“Evimiz yanıyor! Bu yangını söndüreceğiz!” diyerek harekete geçen Yeşiller, 21 Eylül 2020’de İçişleri Bakanlığı’na belgelerini teslim ederek Yeşiller Partisi’ni kurdu.
“Dünya bugün yeni bir dönemin eşiğinde bulunuyor” denilen parti programında, “Hem yerel hem de küresel düzeyde mücadele eden, adil, eşitlikçi, çoğulcu ve özgürlükçü politikaları savunan bir Yeşiller Partisi’ne bugün her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var” deniyor.
Yeşil politikayı öne çıkaran Yeşiller Partisi, Emine Özkan ve Koray Doğan Urbarlı’nın eşsözcülüğünde 110 kurucu üyeden oluşan partinin ilkelerini, doğaya uyum, iklim krizi ile mücadele, barış ve şiddetsizlik, toplumsal cinsiyet eşitliği ve feminizm, küresel mücadele, yerel ve doğrudan demokrasi, sürdürülebilirlik, adil paylaşım, özgür yaşam ve çoğulculuk oluşturuyor.
Yeşiller Partisi, resmi internet sitesinde çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
“Karbonsuz ekonomi: Toplumsal ve siyasi yapıları, ekonomik ilişkileri ve dinamikleri yerinden sarsan iklim krizine, ekonomideki fosil yakıt bağımlılığı neden oluyor. Çözüm ekonominin karbonsuzlaştırılması. 2050’ye kadar fosil yakıt kullanımını tamamen terk etmeyi hedefliyoruz.
Yeşil yeni düzen: Enerji ve ulaşım altyapısının dönüştürülmesi, enerji verimliliği, iyi işler yaratılması ve hayat kalitesinin artırılması, müşterekleşme, sürdürülebilir turizm, küçük ölçekli tarım, bakım hizmetleri, alternatif ve enformel alanlardaki işler gibi ekonomik etkinliklerin teşvikiyle topyekûn bir dönüşüm.
Herkes için su hakkı: Su tüm insanların, diğer canlıların ve gelecek kuşakların vazgeçilmez hakkı olan bir müşterek. Yeşiller olarak, bozulmuş su döngüsünü onaran, tarımsal, evsel ve endüstriyel su kullanımında su tasarrufunu amaçlayan su politikaları geliştireceğiz.
Herkes için iyi, temiz ve sağlıklı gıda: Doğal kaynakları, biyolojik çeşitliliği, insan ve hayvan sağlığını tehdit eden tarımsal zehirleri yasaklayacağız. Çiftçileri şirketlere ve tarımsal zehirlere bağımlı olmaktan kurtaracak bir teşvik ve garanti altyapısı kuracağız. Bütüncül, onarıcı ve sürdürülebilir tarım uygulamalarıyla doğal kaynakların tüketilmesinin, toprak bozulumunun, ormansızlaşmanın ve çölleşmenin önüne geçeceğiz.
Cinsiyet ve Cinsellik: Hak, Eşitlik ve Özgürlük Alanı! Erkek egemen zihniyetin değişmesi, eşit yurttaşlık temelinde kadın, erkek, LGBTQİ+ tüm bireylerin özgürleşmesi için yapısal ve ilişkisel değişiklikleri her alanda sürekli kılmak için yola çıkıyoruz.”