İsrail, İran’ın nükleer programını hedef aldığını söyleyerek 13 Haziran’da hava saldırısı başlattı. ABD, 22 Haziran’da İran’ın önemli nükleer tesislerinden Fordo, Natanz ve İsfahan’ı ‘sığınak delici bombalarla’ vurarak savaşa dahil oldu. İran ise misilleme saldırısında Katar’daki ABD üssüne saldırdı.
Önceden bildirilmiş bu misillemeden kısa süre sonra ABD Başkanı Donald Trump, İran ile İsrail arasında ateşkes yapıldığını söyleyerek 12 gündür süren çatışmaların derhal durdurulacağını duyurdu ve ”Ateşkes yürürlüğe girdi, lütfen ihlal etmeyin” dedi. Fakat ateşkes kısa sürede bozuldu. İsrail, İran’ın ateşkesi ihlal ettiğini iddia ederek orduya Tahran’ı yoğun şekilde vurma emri verdiğini duyurdu; İran ise İsrail’e füze saldırısı düzenlediğine ve ateşkesi bozduğuna dair haberleri yalanladı.
Trump’ın öfkesi
Beyaz Saray muhabirlerine konuşan Trump, henüz birkaç saat önce duyurduğu ateşkesin bozulmasının ardından hem İsraillilere hem de İranlılara ateş püskürerek şu ifadeleri kullandı: ”Uzun süredir deli gibi savaşan iki ülke var ve ne s*kim yaptıklarını bilmiyorlar. Bilmem anlatabildim mi?”
Bunun üzerine 24 Haziran saat 14.30’da ateşkes yeniden yürürlüğe girdi.
Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yla telefonla görüştükten sonra Truth Social’dan şöyle yazdı: ”İsrail İran’a saldırmayacak. Tüm uçaklar İran’a dostça bir ‘Uçak Selamı’ verip ülkeye dönecek. Kimseye zarar gelmeyecek, Ateşkes yürürlükte!”
Öte yandan İsrail ordusu, İran’ın ateşkesin ardından yeni bir füze saldırısı başlattığını öne sürdü. İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, misillemeye karşılık olarak Tahran’ı vuracaklarını belirtti.
Farklı açıklamalar
İki ülke arasındaki çatışmalar sağlanan ateşkes sayesinde sona ererken, çatışmaya müdahil olan ülkelerin ‘kazandıkları başarıyla’ ilgili açıklamaları devam ediyor. Son olarak İran lideri Ayetullah Ali Hamaney, çatışmalardan sonra uzun bir aranın ardından ilk kez video mesajla açıklamada bulundu. Hamaney, İsrail’e karşı bir zafer kazandıklarını savunarak “Siyonist rejim, İran İslam Cumhuriyeti’nin darbeleriyle neredeyse ezildi ve yıkılıyordu” iddiasında bulundu. Hamaney konuşmasında ABD’nin “İsrail’i kurtarmak” için kendilerine saldırdığını öne sürerken, “İran’a saldırmak onlara çok ağır bedellere mal oldu” ifadelerini kullanarak savaşın İran’ın zaferiyle sonuçlandığını belirtti.
ABD tarafında ise İran’a yönelik müdahaleyle ilgili bir başka tartışma sürüyor. ABD’nin İran’a yönelik müdahalesinde nükleer tesislerin ciddi bir zarar görmediğine yönelik Pentagon raporu ortalığı karıştırmış, ABD Başkanı Donald Trump raporu haberleştiren basın kuruluşlarına ateş püskürmüştü. Konuyla ilgili bir basın toplantısı gerçekleştiren ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Dan Caine, İran’daki nükleer tesislere düzenlenen saldırıların etkilerini değerlendirdi. Hegseth ve Caine, nükleer altyapının yok edildiğini ve Fordo tesisinin yıllarca yeniden kullanılamayacağını belirtti.
İsrail ne kazandı?
İsrail epeydir İran’ın ‘varoluşsal bir tehdit’ teşkil ettiğini iddia etse de, geçmişte ülkedeki nükleer tesisleri vurmamıştı. İranlı yetkililer nükleer tesislerin sivil amaçlı geliştirildiğini söylüyordu.
Ama 13 Haziran’da İsrail, üç nükleer tesise hava saldırısı düzenledi. İran ise drone ve füzelerle misilleme yaptı. İsrail daha önce Suriye ve Irak’taki nükleer tesisleri vurmuştu.
Uluslararası kuruluşlar İsrail saldırılarının ‘yasadışı’ olduğunu söylese de, İsrail, ‘önleyici meşru müdafaa’ bahanesiyle saldırılarını sıklaştırdı. Fakat İran’ın nükleer bomba geliştirdiği veya bunu İsrail’e karşı kullanmayı planladığı konusunda görüş ayrılıkları var.
Netanyahu, 18 Haziran’da ”Dünya liderleriyle konuştum. Ordumuzun başarısından ve kararlılığından çok etkilenmişler” demişti.
Son kertede İsrail, ABD’yi Ortadoğu’da doğrudan bir saldırı düzenlemeye ikna etti. ABD, 1967’deki Altı Gün Savaşı’nda ve 1973’teki Yom Kippur Savaşı’nda da İsrail’e destek olmuştu, fakat hiç doğrudan saldırı düzenleyerek yardım etmemişti.
Netanyahu, ABD’nin İran’ı vurmasının ardından “Tebrikler Başkan Trump. ABD’nin muhteşem ve hakkaniyetli gücüyle İran’ın nükleer tesislerini hedef almaktaki cesur kararınız tarihi değiştirecek” demişti.
İran, nükleer programını koruyabildi mi?
İsrail, İran’daki hedeflere ciddi zarar verdi; ABD’yse yeraltı nükleer tesisleri ‘tamamıyla yok ettiğini’ iddia etti.
Uydu görüntülerinde ABD füzelerinin hedefleri vurduğu görülse de, nükleer tesislerde neyin yok edildiğine ilişkin bağımsız bir doğrulama yok.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) Başkanı Rafael Mariano Grossi, ”IAEA dahil kimse Fordo’daki hasarı henüz ölçemez” dedi, hasarın tahminlerince ‘çok ciddi’ olduğunu söyledi ve ekledi: ”Çünkü saldırıda patlayıcı yükler kullanıldı ve tesisteki santrifüjler aşırı titreşime çok duyarlı.”
Ne olacak?
İran ve İsrail arasındaki ateşkes, Ortadoğu’da kısa süreli bir rahatlama getirse de nükleer gerilimler, rejim tartışmaları ve Çin’in enerji oyunu yeni çatışmaların işaretlerini veriyor.