Sevgili okurlarım, bu köşe yazımla birlikte aynı başlık altında 8 ayrı makale yayımlamış olacağım. Yazmış olduğum bu seri yazılar, toplumumuzun bir kesiminde bir hayli ilgi görmüş ve olumlu dönüşler almış bulunuyorum. Yorumları ve sorularıyla ufuk açan herkese teşekkür ediyorum. Dilbilime ve Adigeceye ilgi duyan herkesin etimolojik alanda her şeyin bu kadardan ibaret olmadığını bildiklerini tahmin ediyorum. Köşe yazılarımda, konuya olabildiğince dikkat çekmek ve bir farkındalık oluşturmaktı amacım. İlerleyen zamanlarda daha farklı, daha sistematik bir şekilde topluma sunu yapmak mümkündür. Şimdilik ya nasip, diyerek bu sayıdaki yazıma geçmek istiyorum. Bu defa konuyu her daim ilgimi çeken ve bu alana ilgi duymama neden olan Hatti/Hitit topluluklarına ayırmak istiyorum. Bazı kelimelere geçmiş dönem yazılarımda değinmiş olsam bile burada yeniden ele almakta bir sakınca görmüyorum. Çünkü Hatti/Hitit dilinde geçen kelimeleri olması nedeniyle bütünlük arz etmesi için önemlidir. Hatti/Hitit kelimeleri arkeolojik veriler, mitoloji, Tevrat, Kur’an-ı Kerim, dilbilim ve Adige dili esas alımarak düşünüldüğünde irdelediğim Hat/Hitit kelimelerinin kökeninin Adigece/ Çerkesçe olduğunu görürüz. Kimi biliminsanları Hat ve Hit kelimelerini her ne kadar ayrı toplumlar olarak ele alsa ve Anadolu’ya farklı yollardan girdikleri görüşleri olsa bile bu konuda tam bir ittifak yoktur.
Bu yazımızda Hatti/Hitit dillerinde geçen bazı isimlerin etimolojik tahlillerini irdeleyeceğim. Tablet okumaların meşakkatli, çok sabır isteyen tam bir uzmanlık işi olduğunu biliyorum. Haliyle kelimelerin başlangıç ve bitiş yerlerini doğru tespit edebilmek başlı başına bir sorundur. Bu dilin bilmediğiniz ve ölmüş bir dil olması ise işi daha da çok zorlaştırmaktadır. Kelime çözümlemelerini yaparken Hititçe orijinallerinden okuyarak çözümleme yapmadığımı, okunmuş kelimeleri Adıgabzenin seste anlam gücünden esinlenerek yaptığımı belirtmeliyim.
Hititçede geçen ana, an-ne/анэ, ан–нэ (anne) kelimesinin etimolojisi
Kelimenin Hititçe okunuşu an-na/ан–на şeklindedir. Kelimenin kökü nı/ны kelimesidir. Anlamı ana/anne demektir. Kelime başındaki [a]sesi artikeldir, kelimeyle kaynaşmış durumdadır.
Ane/анэ: İsim (Ady.) Ey anne. Anne kelimesinin kökeni Adige dilinden Hititçe dahil birçok dile farklı şivelerle geçmiştir. Kelimenin kökeninin anlamlı şekilde N sesine kadar inebilen, Adigeceden başka bir dilin olduğu bilgisine ulaşamadım. Sian (annem) dediğimizde anne kelimesini karşılayan bir tek (N) kelimesidir, sesidir.
Hititçede geçen An – na – aš/ ан-на-аш (annaş – анэш) kelimesinin etimolojisi
An-naş/ан-нэш: İsim. Birleşik bir kelime. Hititçeden çevirilerde an-naş/ан–наш kelimelerini ana – анэ kelimesiyle aynı anlam olarak verilmiştir. Ana kelimesi yukarıda yorumlandığı için tekrar etmeyeceğim.
Ş(ı) ш(ы): İsim (Ady) 1. Erkek kardeş. 2. Binek hayvanı olan at. Bilindiği gibi Adigeler atı ilk evcilleştiren bir millettir. Atı erkek kardeşi gibi görülür. Dilin bir özelliği olarak kelime sonundaki sesli harfi okumama kuralı sıkça görülür. Arapçada cezimli okuma dediğimiz durumdur. Burumda ikinci kelime sadece [ş-ш] olarak kalmaktadır. Bu durum başlangıçta seslerin birer anlamlı kelime olduğunun bir kanıtıdır. Adige Dilinin bu özelliğini bilmeden kelimeye doğru anlam yüklemek oldukça zor olacaktır.
Adigecenin doğu şivesinde (-dir) ekine denk düzen sert (ş-щ) sesi vardır, ancak bunun olma ihmali düşüktür. Burada (ş-ш) seslerinin okunuşunda vurgu farkı olduğu gibi Hititçede bunun doğrulayacak başka kelime örneklerine rastlanmış olması gerekmektedir.
Hititçe okuyucuları bu kelimeyi yeniden yorumlamaları gerektiği kanısındayım. Ana ve anaş/анэ –анэш her iki kelimeyi de anne olarak tercüme etmişlerdir. Kelime kökenleri aynı olsa bile her iki kelime anlamlarının farklı olarak görüyorum. Muhtemelen An -naş/ан -наш kelimesinin sonundaki ş(ı) – ш(ы) sesinin kelime olarak düşünülmemiş olası muhtemeldir. Haliyle kelime ane + şı/анэ + шы kelimelerinden oluşan birleşik bir kelime olmuştur.
Özetlersek; Anaş(ı)/-анэш(ы): İsim. (Ady.) Birleşik kelime. Annenin erkek kardeşi, dayı demektir. Asıl dikkat çekmek istediğim konu Hititçedeki an-na, Adigecede anэ (ana); anlamına gelirken; an-naş/ан–наш, kelimesinin, dayı – анэш anlamına geldiğidir. Her iki kelime Adigecede işlek bir şekilde yaşamaktadır.
Hititçede geçen At – ta/ат-та/aттa – атэ kelimesinin etimolojisi
Ata/атэ: İsim (Ady). Baba. Başındaki (a) sesi artikel. Kelimenin kökeni tı – ты kelimesidir.
Hititçede geçen At – ta – aš/ат-та-аш (aттaş – атэш) kelimesinin etimolojisi
At-taş/ат–тэш: İsim (Ady). Birleşik bir kelimedir. Kelimenin kökeni tı – ты kelimesidir. Anlamı Babanın erkek kardeşi tanımlamasıyla amca, demektir. Yaşayan bir kelimedir. Kelimelerin başındaki (a) sesi artikeldir. Farklı dillerde kökleşmiş olarak yaşamaktadır
Ş(I)/ш(ы): İsim (Ady). Erkek kardeş demektir. Kelime sonuna eklendiğinde sonundaki sesli harf düşer, cezimli gibi okunur, aneş/анэш gibi. Konuyu bilmeyenler ş/ш sesi/kelimesi yapım eki gibi algılanabilir.
Eğer kelimeler isim cümlesinde yüklem görevinde kullanılmışsa Ş (Ш) sesi Türkçedeki -dır’a denk düşer. Örnek:
- Ar, se si aneş: ар сэ си анэшъ, demişsek; “O benim annemdir,” anlarız. İsim cümlesinde yüklen olan aneş/анэш, kelimesi “annemdir” anlamındadır. “O benim dayımdır” demek için keline sonuna çift (ş-щ) sesi gelir. Ar se syaneşş: O benim dayımdır.
- Kelime yüklem olmanın dışında yani anaş yüklem olmadan kullanılmışsa bu defa anaş/анэш kelimesi doğrudan annenin erkek kardeşi/dayı anlamında kullanılmıştır. Şunu da eklemek isterim (-dir, -dır) anlamını veren (ş/щ) sesi bir diğer şivemizde s/с olarak kullanılmaktadır.
Antik çağda -dir anlamında (ş) sesi yerine (s) sesinin kullanılıyor olduğu da bilinen bir durumdur. AspendoS, HadeS, KyzikoS, AsoS vb. Bu durumda -dır anlamındaki ek fiil olmasından çok, şı–шы: erkek kardeş anlamındaki kelime olduğu daha gerçekçi bir durum olduğu anlaşılmaktadır.
Hititçede geçen Hatt – Хьатт kelimesinin etimolojisi
Adige – Çerkes dilinde, tarihi en kadim kelimelerinden ikisi Hat – Хьат ve Nat – Нат isim kelimeleridir. Her iki kelime, erkek adı, sülale adı ve boy adı olarak yaşamaktadır. Nat ismi dünyayın on iki orijinal destanın en eskilerinden biri olan Nart destanlarının bir diğer söylem şeklidir. Adige dilinin bazı şivelerinde Nat, Natıj şeklinde kullanır. Muhtemeldir ki Kırım ve Ukrayna üzerinden Avrupa’ya yayılan Kafkasya orjinli insanlar Nat/Nart topluluklarından olsa gerek.
Hat ise daha çok Anadolu yaram adasına ve güneye yayılmışlardır. Muhtemelen ilk klanlardan biri olan Adıg klanından türeyen Hat ve Nat adından çoğalmış olan bu toplum Adige ismini kullanmakla birlikte kendi boy adlarını da öne çıkararak milletleşmişler, Hazarla Karadeniz arasındaki bereketli toplumlarda beyaz ırka köken teşkil etmişlerdir. Bugün Adigelerde Hat kelimesinden türeyen onlarca kelime vardır. Hat, Hati, Hatu, Hatıw, Hatuş, Hatut, Hatukh, Hatko, Hatkoy, Habal, Habatur, Habat’, Hableş, Habuxh, Habrachu, Hakar, Haleb, Haju, Hanaşxhu, Hakuć, Hağund, Hağur, Hapay, Hapıy, Hapsew, Hawuć, Haçuxh, Hable, Hatsıw, Hatsraw, Haxhur, Haxhu, Hafıts’e Hanaşxhu, Hanağu, Hanaxhu…
Adigecede Ha/хьа (oluşmuş insan) kelimesi ile Hэ/хьэ (köpek) kelimesi karıştırılmaktadır. Her iki kelimede nefes solumaktan yansıma yoluyla türemiştir. Ha/хьа, doğmamış ama yaratılmış ilk insanı işaret etmektedir. Örneğin, ilk insandan bin yılı aşkın bir zaman diliminde türeyen insanlar, babalarının HA/ХЬА (ilk nefes) olduğunu biliyorlardı. Sonrakilerin hepsi ts’ıf/ц|ыф idi. Haliyle seçkinliği ve hayatta diri olmayı ifade eden HA . ХЬА içerikli çokça isimler türetildi.
Hat – Хьат kelimesinin sonundaki (t-т), kelimeye üstte var olma (tet – тет) anlamı katmaktadır. Bu durumda Hat/Хьат kelimesi başlangıçta bir değer ifade eden ve etkin olarak üstte var olan bir değeri ifade eder. Yukarıda işlediğimiz baba anlamındaki tı – ты kelimesi de aynı anlam kökenine sahiptir. Kelime sonundaki (ı) sesi pek okunmamaktadır.
Hititçede geçen Hatti – Хьатти kelimesinin etimolojisi
Hatti kelimesinin sonundaki (î) sesi aidiyet bildiren zamir. Törkiy, İtaliy, Adıgiy şeklindeki ifadelerde kelime cezimli okunmuş durumdadır. Bu tarz söylemlerin aslı Türkia (Türkiye), İtalia (İtalya), Adıgia (Adigeya) şeklindedir.
Hititçede geçen Hatuşa – Хьатушъуа kelimesinin etimolojisi
Hatuşa kelimesini oluşturan HTŞ seslerinin üçü de birer kelimedir. Hat kelimesini yukarıda açıklamıştık. Geriye (ş-ш) kelimesi kalmaktadır. Bu kelimenin aslı ise sho – шъо kelimesidir. Kelimenin ilk anlamı deri demektir. Ayrıca kelimeye, bir şeyin yüzeyi, görüntüsü, düz alan gibi anlamlar katar. Kelimenin cezimli okunuş biçimi ise Hatuş/Хьатуш şeklindedir. Ayrıca Adige – Şapsığlarda Hatuş sülalesinin olduğu da bilinmektedir.
Cexaşom wıtêmıs: Evin tabanında oturma
Têfağ, yiaşo tırifığ: Düştü, elinin derisi yüzülmüş.
Yişo pç’ığ: Yüzü (görüntüsü) solmuş.
Şuef, uşue/шъоф, |ушъо, kelimeleri de yine düzlük alanları ifade etmektedir.
Hatuşa/Хьатушъа kelimesini, Hat alanı yani Hat yurdu, şeklinde anlamak doğru olacaktır.
Kelimenin telaffuzu Hat’uşo/Hat’uşa şeklinde kesme işaretiyle okuduğumuz zaman tartışmasız bir şekilde kelimenin anlamını, bir şeyin kenarından başlayan bir alanı anlarız. Özel olarak Hat alanı (yurdu)/Хьат/ушъо şeklinde kullanılması gayet doğaldır.
Hititçede geçen Hatuşaş – Хьатущащ kelimesinin etimolojisi
Hatuşaş – Хьатущащ kelimesini iki türlü okumak mümkündür.
1- Hatuş + şış şeklindeki okumadır. İlk kelime HATUŞ/ХЬАТУЩ kelimesidir. Kelime sonundaki şaş/щащ kelimesin şış/щыщ şeklindeki okuma ağız farkından başka bir şey olmadığını belirtmeliyim. Metnin yazılışında Hititologlar ara yerde çift (ş – щ) sesin olup olmadığını tetkik edebilirler. Çift ş/щ olması durumunda kelime, Hatuşdan, Hatuşlardan anlamına gelir. İstanbul şış: İstanbullu, İstanbul’dan, gibi.
2- Kelime Hatu + şış/Хьату + щыщ şeklinde orta (ş/щ) tek ise doğrudan Hatulardan anlamı çıkar. İsim olan ilk kelime HATU/ХЬАТУ kelimesidir. Çerkeslerden, Türklerden, Ruslardan gibi. Özetle şış – şaş/щыщ – щащ kelimesi birinin veya bir şeyin birilerinden veya bir yerden olduğu anlamına gelmektedir. Şış – şaş/щыщ – щащ ek değil, kelimedir. Günümüzde şış/щыщ şekli daha çok kullanılmaktadır.
Bu durumda Hattuşaş ülke anlamına gelmez, Hattuş ülkeli anlamına gelir.
Hititçede geçen Hatuşili/Хьатущили kelimesinin etimolojisi
Kelimenin aslı Hatuş-i-lia/Хьатущ-и-лия şeklinde olduğu kanısındayım. Liy – Лий/Lıy – Лый/Lıye – лые hepsinin aslı aynıdır. Lia, lıye kelimesi yaralamak, zarar vermek artmak, fazla olmak gibi anlamlara gelmektedir. Bir şeyden arta kalmak savaş için de geçerlidir. Savaşa gidip sağ salim geri dönebilen, anlamındadır. Günümüzde en güzel karşılığı GAZİ kelimesidir. Adige dilinde olduğu gibi Hatt – Hitit dilinde de sıfatlar sona gelmektedir. Bu durumda Tatuşili/Хьатущили kelimesinin aslı Hatuş-i-Lia/Хьтущилия şeklindedir. Anlamı ise HATUŞLU GAZİ demektir. Tuthaliya (Tuyaliy, Murşilia (Murşiliya) isimleri de aynı şekilde irdelemek gerektiği kanısındayım.
Son olarak şunu da belirtmeliyim. Hatuşili kelimesi Hatuşı-L’ı/Хьатушыл| şeklinde ise kelime Hatuş Erkeği anlamına gelir. Adigelh’ı – Adige erkeği, Tırkulh’ı – Türk erkeği örneklerinde olduğu gibi.
Ben çözümlememi kelimeyi oluşturan seslerin de ihtimal durumlarını da ortaya koyarak irdelemeye çalışıyorum. Kelimelerin Hititçeden okunuş şeklinin doğruluğu ve bu doğruluğa bağlı kalınıp kalındığı ciddi bir konudur. Psydia kelimesinin bu tarz çözümlemelerden sonra PİSİDİYA şeklinde yazılmaya başlanması çok manidardır. P sesinden sonra sesli harf yokken araya (İ) sesinin konmasını nasıl izah edeceğiz. Demem şudur ki okuma ciddi bir iştir. Bilimsel hataların olması mümkündür ancak amatörce müdahaleler olmamalıdır. (Devam edecek)
Görsel kaynağı: https://alivedatoygurgezgin.wordpress.com