“14 Mart Çerkes Dili ve Yazı Günü” kapsamında çeşitli etkinlikler yapıldı.
Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAFFED) 14 Mart’ı çevrimiçi kutladı. Etkinliğin konukları, Metropol Yayınevi tarafından yayımlanan eğitim kitabı “Bzerabze”nin yazar ve editör kadrosu oldu.
Ankara Çerkes Derneği ise dernek binasında her yaştan katılımcıyla yaptığı 14 Mart etkinliğini şiirlerle, şarkılarla kutladı ve programı şöyle duyurdu:
«ПщIэ зыхуэтщI ди лъэпкъуэгъухэ!
ХабзэфI тхуэхъуауэ гъатхэпэм и 14-м адыгэу дунейм тетым зэдыдогъэлъапIэ Адыгэ тхыбзэм и махуэр.
Адыгэбзэм хуэпэжу, и АнэдэлъхубзэкIэ зызхуэпэжхэр фыкъыдогъэблагъэ.»
İstanbul Kafkas Kültür Derneği de bu özel günü 15 Mart Cumartesi kutladı. Program, yaşamını Adige dili ve kültürüne adayan Ş’ejokue Zafer anısına düzenlendi.
Samsun Çerkes Derneği’nin 15 Mart Cumartesi günü dernek mekânında düzenlediği programa Nart Çocuk Kulübü de katıldı. Etkinlikte konuşmacı olarak Eyüp Baloğlu, Zeki Beştepe ve İrfan Badur yer aldı.
Kayseri Kafkas Derneği’nin kutlaması 16 Mart Pazar günü yapıldı. Etkinlikte derneğin Psıne Çocuk Kulübü ve İdeal Eğitim Koleji Anadil Sınıfı öğrencilerinin hazırladığı müzik ve tiyatro gösterisi sunuldu.
Ürdün merkezli Adiga ITV’nin Facebook ve YouTube kanallarından yaptığı yayına Maykop’tan Mariet Şhelehu, Ankara’dan Hikmet Ber, Nalçik’ten Asyet Başo katıldı.
Adigey Cumhuriyeti Adige Xase ve Adigey Devlet Üniversitesi’nin ortaklaşa düzenlediği “Adigece Dikte” etkinliği, üniversitenin Adige Filolojisi ve Kültürü Fakültesi’nde gerçekleştirildi. “Adigece Dikte” ayrıca Karaçay-Çerkes, Krasnodar, Stavropol Krayı, Moskova ve St. Petersburg’da da düzenlendi. Bu yıl etkinliğe yaklaşık 12 bin kişi katıldı.
Karaçay-Çerkes’te “Çerkes Merkezi Vakfı”nın Xabez Kültür Sarayı’nda gerçekleştirdiği etkinlikte Adige dili öğretmenlerine plaket verildi.
DEM Parti ve ESP’den kutlama mesajları
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Dil, Kültür ve Sanat Komisyonu ile Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Halklar ve İnançlar Komisyonu “14 Mart Çerkes Dili ve Yazı Günü”ne ilişkin mesaj yayımladı.
DEM Parti’nin Türkçe, Adigece ve Kirmanckî olarak paylaştığı mesajda şu ifadeler yer aldı: “İlk Çerkesçe kitap olan Çerkesçe Sözlük’ün 14 Mart 1853’te Bersey Wumar tarafından yazılmasının yıldönümü, 2003 yılından beri Dünya Çerkes Birliği tarafından alınan kararla ‘14 Mart Çerkes Dili ve Yazı Günü’ olarak kabul edilmiştir.
Bir halkın anadili iletişimde kullanılan bir araç olmaktan öte, topluluk bilinci, hafıza ve halkın tarihidir. Anadili olmadan gelecekten söz edilemeyeceği gerçeği ile yaşam, varoluş ve devamlılık demek olan dillere sahip çıkılmalıdır.
Türkiye’de iktidar süregelen bir gelenekle Kürt halkı üzerinde sürdürdüğü gibi Çerkes halkı üzerinde de çok yönlü bir asimilasyon politikası uygulamakta ve Çerkes halkının hak taleplerini görmezden gelmektedir.
Demokratikleşme; halklar, anadiller, kültürler ve inançlar üzerindeki baskılara son vermekle, anayasal eşitliği sağlamakla, anadillerin anayasal olarak güvence altına alınmasıyla mümkün olacaktır. Bu anlamda Türkiye’nin çokdilli ve çokkültürlü toplum gerçeği dikkate alınarak anadili hakkı için gerekli tüm düzenlemeler yapılmalıdır. Kendi dilini, kültürünü özgürce yaşayamayan bütün halkların olduğu gibi, Çerkes halkının anadili ve kültürü ile özgür ve eşit yaşam kurma mücadelesini sürdüreceğiz.”
ESP’nin yayımladığı mesajda şunlar söylendi: “14 Mart Adige (Çerkes) Dili ve Yazı Günü Kutlu Olsun!
14 Mart 1853’te Bersey Wumar tarafından hazırlanan Çerkesce Sözlüğü’nün yayım yıldönümü, 2003 yılından beri Dünya Çerkes Birliği tarafından alınan kararla ‘14 Mart Çerkes Dili ve Yazı Günü’ olarak kutlanmaktadır.
Diller, kültürler üzerindeki asimilasyon politikaları imparatorluklar ve devamcısı ulus devletlerin rutin uygulaması olmuştur. Rus İmparatorluğu’nun soykırımına maruz kalıp başta Anadolu olmak üzere dünyanın birçok yerine dağılan Çerkes halkı gittiği yerlerde de asimilasyondan kurtulamadılar.
Tek bir etnik kimliği ulus kimliği olarak temel alan Türkiye Cumhuriyeti de ‘halklar hapishanesi’ olmaya devam etti. Kürtler, Çerkesler, Lazlar ve daha birçok halk asimilasyona, baskıya maruz kaldı.
Halklar dillerini, kültürlerini yok oluştan kurtarmak için mücadele ediyor.
Çerkeslerin ve bütün halkların anadilini ve kültürünü özgür ve eşit koşullarda yaşama mücadelesini sürdüreceğiz.”