Öfkeliyiz, ACILIYIZ, şaşkınız, dilimiz dönmüyor.
Bu sabah saat 5’te, Hatay Reyhanlı’da yalnız yaşayan 80 yaşındaki annemiz, kendi evinde korkunç bir saldırıya uğradı.
Hırsızlık, uyuşturucu kullanımı, TECAVÜZ gibi kabarık bir suç dosyası olan failin daha önceki cezasından tecavüz ettiği kişiyle evlenerek kurtulduğu söyleniyor.
Bu sefer de hırsızlıkla yetinmediğini işiten kulaklarımız inanmak istemiyor.
Kötülüğün rengi bu. Diğer renklerden farklı. Özenle koruduğumuz kadim yaşam kültürümüzün sınırlarından içeriye zorbalıkla giriyor. Kötülüğün dışında kalan tüm renklerin sorumluluğudur yaşanan korkunç olayın nedenlerini anlamak.
İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmak istendiği, kadın cinayetlerindeki artışın görmezden gelindiği, en ilkel güdülerin serbestçe dolaşacağı mecraların tanımlandığı mesela kadınların tecavüzcüsüyle evlendirildiği, ırkçılığın onurlandırıldığı, şiddetin arttığı, çocukların gelin olduğu, Deniz Poyraz’ın öldürüldüğü koşullarda ortaya çıkıyor KÖTÜLÜK.
Farklılıklarıyla, yan yana, eşit, özgür, kardeşçe, barış içinde, onurlu bir yaşam talep edenler var. Dünyanın derin insanlık krizleri yaşadığı günümüzde, pek az ülkenin sahip olduğu zengin kültürel mirasa sahip çıkmak, zamanında bu topraklara tohumları atılmış ortak iyilikleri yeniden yeşertmek isteyenler var. Bütün yok sayılmalara rağmen KADINLAR var.
Kötülüğe, faile ve onun gibileri yaratan anlayışlara ÖFKELİYİZ.
Kadim yaşam kültürümüzden, insanlık onurumuzdan VAZGEÇMİYORUZ.
İstanbul Sözleşmesi’nden VAZGEÇMİYORUZ.
JINEPS YAYIN KURULU