Bağımsızlık Demokrasi Özgürlük Eşitlik Birlik

Drau’ya giden yol: II. Dünya Savaşı’nda Kafkasya – 5. Bölüm



Yaşar Güven



Raşid Merkitsky, Almanca biliyordu, Naziler tercümanlık yapmasını istedi, reddetti, öldürüldü. Hikâyesini Emel Bezek ve Serap Canbek ayrı ayrı çevirip ilettiler.

“Drau’ya giden yol; Kafkasya’dan İtalya’ya, oradan Avusturya’ya uzanan yolculuk ve yaşananlar bir sonuç. II. Dünya Savaşı’nda Kafkasya’da olan bitenden başlamak gerekiyor” diyerek bu yazı dizisine başlamıştım. Drau üzerinden Stalin zulmünden söz edip Hitler zulmünü, faşist Nazi Almanya’sı ile işbirliğini es geçercesine tarih yazmak mümkün değil.

Stalin zulmü savaş öncesi de vardı, sonrasında da devam etti. Sosyalizmi halklar hapishanesine, diktatörlüğe çeviren biri. Çeçen, İnguş, Karaçay ve diğer halklara yönelik zulmüne, Jineps her yıldönümünde ses çıkarıyor.

Faşist Hitler’le işbirliği yapıp Stalin zulmüne karşı savaşmak, bu nedir peki? Bunu yaparken ya da yapılanı savunurken Nazilerin dünya geneli ve Kafkasya özelinde sivil halka, çocuklara yönelik uyguladığı şiddeti (Bazı örnekler bu sayımızda) görmezden gelmek, hiç değinmemek…

Özgürlük için, bağımsızlık için, Stalin zulmüne karşı mücadele… Anlaşılır, açıklanabilir, tartışılabilir de. Ama faşistlerle işbirliği söz konusuysa gerisi teferruattır. Drau’ya giden yol budur işte.

Bütün Kafkasya’da Nazilere karşı yürütülen mücadelenin içinde yer alan Kafkas halklarına dair örnekler var bu sayımızda.

Kosta Hetagurov, durumu şöyle özetlemiş: “Özgür bir halk olarak ölmek, bir despota köle olarak hizmet etmekten daha iyidir.”



Adigey


Büyük Vatanseverlik Savaşı cephelerinde, 35 bin 620 Adigeyli hayatını kaybetti.

Savaşın ilk döneminde Adigey’den yaklaşık 20 bin kişi cepheye çağrıldı. İlk muharebelerde birçok Adigeyli kahramanlık ve cesaret gösterdi. Ayub Baste, Yusuf Skhalyakho, Çelemet Derbok, Şaban Layuk ve Mugharbiy Skhatum, Brest Kalesi’nin efsanevi savunucuları arasında savaştı. Hüsen Andrukhayev, 8 Kasım 1941’de Donetsk’in Dyakovo Köyü yakınlarında unutulmaz bir başarıya imza attı.

Dinyeper Nehri’nin geçişi, kitlesel kahramanlık ve askeri zafer açısından gerçek bir dönüm noktası oldu. Altı yurttaşımıza Sovyetler Birliği Kahramanı unvanı verildi: Khamazan Gizatullin, İvan Kalimanov, Vasili Lozov, Andrey Toporkov, İsmail Thaguşev ve Vasili Tsvetkov.

Dmitry Zyuzin, 540’tan fazla muharebe sortisi gerçekleştirdi, 54 hava muharebesine katıldı ve 15 düşman uçağını imha etti. Kahramanlığı nedeniyle Sovyetler Birliği Kahramanı unvanına layık görüldü. Maykop’ta bir caddeye onun adı verildi.

Adige askerlerinin, Kiev yakınlarındaki zorlu savunma muharebelerinde, Moskova Muharebesi’nde, Don ve Kuzey Kafkasya’daki çatışmalarda gösterdikleri kahramanlıklar saymakla bitmez. Krasnodar 347. Tüfek Tümeni’nde S. Barço, İ. Huade, M. Sidjakh, H. Potokov, Ş. Borsov, A. Svetlichny, H. Dokumov ve yüzlerce kişi cesaret ve askeri yetenekler sergiledi.

1942 yılı başlarında, bölgedeki endüstriyel işletmeler ordu için yaklaşık 30 farklı türde ürün üretiyordu.

İşgalcilerin eylemleri, ilan ettikleri ilkelerden çok uzaktı: Yerel yönetimi örgütlemenin temel yöntemleri, sıkı merkezileşme ve Alman makamlarına koşulsuz itaatti; ekonomik politikalarının temel amacı, başta gıda olmak üzere, Alman ordusunun ihtiyaçlarını karşılamaktı. Aynı zamanda, işgal makamları, psikolojik açıdan açıklanamayan terör eylemleri de gerçekleştirdiler: Çocuklar da dahil olmak üzere sivillere yönelik istismar ve cinayetler ve cesetlere zarar verme.

İşgal sırasında (9 Ağustos 1942-18 Şubat 1943), Adigey’de 150’den fazlası partizan olmak üzere 5 binin üzerinde kişi öldü. Sadece Maykop’ta, çoğu çocuk, yaşlı ve kadın olmak üzere yaklaşık 4 bin kişi yok edildi. Maykop’ta işkence edilip idam edilenler arasında şehir hastanesi doktorları Bezushko çifti; bölge noteri Galimet Kuadzhe; 8 No’lu Okul’un altıncı sınıf öğrencisi Zhenya Popov ve daha birçokları vardı. Naziler, Koshekhablsky Bölgesi’ndeki köylerde 400’den fazla, Giaginsky Bölgesi’nde 300’den fazla ve Maykop Bölgesi’nde yaklaşık 200 kişiye vahşice işkence edip idam etti. Teuchezhsky, Shovgenovsky, Krasnogvardeisky ve Takhtamukaysky bölgeleri sakinlerinden yüzlerce sivil, Nazi zindanlarında öldü. Bölge ekonomisi büyük zarar gördü: Sanayi işletmeleri tamamen veya kısmen yıkıldı, okullar, hastaneler, kültür ve eğitim kurumları tahrip edildi, 220 kolhoz, tüm devlet çiftlikleri, makine ve traktör istasyonları harap oldu.

…3 Eylül 1942’de Tüm Birlik Komünist Partisi (Bolşevikler) Krasnodar Bölge Komitesi’nin kararıyla, 18 partizan müfrezesinden oluşan Maykop partizan müfrezeleri kümesi kuruldu. Partizan hareketini yönetmek için bir yeraltı merkezi oluşturuldu. Matvey Semyonoviç Popov, Maykop kümesinin komutanlığına atandı; yardımcıları, karargâhı yöneten Vasili Yemelyanoviç Zinçenko ve istihbarat ve iletişimi denetleyen Nikolay Vasiliyeviç Girkin’di. Yeraltı merkezinde ayrıca bölge parti komitesi sekreteri Nukh Tsugoviç Teuçej ve bölge yürütme komitesi başkanı Aslançeriy Hacımumaroviç Çamokov da vardı.

Arşiv verilerine göre, Maykop grubundaki partizanların toplam sayısı (1 Eylül 1942 itibariyle) 1.465’ti. Partizanlar, Alman birliklerine önemli kayıplar verdirdiler ve Sovyet Ordusu’nun Kuzey Kafkasya’yı ele geçirme planlarını Almanların engellemesine etkin bir şekilde yardımcı olarak zafere katkıda bulundular… Adigey’deki partizan müfrezelerinin efsanevi komutanları ve komiserlerinin isimleri: Yakov Rafailovich Sverdlov, Ilya Illarionovich Muzychenko, Fedor Gavrilovich Rudakov, Alexander Grigorievich Kutsenko, Nikolai Ivanovich Mikhailov, Ivan Yakovlevich Shlyakhov, Pyotr Grigorievich Romakhov, Fedor Mihayloviç Strelnikov, Stefan Yakovlevich Kozlov, Ivan Sergeevich Sribny.

Savaş tarihinin trajik bir bölümü, yeraltı savaşçılarına karşı acımasız misillemelerdir. Bölgenin işgalinin ilk günlerinden itibaren Ponezhukai Köyü’nde faaliyet gösteren bir yeraltı grubunun hikâyesi hatırlanabilir. Grupta Teuchezh Bölge Komsomol Komitesi Kayıt Dairesi Başkanı A. Ashinov; Ponezhukai Ortaokulu öğrencileri V. Kazbekova ve R. Popp; Ponezhukai Makine ve Traktör İstasyonu siyasi daire başkanı yardımcısı S. Yakhutl ve okul öğretmenleri E. Klimovich ve L. Sheludko vardı. “Broşür dağıttılar, Ponezhukai-Maykop hattında telefon kablolarını defalarca kestiler ve bir tahıl ve yem deposunu yaktılar.” Naziler yeraltı savaşçılarını yakalamayı başardılar. Acımasızca işkencelerden sonra köyün dışında infaz edildiler.

Adigey’in Krasnogvardeysky bölgesinde Naziler, bildiri dağıtan Komsomol üyeleri V. Kalaşnikov, V. Babenko ve S. Ryazanov’u yakalamayı başardılar. Gençler kendilerine bildirileri sağlayan partizan irtibat kişisini açıklamayı reddettikleri için korkunç işkencelere maruz kaldılar.

Cesaret ve kahramanlıklarından dolayı Adigey’den 700’den fazla partizan nişan ve madalya ile ödüllendirildi. N. Abramov, Kh. Berzegov (ölümünden sonra), N. Godizov, G. Dzhaste, M. Bishtov, A. Ermakov, A. Tuov, S. Kozlov, P. Mastyugin, Kh. Meretukov (ölümünden sonra), N. Sluzhava, E. Sorokina (ölümünden sonra), N. Togobetsky, A. Chamokov, P. Chesebiev (ölümünden sonra), M. Chubit (ölümünden sonra), T. Shcherbak ve daha birçokları.

Sovyetler Birliği Kahramanları: Kh.B. Andrukhaev, A.A. Achmizov, K.B. Bzhigakov, A.G. Vazhinsky, K.P. Vasilenko, P.T. Gredin, A.F. Dankin, L.S. Zhuravlev, D.V. Zyuzin, N.A. Ishchenko, G.V. Kovalenko, A.Yu. Koshev, F.N. Kupin, N.V. Kutenko, A.I. Makarenko, N.M. Mikhailova, D.E. Nekhaya, N.A. Silantyeva, P.I. Stepanenko, V.M. Tyukov, P.I. Chalova, A.B. Chuts, I.I. Chuchvagi, K.D. Şatilo, A.K. Şevkunov, F.I. Shikunov, G.E. Shumakov ve diğerleri…

Adige yerleşimlerinde Büyük Vatanseverlik Savaşı’na adanmış 175 alan bulunmaktadır. Bunlardan 65’i “toplu mezar” (yaklaşık 6 bin askerin kalıntılarını içerir; 3 binden fazlasının kimliği belirsiz), 16’sı bireysel mezar ve 94’ü savaş gazilerine adanmış anıtlardır.

80 yıl önce faşist ideolojiye karşı çıkanlardan bahsederken, modern Rusya’nın devlet yapısını savunan, inanç, özgürlük ve onur uğruna mücadele edenlerden bahsetmeden geçemeyiz.

Cumhuriyet, anavatanlarını savunurken hayatını kaybedenlerin adlarını sokaklara ve eğitim kurumlarına vermek ve binaların cephelerine ve iç mekânlarına anıt plaketler yerleştirmek için çalışmalar yürüttü. Örneğin, Maykop’ta bir sokağa Rusya kahramanı Roman Sergeyeviç Torohov’un adı verildi. Özel bir askeri operasyon sırasında görev başında hayatını kaybeden Pavel Yuryeviç Korçinski için bir anıt plaket, Maykop’un 22 numaralı spor salonunda açıldı. 2, 11, 13 ve 17 numaralı belediye genel eğitim kurumlarında Kahramanlar Sıraları açıldı.

Adigey Cumhuriyeti eğitim kurumlarında 176 adet askeri kahramanlık köşesi ve 20 adet şan müzesi oluşturuldu.

Çağımızın kahramanları, özel askeri operasyonlara katılanlar, Rus ordusunun şan ve şerefine layık mirasçılardır.

Bilgiler, Krasnodar Krayı Devlet Arşivleri (GAKK), Adigey Cumhuriyeti Merkez Devlet Arşivleri (TSA RA) ve resmi basılı yayınlardaki materyallerden elde edilen veriler kullanılarak hazırlanmıştır. (regnum.ru)

(Fotoğraflar: Adigey Ulusal Müze arşivi)

Çeviri: Serap Canbek



Güney Osetya


Güney Osetya Otonom Oblastı’nın 20 binden fazla vatandaşı, Büyük Vatanseverlik Savaşı’na katıldı.

Güney Osetya yetkilileri, Sovyet liderliğinin onayıyla, 23 Haziran 1941 gibi erken bir tarihte, bölgede büyük bir Sovyet askeri üs kurulmasını emretti. Cephe gerisinden katkılar sunan Güney Osetya, Haziran 1941’in sonunda Sovyet Ordusu’nun ve tüm ülkenin ekonomisinin ana üslerinden biri haline geldi. Ayrıca, 1941-1942 yıllarında geçici olarak işgal edilen bölgelerden ve cephe hattından tahliye edilen 20 binden fazla Sovyet vatandaşı burada barınak, tıbbi tedavi, yiyecek ve iş buldu.

10 Aralık 1941’de, Güney Osetya halkının cepheye sağladığı yardıma ilişkin ilk rakamlar Stalinir’de yayımlandı: 3 bin 610 sığır derisi, 1.630 kg yün, 4 bin 699 çift yün ve deri eldiven, 11 bin 890 çift çorap ve 913 adet şapka. Listede ayrıca yalıtımlı iç çamaşırları, çarşaflar, şilteler, yastıklar, kapitone ceketler ve keçe çizmeler de yer alıyordu.

Eylül 1941’de ise Stalinir’de 650 yataklı ilk tahliye hastanesi açıldı. Doktorların özverili çalışmaları sayesinde, orada tedavi gören yaralıların yaklaşık üçte biri cepheye geri döndü. Daha sonra üç benzer sağlık kurumu daha kuruldu.

Aynı dönemde, Güney Osetya’da Ağustos 1941 ile Şubat 1944 arasında, savunma ürünleri üreten 20’den fazla yeni işletme kuruldu; tarım arazileri genişledi, orman ürünleri üretimi ve hayvancılık arttı.

Eylül 1942’de cephe hattı Güney Osetya’ya yaklaşırken, kuzey bölgelerini savunmak ve sabotajcılarla mücadele etmek için önemli askeri kuvvetler konuşlandırıldı. 15 Eylül 1942’de Stalinir ve Güney Osetya genelinde sıkıyönetim ilan edildi. Ancak, bölgedeki üs boşaltılmadı ve Nazi güçleri, cephenin bu kesiminde görev yapan yüzlerce Güney Osetyalının da aralarında bulunduğu Sovyet birliklerinin cesareti sayesinde Güney Osetya’yı işgal edemedi.

Az bilinen ama son derece önemli bir gerçek daha: İşgal altındaki Kiev’de Kiev ile Alman futbolcular arasında oynanan meşhur futbol maçının (16 Ağustos 1942) ardından, Güney Osetyalı sporcular ve spor gazileri, idam edilen Kievli sporcuların aileleri için bir bağış toplama etkinliği düzenledi. 70 bin rublenin üzerinde bağış toplandı.

(İ.N. Tskhovrebov’un “1941-1945 Büyük Vatanseverlik Savaşı Sırasında Güney Osetya” adlı monografisinden) (southossetia.info)

Çeviri: Serap Canbek



Teuçej bölgesinden ulusal şairler ve öykücüler konferansı delegeleri. Raşid (ayakta)

Hazin bir öykü


Raşid Merkitsky; Adigey Dil, Edebiyat ve Tarih Araştırma Enstitüsü’nde araştırma görevlisiydi. Adigey Pedagoji Koleji’nden mezun olduktan sonra şiir ve kısa öyküler yazdı, öğretmenlik yaptı. Ardından, 1937’de Maykop’taki Adigey Araştırma Enstitüsü’ne (şimdiki ARIGI) transfer edildi. Çalışmaları sırasında Adige köyleri hakkında çok sayıda folklor materyali toplamayı başardı.

Savaş başladığında, Raşid, Adigey Araştırma Enstitüsü arşivlerini Natukhay Köyü’ne taşımıştı. Ancak bacağındaki rahatsızlık nedeniyle cepheye çağrılmamıştı.

Raşid, Almancayı iyi derecede konuşuyordu. 1942’de Natukhay Köyü’nün işgalinden sonra Almanlar onu tercüman olarak kullanmak istediler, ancak reddetti. Naziler, Raşid’i annesinin gözü önünde, evinin verandasında vurup öldürdüler. Annesinin kalbi durmuş ve oğlunun ölümüne tanık olduktan hemen sonra hayatını kaybetmişti.

Alman askerleri uzun süre köylülerin cesetlere yaklaşmasına izin vermedi. Köylüler ancak iki hafta sonra Raşid’i ve annesini bir gece vakti gömebilme fırsatını bulabildiler. (adigi.ru)



Kabardey-Balkar


Büyük Vatanseverlik Savaşı sırasında Kabardey-Balkar halkı hem ön saflarda hem de cephe gerisinde savaştı.

Aslangeri Masayev

Savaşın ilk günlerinde Kabardey-Balkar’dan yüzlerce gönüllü cepheye gitti. Kabardey-Balkar ÖSSC’den 100’den fazla kişi, işgalcilere karşı Brest Kalesi’nde ilk çatışmaya girdi. Dört yıl süren savaş boyunca ülkeden yaklaşık 70 bin kişi seferber edildi. 40 binden fazla kişi bir daha evlerine dönmedi.

175. ve 337. Tüfek Tümenleri ile 115. Kabardey-Balkar Süvari Tümeni, cumhuriyet sakinlerinden oluşuyordu. Tümen askerleri, Temmuz ve Ağustos 1942’de işgalcilerin üstün tank ve motorize kuvvetlerine karşı savaşarak Kafkasya’nın korkusuz savunucuları olduklarını kanıtladılar. Ayrıca, Kabardey-Balkar’da çeşitli özel kuvvet birlikleri ve iki askeri akademi faaliyet gösterdi.

Sergey Steblinski

Yedek birlikler de eğitiliyordu: Baksan, Kubinsky ve Elbruz bölgelerindeki atlı milis birlikleri ve Urvan bölgesinde bir tüfek birliği. Yüzlerce telgraf, telefon ve telsiz operatörü eğitildi. Nalçik ve Prokhladny uçuş kulüplerinden 700 pilot ve paraşütçü mezun oldu.

Fabrikalar orduya deri ayakkabı, koyun postu palto, Kafkas keçe pelerin ve başlık, iç çamaşırı, dağcılık ekipmanı, koşum takımı ve eyer tedarik ediyordu.

Kolhozlar savaş boyunca özveriyle çalışarak devlete 278 bin ton tahıl, 47 bin ton ayçiçeği çekirdeği, 55 bin ton patates sağladılar. 27 bin Kabardey atı cepheye gönderildi.

Eylül 1941’de Nalçik Et İşleme Tesisi’ndeki gençler “Komsomolets Kabardey-Balkarii” avcı filosunu inşa etmek için bir bağış toplama kampanyası başlattı. Cumhuriyet sakinlerinin bağışlarıyla birkaç tank kolu oluşturuldu: Yol işçileri “Savaş Yol İşçisi” kolu, Nalçik 6 No’lu Okul’daki öğretmenler “Halkın Öğretmeni” kolu ve 1 No’lu Okul’daki öğrenciler “Sovyet Öğrencisi” kolu için para topladı.

Cephedeki askerlere sadece silah değil, aynı zamanda cumhuriyet sakinleri tarafından toplanan sıcak tutacak giysiler de verildi. Savaş sırasında cepheye toplam 71 binden fazla koyun derisi palto, kürk yelek, keçe çizme, şapka ve burka bağışlandı.

Savaş sırasında Kabardey-Balkar’da toplam 13 bin yataklı 14 tahliye hastanesi kuruldu. Bu hastaneler, Dolinsk’teki sanatoryumlarda ve Nalçik ile bölgesel merkezlerdeki en iyi binalarda barındırılıyordu. İlk yaralılar, savaşın ilk günlerinde buraya gelmeye başladı. Temmuz 1941’den Ekim 1942’ye kadar bu tahliye hastanelerinde toplam 60 bin yaralı tedavi edildi ve iyileştikten sonra cepheye geri gönderildiler.

Kabardey-Balkar’ın işgali, cumhuriyetin çeşitli bölgelerinde 2-6 ay sürdü: 12 Ağustos 1942’den 11 Ocak 1943’e kadar. Alman ve Rumen birlikleri, Nalçik şehrine ve diğer tüm bölgelere onarılamaz hasarlar verdi. Saldırı sırasında Naziler, Nalçik’i yerle bir etti ve mahallelerin tamamında yangınlar çıktı. Tirnyauz Kombine Üssü, bir hidrotürbin fabrikası, bir konfeksiyon fabrikası, bir tren istasyonu, bir ayakkabı fabrikası, bir tahıl ambarı, belediye meclisi binası, dokuz okul, bir hastane, bir klinik ve bir tiyatro da dahil olmak üzere 117 büyük bina havaya uçuruldu.

N. Krupskaya Kütüphanesi, içindeki kitaplar, öğretmen okulu, iki otel ve Hükümet Konağı yakıldı, sanatoryumlar havaya uçuruldu.

Almanlar ve yerel polis, 2 bin 53 savaş esirini ve 2 bin 188 sivili öldürdü. Köylerin tamamı işgalcilerin vahşetine maruz kaldı. Örneğin, bir Balkar köyünde 125 evden 52’si yakıldı, 512 kişi vuruldu ve 63 kişi vahşice işkence gördü.

Nalçik kentine yaklaşırken, çoğunluğu kadın, yaşlı ve çocuklardan oluşan 600’den fazla kişi tanksavar hendeğinde vuruldu.

Büyük Vatanseverlik Savaşı’ndaki kahramanlıklarından dolayı Kabardey-Balkar’da 12 binden fazla kişiye devlet nişanı verilirken, 6 kişi de Şan Nişanı’na tam hak kazandı.

33 kişiye Sovyetler Birliği Kahramanı unvanı verildi. Bunlar arasında, 360. tüfek alayında bir havan bataryasının işaretçisi olan ve Kursk-Oryol’daki muharebelere katılan tank müfrezesi komutanı Kobard Kardanov; 11 top, 10 zırhlı personel taşıyıcı, 10 araç, 85 araba, yaklaşık bir tabur düşman askeri ve subayını imha eden, 750 Alman askeri ve subayını esir alan tankçı Aslangeri Masayev ve Nazilerin 12 saldırısını püskürterek Dinyeper Muharebesi sırasında kahramanlıklar sergileyen batarya komutanı Sergey Steblinski yer alıyordu.

1985 yılında Nalçik şehrine, Büyük Vatanseverlik Savaşı sırasında halkının gösterdiği cesaret ile ekonomik ve kültürel kalkınmada elde edilen başarılar nedeniyle 1. derece Vatanseverlik Savaşı Nişanı verildi.

Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev, 2010 yılında Büyük Vatanseverlik Savaşı sırasında Nalçik’in savunmasında askerlerin ve halkın gösterdiği cesaret, kitlesel kahramanlık nedeniyle şehre “Askeri Zafer Şehri” unvanını veren bir kararname imzaladı.

(regnum.ru)

Çeviri: Serap Canbek



Dargava Köyü, Aralık 1942

Kuzey Osetya


Cepheye gidenlerin yarısı yaşamını yitirdi

Büyük Vatanseverlik Savaşı’nda, Kuzey Osetya Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti sakinlerinin beşte biri (89 bin 934 kişi) vatanlarını savunmak için yola çıktı. Bunlardan 45 bin 500’den fazlası evlerine dönmedi. Yani cepheye giden her iki kişiden biri savaş alanında hayatını kaybetti.

Pyotr Barbaşov
İssa Pliev
İvan Fesin

 

 

 

 

 

 

 

Kuzey Osetya halkı sadece Kuzey Osetya sınırları içinde değil, aynı zamanda SSCB’nin diğer bölgelerindeki partizan ve milis birliklerinde, imha taburlarında da savaştı. Osetler ayrıca Avrupa direnişine de katıldı.

72 Osetyalıya “Sovyetler Birliği Kahramanı” unvanı verildi. İssa Pliev ve Tümgeneral İvan Fesin, bu unvanlara iki kez layık görüldü. Oset savaş gazileri arasında 9 kişiye “Şeref Nişanı” verildi. Nişan ve madalya alanların toplam sayısı 60 bini aştı (T.T. Hudalov’un “1941-1945 Büyük Vatanseverlik Savaşı’nda Kuzey Osetya” adlı araştırmasına dayanmaktadır).

Savaşın başlangıcından Ağustos 1942’ye kadar, Kuzey Osetyalı işçiler cepheye 117 bin havan topu, 50 bin mayın, 114 bin el bombası, 164 bin top mermisi, 69 bin süvari kılıcı, 42 bin süvari eyeri ve diğer malzemeleri tedarik etti. Yerel halk, cepheye 747 bin set sıcak tutan giysi göndererek yardımda bulundu.

Electrozinc tesisi savaş döneminde çinko konsantrelerinden kurşun, kadmiyum, bakır, gümüş, altın ve sülfürik asit çıkarmanın yolunu keşfetti. Cepheye aktif desteği nedeniyle Temmuz 1942’de Electrozinc’e “SSCB’nin En İyi Demir Dışı Metalurji Tesisi” unvanı verildi. Tesis, Kızıl Bayrak Emek Nişanı ve 300 bin ruble ikramiye ile ödüllendirildi. Bu arada işçiler de cephe için para topladılar. Ülkenin savunma fonuna 170 milyon ruble katkıda bulunuldu.

Kolhozcuların özverili çalışmaları zaferi katladı. Cepheye giden babaların, kocaların, kardeşlerin, oğulların, yaşlıların ve gençlerin yerine tarla ve çiftliklerde çalışan kadınlar, savaşın en zorlu dönemi olan Haziran 1942’den Ocak 1943’e kadar sadece altı ayda orduya 12 bin tondan fazla buğday, 33 bin tondan fazla mısır, yaklaşık 46 bin ton patates, 315 ton et ve diğer tarımsal ürünleri sağladı.

Kuzey Osetya, Nazi Almanya’sının Kuzey Kafkasya’daki stratejik hedeflerinden biriydi. Cumhuriyet, Azerbaycan ve Çeçen-İnguşetya’nın petrol rezervlerine doğrudan bir rota sunuyordu. Gürcistan ve Hazar Denizi’ne giden rota da Kuzey Osetya’nın başkenti Ordzhonikidze’den (Vladikavkaz) geçiyordu. İki önemli otoyol -Gürcistan Askeri Otoyolu ve Osetya Askeri Otoyolu- Nazi işgalcileri için hayati önem taşıyordu.

Temmuz 1942’nin sonlarında, düşman ordusu Kafkasya’yı ele geçirme operasyonu olan Edelweiss Harekâtı’nı başlattı. Alman birlikleri başlangıçta Ordzhonikidze yakınlarında birkaç yerleşim yerini ele geçirmeyi başardı. Kanlı çatışmaların ardından Mozdok, Prokhladny ve Malgobek kasabaları ele geçirildi.

Almanlar, 27 Eylül’de Elkhotovo’yu işgal ederek, kuzeyde Vladikavkaz ovasını çevreleyen alçak sırtlar arasındaki bir yol olan Elkhotovsky Kapısı’ndan Ordzhonikidze’ye girmeyi planladılar. Ancak şehir savunucuları, insan gücü ve teçhizat bakımından sayısal üstünlüklerine rağmen düşmanın içeri girmesini engellediler.

Naziler daha sonra Terek Nehri’ni geçerek Nalçik-Çikola-Digora istikametine doğru ilerlediler. 1 Kasım 1942’de Almanlar Alagir kasabasını ele geçirdi. Aynı gün Ordzhonikidze ağır bir bombardımana maruz kaldı. Ertesi gün Almanlar Gizel Köyü’nü ele geçirerek başkentin eteklerine ulaştılar.

Kuzey Osetya Bölgesel Parti Komitesi, Kuzey Osetya Yüksek Konseyi ve Halk Komiserleri Konseyi, Kuzey Osetya kasaba ve köylerinde yaşayanlara şehri savunmak için ayaklanma çağrısında bulundu. Osetçe ve Rusça bildiriler, Oset şair Kosta Hetagurov’un şu sözleriyle başlayan bir çağrıyı içeriyordu: “Özgür bir halk olarak ölmek, bir despota köle olarak hizmet etmekten daha iyidir.”

Şehir kuşatma altına alındı. Her iki tarafta da şiddetli çatışmalarda büyük askeri kuvvetler ve büyük miktarda teçhizat konuşlandırıldı. 6-11 Kasım 1942 tarihleri arasında 9. Ordu birlikleri, 4. Hava Ordusu uçakları, Kuzey Osetya Halk Milis Tugayı ve partizan birlikleri, işgalcileri onlarca kilometre geri püskürterek karşı saldırı başlattı.

Kuzey Osetya’yı savunan kahramanlardan biri olan ve Barbaşov Anıtı’na adını veren Pyotr Barbaşov, 9 Kasım 1943’te kahramanca bir eylemde bulunarak bir düşman sığınağının mazgalını vücuduyla kapattı. Hayatı pahasına onlarca yoldaşını kurtardı. Bu başarısı nedeniyle ölümünden sonra “Sovyetler Birliği Kahramanı” unvanı verildi.

1943 yılının başlamasıyla birlikte, Almanların işgal ettiği topraklar tamamen kurtarıldı.

tiği topraklar tamamen kurtarıldı. (regnum.ru)

Çeviri: Serap Canbek



Alman İşgalcilerin Kabardey’deki Vahşeti

Anonim

Tanıtım yazısı

1945 yılında Nalçik’te yayımlanan bu koleksiyon, Kabardey Cumhuriyeti’nin kısmi işgali döneminde Almanların işlediği zulümleri anlatan materyaller içermektedir. Bu materyaller arasında, yoldaşlar Yevgazhukov, Kabaloev ve Tsavkilov’un Novo-İvanovka ve Baksan bölgesinin köylerinde Nazilerin işlediği zulümler hakkında 1942 yazına ve sonbaharına ait makaleleri yer almaktadır. Bu koleksiyonu oluşturan, cumhuriyetin çeşitli bölgelerinde Almanların işlediği zulümleri anlatan makaleler, hikâyeler ve eylemler gibi materyallerin çoğu, 1943-1944 yıllarında, yani cumhuriyetin Alman işgalcilerden kurtarılmasından sonra “Kabardinskaya Pravda” gazetesinde yayımlanmıştır.



1941-1945 Büyük ve Bilinmeyen Savaş Kafkas Savaşı

Yazar: Boris Vadimovich Sokolov

Veche Yayınevi

Yayınevinin tanıtım yazısı

Ünlü bir Rus tarihçinin kaleme aldığı bu kitap, Büyük Vatanseverlik Savaşı’nın en büyük muharebelerinden biri olan ve Temmuz 1942’den Ekim 1943’e kadar süren Kafkas Muharebesi’ni anlatıyor. Kitap, stratejik konulara, alternatif senaryoların uygulanabilirliğine, askeri kayıplar sorununa ve iki tarafın eylemlerinin etkinliğine odaklanıyor. Yazar, Sovyet ve Rus kamuoyunun bilincinde iz bırakan temaları vurguluyor: Alman ve Sovyet askeri dağcılarının Elbruz’a tırmanışı ve Novorossiysk yakınlarındaki Malaya Zemlya köprübaşının savunulması.



1941-1945 Büyük Vatanseverlik Savaşı’nda Kuzey Kafkasya’nın Dağlıları

Yazarlar: Bezugolny Alexey Yurievich, Bugay Nikolay Fedorovich, Krinko Evgeny Fedorovich

Centerpolygraf Yayınevi

Yayınevinin tanıtım yazısı

Sovyet döneminde Kuzey Kafkasya tarihi alanında tanınmış uzmanlar tarafından kaleme alınan bu monografi, 1941-1945 Büyük Vatanseverlik Savaşı olaylarına dağ halklarının katılımını analiz etmektedir. Bu, Kuzey Kafkasya’nın ulusal bölgelerindeki örgütlenme ve seferberlik çalışmalarının özelliklerini ve dağlıların askerlik hizmetlerini, ulusal birliklerin tarihini, işgal rejimini, işbirlikçiliğin ve Sovyet karşıtı ayaklanmanın nedenlerini ve ölçeğini, birçok halkın tarihi anavatanlarından sürgün edilmesini içermektedir. Çalışma, bu konulardaki tarihyazımı ve kaynak araştırmasının ayrıntılı bir analizini sunmaktadır. Yazarlar, kapsamlı belgesel materyallerden yararlanarak tarafsız bir şekilde, dağlıların Büyük Vatanseverlik Savaşı’na katılımının nesnel bir incelemesine katkıda bulunmaya çalışmışlardır.

Yaşar Güven
Yaşar Güven
1958’de, Düzce Köprübaşı Ömer Efendi Köyü’nde doğdu. 1980 yılında İTÜ Gemi İnşaat ve Deniz Bilimleri Fakültesi’nden mezun oldu. Üyesi olduğu Gemi Mühendisleri Odası’nın (GMO) 50. yıl ve İstanbul Kafkas Kültür Derneği’nin (İKKD) 60. yıl Andaç çalışmalarının editörlüğünü yaptı. Her iki kurumun yönetim kurullarında görev aldı. Kurucusu olduğu firmada iş yaşamı devam ediyor. 2005 yılı aralık ayında yayın hayatına başlayan Jıneps gazetesinin kurulduğu tarihten itibaren yayın kurulu üyesi.

Yazarın Diğer Yazıları

ABHAZFED’in genel kurulu Düzce’de yapıldı

Abhaz Dernekleri Federasyonu (ABHAZFED) 9. Olağan Genel Kurulu 23 Kasım 2025 günü Düzce’de yapıldı. Akapba Vahdet Kap konuya ilişkin sorularımızı yanıtladı. Yaşar Güven -Okuyucularımıza sizi tanıtalım. -1976,...

Drau’ya giden yol: II. Dünya Savaşı’nda Kafkasya -4. Bölüm-

Yaşar Güven Dizi yazımızın 2. bölümünde (Eylül 2025) Kafkasyalı bir araştırmacının derlediği bilgileri aktarmıştık. “Katılım ve kayıp sayıları” başlıklı yazıda, Abazalar ve Adigeler özelinde derlenmiş...

Drau’ya giden yol: II. Dünya Savaşı’nda Kafkasya -3. Bölüm-

Yaşar Güven Konumuz olan “II. Dünya Savaşı’nda Kafkasya”yı da içeren yayımlanmış kitaplardan bir kısmını bu sayımızda bulacaksınız, başkalarına ulaştıkça onlara da yer verilecek. Hiçbir belgeyi,...

Sosyal Medyalarımız

4,890BeğenenlerBeğen
1,353TakipçilerTakip Et
4,000TakipçilerTakip Et

Son Yazılar

- Advertisement -spot_img