her alanda onlarla işbirliği yapmak.”
Amaçlanan hedeflere giderken, bağımsız hareket etmek yerine kardeş kuruluşlarla işbirliği içinde olmayı, başarı için zaruri kabul ediyoruz. Özellikle, ülkemizin dört tarafına dağılmış, kendi çalışma alanlarında temayüz etmiş değerli hemşerilerimizin ilgi odağı olmanın, bize güç vereceği inancını taşıyoruz.
En önemlisi; dernek çalışmalarını, günün gerektirdiği ufuklara taşımak istiyoruz. Bu maksatla aydınlarımızın tümüne sesleniyoruz, iş adamlarımızı, birliğe çağırıyoruz. Halkımızın her kesimine, günlük hayatın ötesinde, bazı değer ve erdemlerin var olduğunu hatırlatmayı lüzumlu görüyoruz.
Anavatanlarını terk etmek durumunda kalan, yüz otuz yıl öncesinin kuşakları her bakımdan çaresizdiler. Her şeye rağmen bizleri bugünlere getirdiler. Onların hatırlarını yaşatmak istiyoruz. Bunun, çok önemli bir görev olduğuna inanıyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle, saygılar ve esenlikler diliyoruz.

Enver Kaplan
Konsey Başkanı*

***

Birleşik Kafkasya Konseyi Bülteni
Sayı: 1
Ocak 1995

Birleşik Kafkasya Konseyi

3 Aylık Kültür-Düşünce ve Haber Dergisi
2003/36 • Ocak-Şubat-Mart

Sahibi: Birleşik Kafkasya Konseyi ve BİRKONSEV adına Av. Enver Kaplan

Yazı İşleri Müdürü: Sönmez Can

Yayın Kurulu: Prof. Dr. Anıl Çeçen, Osman Çelik, Osman Akyol, Nart Kozok, Muhsin Başok, Ahmet Alptekin, Burhan Batur, Saim Tuç, Savaş Doğan, Selçuk Balkar, Serdar Altınışık

Haber Koordinatörü: Duran Dinçer

Dağıtım: Tahir İlhan

Reklam ve Abone İşlemleri: Davut Bozkurt, Fazilet Karaduman

Birleşik Kafkasya Konseyi Nedir?

Sönmez Can*

1. Konseyin kuruluş amacı Konsey tüzüğünün 2. maddesinde açıklanmıştır. Tüzükte ifade edildiği şekilde, Türkiye Cumhuriyeti kanunlarının müsaade ettiği boyutta olmak üzere üyelerin (yani Kuzey Kafkas kökenli herkesin)
a. Sosyal bağlarını, kültürel ve sanatsal düzeylerini, ekonomik bilgilerini, girişimcilik yeteneklerini, dış ekonomik ilişkiler yönünden düşüncelerini geliştirmek,
b. Kafkasya toplulukları ile diğer soydaş toplumların kültürlerini, konumlarını, sorunlarını, olanaklarını incelemek, tanıtmak,
c. Bu toplumlarla ekonomik ilişkileri geliştirme yöntemlerini incelemek,
d. Üyelerin bilgi, kültür, tecrübe birikimlerinin yaygınlaştırılmasını sağlamak,
İşte bunları yaparken hem kendi üyelerine ve hem dolaylı olarak Türk toplumuna çok yönlü kültürel hizmetler sunmaktadır.

Tüzük yasal bir prosedür olarak böyle hazırlanmıştır ve duygular böyle ifade bulmuştur. Ancak;
Bu, dinamik ve çağın gereklerine göre yeniden yapılanma sürecine giren bir dünyada bir asrı aşkın bir süredir kendini tarif edemeden her gittiği yerde genel karakteri diyebileceğimiz bir içgüdüsel davranışla hep kendinden vermeye alışmış ve içinde yaşadığı her toplumla bütünleşerek, ona sadakatle hizmet etmiş, üstün bir kültüre ve kültür değerlerine sahip Kuzey Kafkasya toplumunu tatminden uzaktır.
Türkiye’deki Kuzey Kafkasyalılar olarak takriben 7 milyona yakın bir nüfusun süratle değişen dünyanın konjonktürel ve siyasal yapılanma ortamında elbette kendi soyundan ve kültüründen, dininden olan birçoğu ile daha henüz güncel akrabalık kavramına uygun akrabalık bağları ve ilişkileri devam eden toplumlara dünyanın neresinde olursa olsun ilgi duyması, dünyadaki değişimlerden ve gelişmelerden onların ne derece etkilenip nasıl tepki gösterdiklerini takip ve onların mutlulukları ile ızdıraplarına ortak olmaları kadar tabii bir davranış tasavvur edemiyorum.
… Türkiye’de yaşayan birçok Kuzey Kafkasyalı ailenin halen ilişkisini sürdürdüğü bir kısım akrabası Kuzey Kafkasya’da yaşamaktadır. Bunlarla ilgilenmek bizim, sizin, hepimizin hakkıdır.

İnsanlığın soy ağacında 9 bin yıl öncesinden CİNO KAFKAS dalının 7 bin yıl yaşadıktan sonra son 2 bin yılında dallarının kolunun kurumaya ve yeni filizler vermemeye başlaması yalnız bizi değil bütün insanlığı düşündürmelidir. Hele yakın tarihte son 150 yıldır bu toplumlara reva görülen davranışların getirdiği zararlar; 21. yüzyıla girerken değişen bugünkü değer yargıları muvacehesinde süratle tamir ve telafi edilmek zorundadır.
Türkiye’de yaşayan Kuzey Kafkasyalılar ileriyi görüp bugün dünyanın içine girdiği değişim sürecinin ortaya çıkardığı durumu faraziye kabul ederek hazırlık planı yapsaydı işimiz çok daha kolay olacak idi.

Bundan 10 yıl önce Sovyetler Birliği’nin (SB) dağılacağı varsayımına dayanarak bir planlamaya girseniz, akıl hastası olmakla suçlanırdınız. Osmanlı Devleti’nin yükselme devrinde Sevr Muahedesini veya Lozan’ı tasavvur etmek ne derece gerçekçi olurdu. Büyük Britanya İmparatorluğu’nun sonunda Britanya Adalarına sıkışacağını kim görebilirdi? Yahudiler; MS. 132 yıllarında büyük dağılıştan 1816 yıl sonra 1948’de tekrar vatanlarına dönme idealini taşımamış ve bunun için hazırlıklı olmasalardı, 1765 yıl sonra Theodor Herzl 1. Siyon Kongresinde (3 Eylül 1897) 50 yıl geçmeden Yahudi devletinin kurulacağını söyleyebilir miydi? …
“Kalkın, Türkiye’deki tüm Kuzey Kafkasyalılar! gidelim Birleşik Kafkasya devletini kuralım” demiyoruz. Ama bu sürece girmemiz gerektiğini vurgulamak istiyorum. Bugün Kuzey Kafkasya’da iyi kötü bir siyasi yapılanma süreci başlamıştır. Biz de bu aktivitenin içinde yer alalım. Ama nasıl? İşte Birleşik Kafkasya Konseyinin amacı bu sorunun bu Nasıl’ın cevabıdır.
Birleşik Kafkasya Konseyi’nin (BKK) Yönetmeliğinde kabul edilen Temel Esaslar aynen aşağıda gösterildiği gibidir:
BKK;
a. TC Devletinin kanunlarına, üniter, demokratik devlet yapısına bağlı ve milli değerlere saygılıdır.
b. İnanç, düşünce, anlatım özgürlüğünü esas alır. Her türlü şiddete karşıdır. Üyelerin şahsi düşünceleri ve siyasi faaliyetleri konseyi bağlamaz.
c. Toplumun potansiyelini tespit eder… Bu birikimin toplum yararına kullanılabilmesi için gerekli organizasyonları oluşturur, girişimlerde bulunur, bu girişimlere süreklilik kazandırır.
d. Topluma hizmette, aynı amaçla kurulmuş bütün kuruluşlarla işbirliği yapılmasını ilke olarak benimser…
e. Geleceğimizin teminatı olan gençliğin, bütün sorunlarının çözümünde gerekli tedbirleri almayı, etkin organizasyonlar oluşturmayı esas alır…
f. Tarihte etkin rol oynamış Kuzey Kafkasyalıların incelenmesini, araştırılmasını, özellikle bilinmeyen yönlerini ortaya koyarak kamuoyunun aydınlatılmasını sağlar…
g. Kuzey Kafkasya kültürünü araştırır ve müşterek kültürü yazılı olarak ifade imkanlarını yaratır. Kuzey Kafkasya’nın demografik yapısı ve nüfus hareketleri ile dışardan Kafkasya’ya yapılacak göçerlerle ilgilenir ve konu ile ilgili görüş belirtir.
h. Toplumda Kuzey Kafkasyalılık ruhu ve mensubiyet duygusu yaratmaya, birlik ve beraberlik şuurunu geliştirerek, işbirliğini güçlendirmeye ve teşebbüs güçlerini harekete geçirmeye gayret gösterir.
ı. Türkiye’deki Kuzey Kafkasyalılar arasında yaratılacak birlik, beraberlik ve dayanışma ruhunu Kuzey Kafkasya’ya da yansıtır…
j. Kuzey Kafkasyalılarla ilişkilerde birini diğerine tercih etmez, eşit davranır. Aralarındaki ihtilaflarda taraf olmaz.
Bu temel esaslar çerçevesinde; nihai hedefin gerçekleştirilmesi maksadıyla konseye kurucu üye ve üye olmayı takiben, sempatizan veya potansiyel üye olarak işbirliğine başladığımız andan itibaren Birleşik Kafkasya’nın teşekkülü ideolojisine bütün benliğimiz, maddi ve manevi gücümüzle çalışmaktan çekinmeyeceğimize namus ve şeref sözü vermeliyiz.
Zira Kuzey Kafkasya Halkları için, insanlık tarihinde yıldızın parladığı anları değerlendirmemiz için hazırlıklı olmalıyız. Bu yıldız; Çarlığın yıkılması ve SB’nin dağılması ile iki defa parlamıştır. Ama yeterli hazırlığımızın olmayışı bunları değerlendirmemizi engellemiştir. Yıldızın bir defa daha parlamayacağını hiç kimse iddia edemez.
Rusya Federasyonu’nun başına nelerin geleceğini bu günden kestirmek belki mümkün olmayabilir ama farz etmek hakkımızı da saklı tutmamızda yarar olacağını düşünüyoruz. (Kısaltılmıştır)

*E. Kur. Alb.

Sunuş

Değerli okuyucular,
Daha önceki sayımızda bültenimizi değişik bir içerik ve formda hazırlayarak tescilli bir dergi haline getireceğimizi duyurmuştuk. Süratle değişen ekonomik koşullar da zorladığından derginin maliyetine sayın okuyucularımızın katkıda bulunmaları yönünde karar aldık. Bu kararımıza sizlerin de katılacağınızı umuyoruz.
Konseyin değerli kurucu üyesi, değişmeyen ve beğeni ile okunan yazarımız, sevgili Osman Çelik’i kaybetmek tüm Kafkas camiasını derin bir üzüntüye soktu. Osman Çelik’in üzüntüsünü yaşarken Türkiye, savaşın eşiğine geldi.
Kafkasya’da da dikkatle izlenmesi gereken olaylar yaşandı. Abhazya’da, Abhazya Cumhuriyeti Milli Meclisi 18 Mart 2003 tarihinde aldığı bir kararla Abhazya- Rusya münasebetlerinin hukuki bir zemine oturtulması ve dolayısıyla Rusya’nın Abhazya’ya sahip çıkmasının hukuki temeli oluşturulmuş oldu.
Çeçenistan’da Rusya’nın zoru ile şaibeli bir anayasa referandumu yapıldı.
Diğer Kafkas Cumhuriyetlerinde Irak’a ABD’nin müdahalesini kınayan savaş karşıtı gösteriler yapıldı.
En önemlisi, Birleşik Kafkasya Federasyonu’nun anlamlı bir tarihte (11 Mayıs) gerçekleştirilmesi için yapılan çalışmalar sürdürülmektedir.
Federasyon Tüzük taslağı hazırlanmış, muhtemel kurucu derneklerin onayına sunulmuş ve son koordinasyon toplantısının 3 Mayıs 2003 tarihinde yapılabilmesi için bir çalışma takvimi hazırlanmıştır. Kurucu Derneklerin Genel Kurullarını gerçekleştirip kuruluş hazırlıkları sonuçlandığı takdirde “11 Mayıs” Federasyonun kuruluş tarihi olarak benimsenmiştir. Fakat bazı katılımcı derneklerin genel kurullarını yapamamış olmaları nedeniyle kuruluşun ileri bir tarihe sarkması muhtemeldir.
Dergimizin giriş bölümünde, Federasyonun kabul edilen Tüzük Taslağı, sayın okuyucularımızın ve diğer Kafkas kuruluşlarının bilgilerine sunulmuştur.

Birleşik Kafkasya Konseyi

***

 

Önceki İçerik“İşgali Durdur”
Sonraki İçerikOnur Air’in Nalçik seferleri başladı
Yaşar Güven
1958’de, Düzce Köprübaşı Ömer Efendi Köyü’nde doğdu. 1980 yılında İTÜ Gemi İnşaat ve Deniz Bilimleri Fakültesi’nden mezun oldu. Üyesi olduğu Gemi Mühendisleri Odası’nın (GMO) 50. yıl ve İstanbul Kafkas Kültür Derneği’nin (İKKD) 60. yıl Andaç çalışmalarının editörlüğünü yaptı. Her iki kurumun yönetim kurullarında görev aldı. Kurucusu olduğu firmada iş yaşamı devam ediyor. 2005 yılı aralık ayında yayın hayatına başlayan Jıneps gazetesinin kurulduğu tarihten itibaren yayın kurulu üyesi.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz