Unutmadın, unutmayacağız!

0
579

1980 darbesinin hemen ardından gözaltında zorla kaybedilen oğlu Hayrettin Eren’in akıbeti için 39 yıldır mücadele eden Cumartesi Anneleri’nden Elmas Eren hayatını kaybetti.
12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından 21 Kasım’da İstanbul’daki Haşim İşcan Geçidi’nde gözaltına alınan ve zorla kaybedilen Hayrettin Eren’in annesi olan Eren, Cumartesi Anneleri ile birlikte mücadele yürütüyordu.
Elmas Eren’in ölümüne ilişkin Cumartesi Anneleri’nin Twitter hesabından yapılan paylaşımda, “Çiçeklerle donatacağı bir mezar peşinde 39 yıl tüketen mücadele arkadaşımız, 12 Eylül kayıplarımızdan Hayrettin Eren’in annesi Elmas Eren’i kaybettik” denildi. Cumartesi Annesi Elmas Eren, Avcılar Ambarlı Hacı Osmanağa Camii’nden son yolculuğuna uğurlandı.
Cenazeye Cumartesi Anneleri/İnsanları, CHP’li vekiller Sezgin Tanrıkulu, Ali Şeker, Turan Aydoğan, Utku Çakırözer, eski vekil İlhan Cihaner HDP Milletvekilleri Ahmet Şık, Filiz Kerestecioğlu, Oya Ersoy, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP’li Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, Prof. Dr. Tayfun Atay ile çok sayıda gazeteci ve sivil toplum kurumu temsilcisi katıldı.

“Devletten alacaklı ayrıldı anamız”

Gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır’ın ağabeyi Mikail Kırbayır, şunları söyledi:
“Belirsizliği belirliye çevirmek için sevgili annemiz 39 yıl boyunca durmadan, yorulmadan, elinde sevgili Hayrettin’in fotoğrafı ile dağlara, taşlara, kuşlara sordu. Devletten alacaklı olarak aramızdan ayrıldı anamız. Annelerimizi acıları birleştirmişti.”

“İnsan hakları mücadelesi, Elmas Annesi’ni kaybetti”

Elmas Eren’in oğlu, DİSK Basın-İş Genel Başkanı gazeteci Faruk Eren, “Oğullarımız kızlarımız büyüklerini kaybetti. Bir anne ne kadar iyi bir anne olabilirse o kadar iyi bir anneydi bizim için. Ama biz sadece annemizi kaybetmedik. Hepiniz biliyorsunuzdur o, 12 Eylül öncesi büyük acılar çekti. Sonrasında, hep evlat acısı yaşadı. İşkenceye götürüldü, toplama kampları önlerinde, cezaevi önlerinde büyük bir mücadele başlattı annelerimiz. Daha önce aramızdan giden Didar abla gibi Leman Fırtına gibi. İşte o mücadele, İnsan Hakları Derneği’ni ve TAYAD’ı doğurdu. Daha sonra diğer Cumartesi Anneleri ile birlikte her hafta Galatarasay’daydı. Türkiye’de demokrasi ve insan hakları mücadelesi, Elmas Annesi’ni kaybetti. Hepimizin başı sağ olsun” dedi.
Konuşmaların ardından Elmas Eren’in cenazesi, alkışlar ve “Unutmadın, unutmayacağız”, “Kaybedenler kaybedecek” sloganlarıyla cenaze aracına alındı ve defnedilmek üzere alkış ve sloganlar eşliğinde Küçükçekmece Yeni Mezarlığı’na götürüldü.

***

39 yıllık mücadele

Hayrettin Eren, 12 Eylül darbesinden 1 ay 9 gün sonra 21 Kasım 1980’de arkadaşı Ahmet Öztürk ile buluşmaya gittiği İstanbul Saraçhane’de gözaltına alındı.
Karagümrük Karakolu’na oğlunu soran anne Elmas Eren, gözaltı kayıt defterinde oğlunun adını gördü. Karakoldakiler Hayrettin Eren’i Gayrettepe’deki Siyasi Şube’de gördüklerini söylediler.
Şube’ye giden annesi, oğlunun gözaltına alınırken kullandığı, babasına ait 34 F 6798 plakalı Murat 124 marka otomobili Siyasi Şube’nin bahçesinde gördü; buna rağmen “gözaltında böyle biri yok” yanıtı aldı.
Aynı operasyonda gözaltına alınan Ahmet Öztürk, Ahmet Ok, Şaban Arslan, Turgut Karataş ve Fevzi Rakıcı da Hayrettin Eren’in yakalanma ve sorgulanma sürecine tanıklık ettiler.
Ahmet Öztürk, “Tanığım; onu hem karakolda hem de Siyasi Şube’de gördüm” dedi.
Eren Ailesi’nin ve İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) sürdürdüğü hukuk mücadelesine rağmen devlet, etkin soruşturma yükümlülüğünü yerine getirmedi.
Takipsizlik ve zaman aşımı kararlarıyla kapatılmak istenen dosya, tüm hukuki yollar tükenince 2014 yılında Anayasa Mahkemesi’ne taşındı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz