“Her bir ilmeğe bir harf düşse, kaç makara iple anlatılır dünya
Her düğümüne bir isim verse giden, kalan nasıl unutur gideni
Kalanlar nasıl unutur;
o zamanlar hasat vakti nasıl bir sarının aldığını gökyüzünü.
Nasıl unutur o gökyüzünü altın tellerle işleyenin bir kuş gibi göğe imrendiğini
Nasıl sevdiğini
Nasıl özlediğini nasıl unutur
Nasıl gittiğini
Hangi dağın eteğinde hangi kahramanın mezarı durur
Hangi kıpırtısız göllerde su içer altın kanatlı Raşlar
Hangi gümüşlü gecede ışıklı yüzünü otlara gömdü Adiyuf
Beyaz avcuna beyaz ipler dökülen güvercin nefesli bir masalcı anlatmasa hangi çocuğun kış ağaçlarıyla dallanan aklından havalanır kırlangıçlar
Kimin kucağına dökerler sim işlemeli karları
Kim silkelenip kalkar yerinden
Kim ürperir, kim hatırlar,
Kim bir makaraya bakıp koca bir karlı tepeden gölgesi başka bir kıyıya düşen uzak bir köyü görür.
Evinden çok uzakta biri, kaç makara özler evini.”
Diasporanın altın değerleri Ayşe ve Elmas Eşsiz kardeşlerin İstanbul Kafkas Kültür Derneği tarafından Beşiktaş Ortaköy’deki tarihi Kethüda Hamamı’nda düzenlenen sergisi 16 Kasım saat 19.30’da kokteyl ile açıldı.18 Kasım’a kadar açık kalacak serginin küratörü Denef Huvaj, sergi koordinatörü Şelale Yılal, proje koordinatörü ise Esen Bal.
Çerkeslerin binlerce yıllık el işleri, tarihi bir atmosfer ile uyumluluk içinde altın ellerden çıkan, altın tellerin olağanüstü ışıltısında, eşsiz bir görünüm sergiliyor.
Diasporada, değer verilmeyip unutulmuş olan Çerkes gümüş ve altın el işlemeleri ve iplik örgü sanatlarını, yoktan yeniden var eden, soyadları gibi “Eşsiz” olan Ayşe ve Elmas kardeşler, daha önceki yıllarda, bu el işlerinin unutulmamasını ve kayıt altına alınmasını sağlamak üzere, el işlerini adım adım tarif eden bir kitap yazarak ölümsüzleştirmişlerdi.
Toplumumuza, el emeği ve göz nuru ile yıllarca uğraşla emek veren EŞSİZ kardeşlere sonsuz müteşekkiriz.
Onların değeri aynı altın gibi yıllar geçtikçe daha da değerlenecektir.
Kendilerine nice sağlıklı yıllar dileriz.
Jineps