Yirmi ülke, yirmi öğrenci

0
1107

Geçen yıl bu zamanlardı. Eğitim hayatımın çoğunu geçirdiğim Bandırma’ya gitmiştim. Bandırma 17 Eylül Üniversitesi ve Yunus Emre Enstitüsü işbirliğinde, 16 Temmuz-12 Ağustos 2018 tarihleri arasında gerçekleştirilen “Türkçe Yaz Okulu 2018” programına, 20 ülkeden 20 ayrı öğrenci katılmıştı. Bandırma’daki etkinlikler çerçevesinde misafir öğrenciler, 02 Ağustos 2018 akşamı, Bandırma Kuzey Kafkasya Kültür Derneği’ni ziyarete gelmişlerdi. Sağ olsunlar kadınlarımız, her zaman olduğu gibi başta p’aste – şıpsı ve halıju olmak üzere mahalli ve milli yemeklerimizi hazırlamışlardı.

Bilirsiniz Adige (Çerkes) düğünleri sadece evlilik törenlerinden sonra yapılmaz. Cegu her hayırlı işten sonra yapılır. Cegu sadece eğlence olmaktan çok işin hayırla bittiğinin ilanıdır; mutluluk coşkusudur. Hal böyle olunca da yirmi ülkenin yirmi öğrencisi de halk oyunlarımızı büyük bir beğeni ve büyük bir coşkuyla izlemiş ve her bir öğrenci yetenekleri oranında, oyunlarımızı oynamışlardı. Program öncesinde İngilizce öğretmenimiz Nadide Yaşar Acar, misafirlerimize kısaca Çerkes kültürüyle ilgili açıklayıcı bilgilerde bulunmuş ve ben de naçizane Nart Destanları hakkında katkı sağlamıştım. Kültürümüzün, bir kişiyle olsa bile yirmi ayrı ülkeye ulaşacak olması benim için son derece önemlidir. Sizlerin de benimle aynı duyguları paylaştığınızı sanıyorum.

Programın sonunda öğrenciler, kültürümüzle ilgili duygu ve düşüncelerini yazıya geçirmişlerdi. Kültürümüzün tanıtılması açısından ne kadar önemli olduğunu, bu yazıda sunmuş olduğum sevgili misafir öğrencilerin görüşlerini okuduğunuz zaman fark edeceksiniz. Video görüntülerini sosyal medyadan yayımlamıştık. Yazılar aslına bağlı kalınarak aktarılmıştır. Ancak sağ altta, metnin altındaki öğrenci isimleri ve ülke isimleri sahiplerinin net anlaşılması adına tarafımızdan eklenmiştir. Geri kalan kısımda metnin aslına ve çeviriye bağı kalınmıştır. Çevirisini yapamadığımız üç yazı orijinal haliyle resimleri çekilerek eklenmiştir. Bu aynı zamanda inandırıcılığa bir katkı sağlamıştır diye düşünüyorum. Ancak buradaki çeviri eksikliğinden dolayı özür diliyorum. Bir öğrenci muhtemeldir ki o gün katılamadı. Yirmi öğrenci olmalarına rağmen elimizde on dokuz mektup var. En çok Çerkeslerin olmak üzere tüm okuyucularımın ilgisine sunuyorum. Umuyorum ki kendimizi yeniden çek etmemize de vesile olur.