50 yıl sonra tekrar ay

0
1784

Aya insanoğlunun ilk ayak basışının 50. yıldönümünü kutladığımız bu yıl aynı zamanda NASA’da insanlı ay yolculuğu projelerinin tekrar gündeme geldiği bir döneme denk geliyor. Apollo 11’in astronotu Neil Armstrong’un 20 Temmuz 1969’da ay yüzeyine attığı o ilk tarihi adım bugün hala tüm insanlı uzay yolculuklarının ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Armstrong’un Houston’a gönderdiği ilk mesajda dediği gibi “bir adam için küçük, insanlık için dev bir adim” olan bu tarihi anı biz NASA çalışanları ve uzay bilimine gönül veren herkes çeşitli etkinliklerle yıl boyunca kutlamaya devam edecek.

Aradan geçen 50 yıl sonra insanoğlunun uzay yolculuğu macerasında bugün neredeyiz? 70’li yıllarda altı kez ulaşılmış ve uzun yıllar NASA’nın ana gündemi pek olmayan ay yolculuğu bugün derin uzay yolculuklarının bir nevi giriş kapısı olarak tekrar birçok projeyle gündemde. Özellikle Mars yolculuğunun ilk adımlarından en önemlisi ay yörüngesinde üs görevi görecek bir istasyon kurmak ve derin uzayla ilgili birçok araştırma ve deneyi bu istasyonda gerçekleştirmek.

Gateway adı verilen bu istasyonun güneş enerjisiyle çalışan bir iletişim merkezi, kısa süreli yerleşim modülü ve astronotların Mars yolculuğu öncesi çalışmalar yaptığı bir uzay laboratuvarı olması planlanmakta. Mars’a taşınması gereken birçok enerji kaynağının direk olarak bu istasyonda üretilmesi hatta asteroit ve ay yüzeyinden elde edilebilecek kaynakların Mars yolculuğu için bu istasyonda proses edilmesi düşünülmekte.

İşte tüm bu ufkumuzu açan yeni ay projeleri bizlere küçük uydumuzun insanlığa daha çok hizmeti olacağını göstermekte. Gateway projesi uluslararası ortaklıklara dayalı bir proje olacak ve uzay yarışında birçok uluslararası kuruma araştırma imkânı verecek. Türkiye uzay sanayi bu yarışın neresinde olacak, aktif olarak bu araştırmalara katkı sağlamayı bir misyon olarak görecek mi? Umuyoruz, bekliyoruz. Her ne kadar uzaya yolculuk ilk önce hayal etmekle başlasa da, biz ülke olarak artık bu hayali gerçeğe dönüştürecek politikalar geliştirmek zorundayız.

Önceki İçerikDÖNÜŞ VE DİASPORA-ANAVATAN İLİŞKİLERİ KONFERANSI
Sonraki İçerik20.07.2015 Suruç
Sırrı Oğuz
1966 yılında Sinop’ta doğdu. 1987 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi’nden mezun olduktan sonra ABD’de Ohio State University’den uçak mühendisliği ve University of California’dan uzay mühendisliği mastırları aldı. 1994-2008 yılları arasında uçak ve uzay sistemlerinde kullanılan piroteknik malzemeler ve pilot fırlatma koltukları konusunda proje ve dizayn mühendisi olarak çalıştı. 2008’den beri NASA Johnson Uzay Merkezi’nde insanlı uzay aracı piroteknik sistemler yöneticisi olarak çalışmaktadır.