Ülkemizin ve camiamızın yoğun gündemi arasında yüzümüzü güldüren haberlerin mutlaka kayda geçmesini önemsiyoruz. TC Kültür ve Turizm Bakanlığı’na yapılan başvuruları geçtiğimiz günlerde sonuçlanan Esen Bal ve Şeneser Tokmak’ı Jineps ailesi olarak kutluyoruz.
Kendilerine şunları sorduk: “Geleneksel El Sanatları sanatçısı kartınıza kavuştunuz. Böylece; Kültür Bakanlığı tarafından ÇERKES DIŞE YIDAĞE sanatçısı olarak kimlik sahibi olan üç sanatçımız oldu sanıyorum. Hangi tarihte başvurmuştunuz? Süreçte karşılaştığınız zorluklar oldu mu? Kültür Bakanlığı nezdinde kültürümüz adına yapılabilecek başka çalışmalar da olabilir mi? Bu yolda devam etmek isteyenlere önerileriniz var mı? Nelere dikkat edilmesi gerekir?
Son olarak; mutlaka gururla taşınacak bir kimlik bu. Kimlik size ulaştığında neler düşündüğünüzü, hissettiğinizi bizimle paylaşır mısınız?”
Cevapladıkları için teşekkür ediyoruz.
Esen Bal
“Dışe yıdağe” işleme sanatımızın UNESCO’nun Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) Türkiye ulusal envanteri listesine alınması için Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAFFED) bünyesinde oluşturulan Çerkes El Sanatları Çalışma Grubu içinde alınan karar ve KAFFED Yönetim Kurulu onayından sonra 2021 yılı mart ayında büyüğüm, hocam Melekhan Atalay ve değerli arkadaşım Şeneser Tokmak’la birlikte dosyalarımızı ayrı ayrı hazırlamaya başladık.
Yazdığımız her kelimenin sorumluluğunun bilincinde hareket etmeye özen gösterdik. Dosya içeriği, Kültür Bakanlığı’nın yayımladığı forma uygun formatta dışe yıdağe sanatının tanımı, coğrafi konumu, sosyal ve kültürel işlevi, gelecek kuşaklara aktarılması yöntemi, korunarak yaşatılmasına ilişkin önerilerden ve bilgilerden oluştu. Ayrıca geleneksel yöntemlerle oluşturduğumuz 5 ayrı ürüne ait yapım aşamalarının fotoğraf ve video çekimleri ile tamamlanmış ürün fotoğrafları dosyaya ilave edildi. Kültür Bakanlığı’nca hazırlanan dosya formatı bu sanatı geleneksel yöntemlerle öğrendiğimiz, uygulayabildiğimiz ve öğretebilecek yetkinlikte olduğumuzu ölçmeye yönelik hazırlanmıştı.
24 Kasım 2022 tarihinde bir jüri tarafından mülakata alınarak dışe yıdağe tekniğinin Çerkes işleme sanatı olduğunu, coğrafi konumunun Kuzey Kafkasya olduğunu, “dentlek” ve “denleç”lerin yardımcı teknik olarak kullanıldığını, bu tekniklerin ne yazık ki kazaziye adında ticarileştirildiğini, kaynağının Çerkes süsleme sanatı olduğunu anlatarak dosyalarımızı savunduk. 14.12.2022 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı internet sitesinde yayımlanan listede somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı sim sırma Çerkes dışe yıdağe sanatçısı olarak ilan edildik. Bir buçuk ayda geleneksel usulde 15 ürün planlayıp yetiştirmek ve aşama aşama kayıt altına almanın çok kolay olmadığını söyleyebilirim. Yaptığım işin gerekliliğine olan inancım ve ailemin bu inanca duyduğu saygı ve destekten güç aldığımı belirtebilirim.
Uzun yıllar Şamil Eğitim ve Kültür Vakfı’nda, Kayseri Kafkas Kültür Derneği’nde, Ankara Çerkes Derneği’nde, İstanbul Kafkas Kültür Derneği’nde açılan Çerkes el sanatları kursları ulusal el sanatlarımızın canlanmasına büyük katkı sağlamıştır. Bugün elde ettiğimiz somut kazanım o kursları açan ve yürüten öğretmenlerimizin ve kurslara devam eden kadınlarımızın katkılarıyla şekillenmeye başlamıştır. Kurumlarımızda açılan kurslar ve sergiler pek çok kadınımızın el sanatlarımızı öğrenme arzusunu giderdi ve yaşatmak sorumluluğunu pekiştirdi. Ancak oldukça zahmetli üretim aşamaları için emek, zaman ve bütçe ayırabilmenin günümüz koşullarında kurslara devam edenleri zorlamaya başladığını gözlemliyorum. Bu nedenle kursların aynı heyecan ve üretkenlikte devam edemeyeceğini düşünüyorum.
Küçük gruplarla da olsa derneklerimizde kurslar mutlaka devam etmeli ayrıca değişik bölgelerde eğitimlerin verilebilmesi için eğitici eğitimleri planlanıp uygulanmalı ki teknikler ve motifler aslına uygun şekilde uygulanarak dejenerasyonun önüne geçilebilsin.
Biz sadece dışe yıdağe sanatını bir resmi kurum nezdinde onaylatabildik. Daha pek çok unsurumuz için bu çalışmaların yapılması gerekiyor. Kurslarda eğiticilik yapan arkadaşlarımızın bu konuda sorumluluk almasını arzu ederim.
Bundan sonra Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı mesleki eğitim okullarında, mesleki eğitim veren fakültelerde dışe yıdağenin müfredat programına alınmasına yönelik çalışmalar yapılmalı, tekniklerimizin işlem basamaklarının yazılması, modül programların yazılması için de komisyonlar oluşturulmalı ve mutlaka makale, dergi kitap ve benzeri yazılı başvuru kaynakları oluşturmaya yönelmeliyiz.
9 Şubat 2023’te sanatçı tanıtım kartım elime ulaştı. O günlerde hepimiz büyük depremin acısını yaşıyorduk. Öncelik o bölge insanına yardım etmekti. Bu nedenle bu heyecanımızı duyurmayı erteledik. Ben bu karta sahip olmanın gururunu yaşarken bana çok büyük bir sorumluluk yüklediğinin de farkındayım. Yaklaşık 10 yıllık bilgi birikimi, sürekli üretim, eğitim ve araştırma sonucu bu karta sahip oldum. Kimliğimi oluşturan tüm kartlardan daha fazla misyon yüklediğini düşünüyorum. Amacım, bildiklerimi, öğrendiklerimi öğretebilecek eğitim ortamlarını yaratabilmek, aynı zamanda bıkmadan öğrenmeye, üretmeye devam etmek. Kendi camiamızın dışındaki çevrelere tanıtım yapabilecek organizasyonlarda yer almaya çalışmak, bir yüksek lisans tezi yazılmasını sağlamak hedeflerim arasında.
Çerkes el sanatlarına gönül verenlerin geleceğe miras bırakmak bilinciyle hareket etmelerini tavsiye ederim. Evlerimizde gelecek nesillere bırakabileceğimiz otantik özelliği olan Çerkes kültürüne ait (kamçı, şarhon, yumurta süsleme, yelpaze, duvar cepleri vb.) nesnelere sahip olmalarını, hatta bunları üretebilecek bilgi ve beceriyi kazanmalarını, aile yadigârı ürünleri özenle korumalarını, tekniklerimizi doğru öğrenip uygulayabilmeye önem vermelerini isterim.
Duygu, düşünce ve planlarımızı ifade etme şansı veren Jineps ailesine teşekkür ederim.
Şeneser Tokmak
Başvuru süreci Esen Bal arkadaşımın ifade ettiği gibi yürütüldü. Öncelikli olarak dışe yıdağe ve Melekhan Atalay’ın söyleşisinde ifade ettiği diğer geleneksel unsurlarla birlikte başvuru yapıldı. Pandemi koşulları, kurulların toplanamaması sürecin uzamasına neden oldu maalesef.
Diğer geleneksel el sanatları çalışmalarını yürüten başvuru sahiplerine kıyasla bizim yolumuz biraz daha uzun ve zorlu oldu. Bu alanda yapılan ilk başvuru olması, hiç tanınmayan bir işleme tekniğinin tanıtılması, kendine has özelliklerinin geleneksel boyutu ile anlatılması, alanında uzman kişilerce kabul görmesinin sağlanması işin en heyecan verici kısmı oldu bizim için.
Çerkes halkı savaşlar, sürgün ve sonrasında yaşama ve var olma çabası verdiği diasporalarda etnografik değere sahip pek çok eserini yitirmiştir. Etnik kültürüne sahip çıkma konusundaki bilinç eksikliği, günün koşulları, maddi imkânsızlıklar da bu kayıplara neden olmuştur maalesef.
Bütün bu olumsuzluklara rağmen yaşanılan yerlerde vakıflar, dernekler kurarak kültürel varlığın korunması adına çalışmalar da yürütülmüştür. Şimdilerde dernek ve kişisel girişimlerle açılan müzeler de sevindirici gelişmeler. Toplumsal hafızanın, kültürel varlıkların korunması açısından oldukça önemli. Sayı ve kapsamları artsın diliyorum. Konumuz özelinde ise derneklerimizde el sanatlarımızı bilen kadınlarımızın öğretme konusundaki üstün gayretleri ve dernek yönetimlerinin bilinçli yaklaşımları sayesinde başlatılan kurslarla önemli bir farkındalık yakalanmış, bugünkü çalışmalara temel oluşturulmuştur. Meslektaşlarım, büyüğüm Melekhan Atalay ve Esen Bal ile birlikte mesleki teknik eğitim öğretmenleri olarak biz de bu devam eden sürece bir önemli halka daha eklemiş olduk.
-Çerkes at koşum takımları, eyeri (vane)
-Çerkes kaması, kılıcı, gümüş ve savat işçiliği
-Kamçı
-Çerkes yemekleri
gibi pek çok alanda başvuru yapılabilir.
Somut olmayan kültürel miras olarak kabul edilmesi için hazırlanacak dosyaların; unsurun tarihi ve geleneksel yönleri ile anlatılır nitelikte olması açısından ayrıntılı çalışma yapılmasını gerektiriyor. Burada paylaşılan bilgilerin kayda doğru geçmesi, üzerinde titizlikle durulması gereken bir konu. Bu bölüm bizlerin özellikle çok detaylı olarak üzerinde durduğumuz bölüm oldu.
Somut olmayan kültürel miras taşıyıcıları – sanatçı kartı için süreç; kişisel bilgiler, geleneksel biçim ve yöntemlerle üretilmiş ürünlerin hazırlanması, üretim tekniklerinin ve süreçlerinin görsellerinin hazırlanması, ön incelemeden geçmesi halinde, kurula sunumu, sonrası kurulun değerlendirme süreci ile tamamlanmaktadır.
Bu yükümlülüğü yerine getirebilmek için hepimizin içinde yaşadığımız toplumlara kendimizi, değerlerimizi anlatmamız, tanıtmamız, hatta dünyaya tanıtmamız gerekli.
Son olarak kimlik kartları ulaştığındaki duygumu şöyle ifade edebilirim; orada yazan ÇERKES – DIŞE YIDAĞE tanımı her şeyin önünde idi. Sevinç, mutluluk yanı sıra huzur. Kazaziye adıyla patenti alınan “denleç”lerin akıbetine uğramaması için itinayla korunan “dışe yıdağe” işleme, süsleme tekniğimizin kendi adıyla gün yüzüne çıkmış olmasının sevinci, ÖZGÜRLÜK.
Türkiye diasporasının sesi Jineps gazetesine konu ile ilgili hassasiyeti için teşekkür ediyorum.