Bağımsızlık Demokrasi Özgürlük Eşitlik Birlik

“Anavatanı terketmeyeceğiz”

Çerkes aktivistlerden oluşan bir grup, Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti Habezski bölgesindeki Ali-Berdukovski köyüne yerleşen Suriye Çerkeslerini ziyaret etti. Daha önce açılmış olan bağış kampanyasında toplanan parayla satın alınan gıda maddeleri de ziyaret esnasında dağıtıldı.
Bu ziyarette Politika 09 haber portalından Amar Jujuy da Gosak’ue ailesini ziyaret etti ve aile reisi Recep Gosak’ue ile konuştu.
Aile, Suriye’deki savaş nedeniyle Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti’ne geçmiş. Bir oğulları yaşı nedeniyle orduya alındığından ülkeyi terketmesine izin verilmemiş ve Suriye’de kalmış. Suriye’nin farklı yerlerindeki iki evlerini kaybetmişler. Recep büyük bir Fransız firmasında makina tamir işinde çalışıyormuş. Birkaç yıl Fransa ve İtalya’da da çalışan Recep, çok iyi derecede Arapça, İngilizce ve İtalyanca biliyor.

Yeni bir kurum: Jegu

Suriye Çerkeslerinin karşılaştıkları zorluklar konusunda çözümler üretmek üzere Kabardey-Balkar’da Jegu (yuva-ocak) adlı bir kurum kuruldu. Kabardey Kongresi Başkanı Aslan Beşto bir açıklama yaparak “Geri dönenlere yardımcı olan Perit, yönetimin baskısı yüzünden kapanmıştı. Perit’in görevini devam ettirecek olan Jegu’nun uzun soluklu olmasını dilerim” dedi.
Suriye’deki savaşın başlamasının ardından yaklaşık 2 bin Çerkesin Rusya’ya geldiğini belirten Beşto, bunlardan 1200’ünün Kabardey-Balkar’a, 800’ünün ise Adıgey ve Karaçay-Çerkes’e yerleştiğini ve Kabardey-Balkar’da 90 evin Suriye Çerkeslerine tahsis edildiğini söyledi. (kavpolit.com)

 

-Karaçay-Çerkes’e ne zaman geldiniz?
-Üç ayı geçti.

-Geldiğinizden bu yana ne tür sorunlarla karşılaştınız?
-Çeşitli belgelerin kayıt ve tescili konusunda sorunlar yşıyoruz. Kayıt işini resmileştirdik ama başka belgeler de gerekiyor. Bu tür işlemler çok zaman alıyor ve masraflı oluyor. Ayrıca, işe ihtiyacımız var. Şu anda ben çalışıyorum ama Suriye’den gelenler genelde bu konuda sorun yaşıyorlar.
Habezski ilçesinde kalanlar çoğunlukla inşaat işinde çalışıyor. İlçede alçı fabrikası dışında istihdam yaratan çok firma yok. Suriye’den gelenlerin bir kısmı orada çalışıyor, diğerleri ise tarım ve hayvancılıkla uğraşıyor.

-Bölge halkının bir yardımı oluyor mu?
-Şu anda oturduğumuz eve kira ödemiyoruz. Sahibi Çerkesk’te yaşıyor, bize tahsis etti.

-Çocuklarınız çalışıyor mu?
-2 çocuğum var, biri bu yıl okula başladı. Oğlum ise hasta olduğundan okula gitmiyor.

-Rusça öğrenebildiniz mi?
-Doğruyu söylemek gerekirse Rusça öğrenmeye çalışmadık. Çünkü Habezski bölgesindeki Çerkesler çoğunlukla Adıgece konuşuyorlar ve Rusça çok ender kullanılıyor. Rusçayı öğrenmek için etrafınızda hep Rusça konuşulmalı. Çocuklar içinse durum farklı, onlar herşeyi çabuk öğreniyor. Rusçayı da öğrenmemiz gerektiğine inanıyorum çünkü diğer halklarla iletişim kurmanın yolu bu…

-Karaçay-Çerkes’te sizin durumunuzda kaç kişi var? Onların sorunları var mı?
-Çok değil, belki altı aile. Suriye Çerkeslerinin çoğu Türkiye’ye gitti. Çünkü seyahat daha ucuza geliyor ve vizeye gerek yok. Oraya gidenlerle de iletişim içinde olduğumdan, barınma ve iş konusunda diaspora Çerkeslerinden yardım aldıklarını biliyorum.
Aslında çoğu anavatanlarına dönmek istiyor. Suriye’deki arkadaşlarım buradaki iş koşullarını soruyor. Türkiye’den çok burayı istiyorlar ama Türkiye’de ev ve iş bulmak daha kolay…
Anavatanımıza geldik ve gitmek gibi bir düşüncemiz yok. Burada çalışmayı ve yaşamayı düşünüyoruz. Çocuklarımızı burada büyütmek istiyoruz. Tek istediğimiz şu: Durumumuzu düzeltip bize yardımcı olan insanlar için bir şeyler yapabilmek… (ekhokavkaza.com)

Çeviri: Serap Canbek 

Serap Canbek
Serap Canbek
İstanbul’da doğdu. Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümündeki tahsilinin ardından sigorta sektöründe çalıştı. 2011 yılından beri Jıneps gazetesinde yayın kurulu üyesidir.

Yazarın Diğer Yazıları

Yeryüzünde güçlü izler bırakan kadın: Şamirze Ludmila

Avrupa Parlamentosu’nun Strazburg’daki binasının önüne 1994 yılında dikilen ve Avrupa Birliği’ni sembolize eden heykeli yapan sanatçı Ludmila Tcherina’nın babasının Çerkes olduğunu tesadüfen öğrenip de...

Sürdürülebilir kültürel miras

Sürdürülebilir kültürel miras Çocuklar, bir halkın kimliğini ve kültürünü yansıtan anadilleriyle kimlik kazanır ve sosyalleşir. “10 sene sonra bulamayacağımızı düşündüğümüz Adıgabze çocuk seslerini kayıt altına...

Savaşa dair iki film

Abhazya Savaşı’nın 30. yılında, Gürcistanlı yönetmen ve senaryo yazarı Nana Janelidze’nin “Devam Et Lisa” ve Tiflis’te yaşayan Abaza yönetmen Anna Dziapşipa’nın “Sınır Çizgisinde Otoportre”...

Sosyal Medyalarımız

4,890BeğenenlerBeğen
1,353TakipçilerTakip Et
4,000TakipçilerTakip Et

Son Yazılar

- Advertisement -spot_img