Dağıstan’daki Çeçenler: Akkinler

0
753

Akkinler, Kuzey Kafkasya nüfusu arasında kaderleri en trajik halklardan biri olan Çeçenlerin alt-etnosudur. Akkin Çeçenleri, tarihsel vatanlarını kendi arzuları ya da başkalarının zoruyla birkaç kez terk etmek zorunda kaldılar. Buna rağmen, ulusal kimliklerini ve atalarının kahramanlıklarla dolu hatıralarını korudular.

Akkinlerin sayısı kesin olarak bilinmiyor, 2002 nüfus sayımında birçok Akkin kendini Çeçen olarak tanımladı. 218 kişi kendilerini resmi olarak Akkins olarak tanımlarken, 1963’te yaklaşık 28 bin kişilik bir nüfus vardı.

Akkinler, Çeçen dilinin Akkin lehçesini konuşur. Nakh dillerinin bazı araştırmacıları, bağımsız bir Akkin dilinin varlığını kabul ediyordu. Bir grup biliminsanı ise Akkin lehçesinin Çeçen ve İnguş dilleri arasında ara konumda olduğunu ve yapısında Vainakh dillerinin eski biçimlerinin korunduğunu belirtiyordu. Şimdi ise İnguş diliyle belirgin yakınlık izlerini koruyan, Çeçen dilinin daha uzak lehçelerinden biri olarak kabul ediliyor. Akkin lehçesi, Kumuk ve az da olsa Nogay dillerinin etkisi altında kalarak kelime hazinesi ve fonetik bağlamında belirli değişikliklere uğramıştır.

Dağıstan Akkinleri, Çeçenya’da daha sonraları Hasavyurt bölgesinin bir parçası haline gelen Tersko-Sulak havzasında Aukh yerleşimini kuran Akkiy topluluğunun soyundandır.

Dağıstan Çeçenlerine “Aukh”lar da denmektedir: Araştırmacıların bir kısmı bu ismin Kumuk yerleşim isimlerinden türetildiğine, bir kısmı da kelimenin kadim Nakh dillerinden geldiğine inanmaktadır.

Dağıstan’daki Akkin Çeçenleri, iki farklı iklim bölgesinde yaşıyor: Kafkas Sıradağları’nın kuzey yamaçlarının etekleri (Novolakski ve Kazbekovski bölgeleri) ile Kumuk Ovası’nın güneybatı kısmı (Hasavyurt ve Baba-Yurt bölgeleri).

Leninaul

Uşara-Murza

16. yüzyıla ait Rus belgelerinde Nakh halkının (büyük olasılıkla Akkinlerin) askeri-politik lideri Şeyh-Murza Okotsky’den (Aukhotsky) bahsedilmektedir, Akkinlerin eski lideri Uşara-Murza Aukhotsky’nin oğludur. Terek şehrinde Akotskaya (Aukh toprakları) yerleşiminin ortaya çıkmasıyla birlikte Aukhlar, diğer Kuzey Kafkas halklarıyla birlikte özellikle Astrahan ve Moskova gibi şehirler aracılığıyla tüm Rusya genelinde alışveriş ilişkilerinin içine çekilmeye başlar.

Muhtemelen, Aukhların liderleri ile Rus devleti arasındaki ilk temas ve işbirliğinin temeli, Şeyh-Murza’nın babası Uşara-Murza tarafından atılmıştı. Uşara-Murza, Çar IV. İvan (Korkunç İvan) tarafından Terek Vadisi’nde müstahkem mevkiler oluşturulmaya başladığı dönemde Rus yetkililerle işbirlikçi ilişkiler kurdu. 1567’de Ruslar, Terek ile Sunja nehirlerinin birleştiği yerde (Terki-Terek kasabası) ilk kalelerini inşa etti.

Aukhovsky Bölgesi 1943’te kuruldu

Akki-Lam’daki (Dağlık Akki) Akkinlerin kökeni hakkındaki en eski sözlü tarih versiyonu, araştırmacı Bashir Dalgat’ın “Terskiye Vedomosti” gazetesinde 1870 yılında yayımlanan bir Çeçen hikâyesinden alıntı yaptığı “Çeçenlerin İlkel Dini” adlı ünlü eserinde verilmektedir:

“Yaşlı Çeçenler, Bashlam Dağı yönünde nehirlerin aktığı dağlar olduğunu söylüyor: Assa, Fortanga ve Geha nehirleri. İşte o dağlarda dağlı Hıristiyanlarla birlikte Akkiler yaşardı. Orası diğer Çeçen aileler gibi bizim beşiğimiz. Dağ Hıristiyanlarının arazi yetersizliği yüzünden yuvalarını terk edip gitmesinin ardından on dört nesil geçti. Nakh aileler o zamanlar domuz eti yiyorlardı, yani Hıristiyanlardı. Bu efsaneye göre, dağlardaki Çeçenler 400-500 yıl önce Hıristiyandı.”

Akkinlerin kendi efsanelerinden de anlaşılacağı gibi, ataları 16. yüzyılın sonlarıyla 17. yüzyılın başlarında sosyoekonomik, demografik ve başka (Gürcülerle savaş) nedenlerden dolayı Dağlık Akki’deki yaşam alanlarını terk etmek zorunda kaldı, doğuya doğru hareket ederek nehir vadileri boyunca yerleştiler. Yerleşimlerini Yamansu’da oluşturdular.

Akkinlerin yerleştiği Aksay ve Aktaş havzalarının yerleşim adlarına bakıldığında, Akkinlerden önce o bölgede Kumukların yaşadığı anlaşılıyor. 18.-19. yüzyılın başlarındaki yazılı kaynaklar da Akkinlerin kendilerini korumaları altına alan Endirey Kumukları prenslerine ait topraklara yerleştiklerini doğrulamaktadır.

Aukh topluluğu, çeşitli Vaynakh teiplerinden oluşuyordu.

Pkharchkhoy (Пхарчхой) teipine dahil olan Akkinler 2 köy kurdu: Shircha-Aukh (bugünkü Kalininaul) ve Aktaş-Aukh (bugünkü Leninaul).

Şeçoy (Щечой-Karabulak) teipine dahil olanlar ise Şeçoy Köyü’nü (Kişen-Aukh, bugünkü Chapaevo) kurdu. Doğu Çeçenlerinin tanımına göre Hasavyurt Akkinleri, Şeçoy teipi kökenlidir.

Çeçenya’daki Çeçenlerin Aukh bölgesine yerleşimleri 19. yüzyıla kadar sürdü. Aukh köylerinde Kumuk ve Avarlar da yaşıyordu.

Aukhlar, 1840 yılına kadar Endirey prenslerine bağlı olarak yaşadılar. Ulusal özgürlük mücadelesi başlayınca, İmam Şamil (Şeyh Şamil) kendilerine katılmaları karşılığında onları vergilerden muaf tuttu.

1841’de çarlık birliklerinin Aukh’a yaptığı saldırıda yaklaşık 250 aile yok edildi, yani Aukh toplumunun yarısı…

Aukh ve diğer Çeçen köylerinin sakinlerinin bir kısmı, 1867 ve 1877 ayaklanmalarına katıldıkları için Kumuk (Hasavyurt) bölgesindeki ova köylerine yerleştirildi.

1860 yılında, Dağıstan ve Terek bölgelerinin oluşumundan sonra Aukh topluluğu, 1921’de “Dağ Cumhuriyeti” olarak yeniden adlandırılan Terek bölgesinde Kumuk’un (Hasavyurt) bir parçası oldu.

Aukhların ulusal bir bölge oluşturma talepleri sonucunda, 5 Ekim 1943 tarihinde merkezi Yarıksu-Aukh Köyü olmak üzere Aukhovsky Bölgesi’ni oluşturma kararı alındı.

23 Şubat 1944’te Çeçen-İnguş Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ve Dağıstan Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti dahil komşu bölgelerde yaşayan tüm Çeçenler ve İnguşlar, Kazakistan ve Kırgızistan’ın çeşitli bölgelerine sürüldü.

Aukhovsky Bölgesi, 7 Haziran 1944’te Novolaksky olarak yeniden adlandırıldı ve tüm yerleşim yerlerinin isimleri değiştirildi. Çeçenlerin boşalttığı köylere Avarlar ve Kumuklar zorla yerleştirildi.

9 Ocak 1957 tarihli “Çeçen-İnguş Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin Restorasyonu Hakkında” başlıklı kararnamenin Dağıstan’da da yayımlanmasının ardından 28 binden fazla Çeçen geri döndü. 1944 yılında Hasavyurt bölgesindeki Çeçen köylerine yerleştirilen Kumuklar, resmi kararları beklemeden masrafları kendileri karşılayarak eski köylerine dönmeyi tercih etti.


Dağıstan Novolaksky Bölgesi’nde (eski adıyla Yarıksu-Aukh Köyü) 19 Şubat 1989’da açılışı yapılan “Stalinizm Kurbanı Çeçenler – Akkinler Anıtı” (Çeçence: Сталинизмо бехкбоцуш хlаллак бинчу вайнахана – Stalinizmo bexkbocuş hallak binçu vaynaxana) iki büyük taştan oluşuyor.
Küçük olan taş ölümü, gökyüzüne doğru yükselen büyük taş ise yaşamı simgeliyor. Ölümden yaşama uzanan 13 basamak ise anavatandan uzakta aşağılanarak geçen 13 yılı (1944-1957) ifade ediyor.


Geçim kaynakları

Dağıstan Çeçenlerinin geleneksel geçim kaynağı tarımdı (arpa, buğday, mısır, tütün). Yanı sıra hayvancılık yapıyorlardı (manda, boğa, inek ve koyun yetiştiriciliği).

Kumukların etkisi altında kalan Dağıstan Çeçenleri arasında soğan, fasulye, biber, kabak, karpuz ekimi yapanlar da vardı.

Çeçenlerin büyükbaş hayvan yetiştiriciliği hem et hem de süt içindi. Çeçenler arasında at yetiştiriciliği ikincil bir rol oynadı, atları sevdiler ve esas olarak binicilik ve tahıl harmanlamak için kullandılar.

El sanatları, Çeçenlerin ekonomisinde önemli bir rol oynadı. Çerkeskaların, başlıkların ve diğer giysilerin dikiminde Çeçenlerin dokuduğu kumaşlar oldukça popülerdi. Silah üretimi gelişmişti.

Anekdotlar

Vaynakhlar arasında şakalaşmak ve birbirleriyle dalga geçmek alışılagelmiş bir durumdu. Umalat Laudaev’in 1872’de yayımlanan “Çeçen Kabilesi” kitapçığında Akkinlerin espri anlayışını gösteren anekdotlar yer almıştır. Bunlardan biri şöyledir: “Tarlada gezinen Aukhlar bir çukur görür. İçlerinden biri çukurda tilki olduğunu düşünerek kafasını içine sokar. Ne yazık ki, çukurda tilki değil bir ayı vardır ve Aukhu görür görmez kafasını büküp koparır. Arkadaşlarını ayaklarından tutup çukurdan çeken diğer Aukhlar daha önce kafasının olup olmadığını birbirlerine sorarlar ama işin içinden çıkamazlar.

Köyden eşini çağırırlar ve ona kocasının kafasının olup olmadığını sorarlar. Kadın, ‘İtiraf etmeliyim ki kafası olup olmadığının farkında değilim ama onun için her yıl yeni bir kalpak diktiğimden eminim’ diye cevaplar.”

 

Ünlü Akkinler

Hanpaşa Nuradilov (6 Temmuz 1922-12 Eylül 1942): Sovyetler Birliği Kahramanı,

İmam Alimsultanov (22 Haziran 1957-10 Kasım 1996): Müzisyen,

Artur Beterbiyev (21 Ocak 1985): Dünya ve Avrupa şampiyonu boksör,

Buvaysar Saytiyev (11 Mart 1975): Serbest stilde 3 olimpiyat, 6 dünya ve 6 Avrupa şampiyonluğu kazanan güreşçi,

Camal Otarsultanov (14 Nisan 1987): Olimpiyat şampiyonu güreşçi.

 

(checheninfo.ru – Kısaltılmıştır)

 

Çeviri: Serap Canbek

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz