Süryaniler İstanbul’da çocuklarına Süryanice öğretebilecekleri bir anaokulu açmak için Milli Eğitim’e başvurdu. Talep “Siz azınlık değil, asli unsursunuz. Azınlık olmadığınız için de yabancı dilde eğitim yapamazsınız” gerekçesiyle reddedildi. Ancak AKP Genel Başkan Yardımcısı Çelik, “Hükümetimiz bu talebinizi karşılayacaktır” diyerek Süryanileri umutlandırdı Süryanilerin anaokulu talebine ret Malatya Sürgü’de Alevilere yönelik ırkçı saldırılar devam ediyor. Sürgü’de Ramazan ayının ilk günlerinde Alevi Evli ailesinin evine yüzlerce kişinin taşlı sopalı saldırısının ardından bu kez de Alevi bir yurttaşa ait bir aracın lastikleri indirildi. Daha önce saldırıya uğrayan aile ile akrabalığı olmayan Celal Mezarcı’nın evinin önündeki aracın üç lastiğini indirenler arabanın kaportasının üzerine “Alevi ölsün”, “Ölüm”, “A…. koyayım” gibi tehdit ve küfürler yazarak “Sürgülü” imzası attı.
Yaşadıklarını Evrensel’e anlatan Alevi yurttaş Celal Mezarcı, akşam abisi İmam Mezarcı’nın aracıyla saat 22:00 sıralarında eve geldiğini ve sabah 06:30’da kalktığında arabanın üç lastiğinin indirildiğini gördüğünü söyledi. Arabanın kaportasına “Alevi ölsün” “A…. Koyayım” gibi küfür ve tehdit içerikli notlar yazıldığını gördüğünü ifade eden Mezarcı, jandarmaya başvurduğunu söyledi. Sürgü’de Alevi-Sünni, Türk-Kürt ayrımı ve kışkırtması yapmaya çalışanlar olduğunu belirten Mezarcı “Sürgü’de zaten psikolojik bir baskı var. Evli ailesine yönelik yapılan saldırının ardından herkeste bir tedirginlik oluştu” dedi. Sürgü’de yıllardır Alevi-Sünni, Türk ve Kürtlerin bir arada yaşadıklarını belirten Mezarcı “Bizi birbirimize düşürmek isteyen belli bir kesim var. Biz bunlara fırsat vermeyeceğiz. Biz sadece halkların kardeşliğine inanıyoruz” diye konuştu.
Sürgü’de daha önce saldırıya uğrayan Evli ailesinin avukatlığını yapan Av. Ali Hamamcı, Evli ailesinin avukatı olmasından dolayı Celal Mezarcı’nın arabasına yapılan saldırının ardından kendisini aradığını söyledi. Sürgü’de Evli ailesine yapılan saldırıya ilişkin açılan soruşturmada olayları başlatan davulcuya ‘suça tahrik etmekten’ diğer zanlılara da ‘mala zara vermekten’ dava açıldığını belirten Av. Hamamcı “Halbuki Evli ailesine yönelik saldırı insanlığa karşı işlenmiş suç olarak nitelenmeliydi. İnsanlığa karşı işlenmiş suç olması için insanların ölmesi ve yanması mı gerekiyordu. Bu soruşturma saldırıyı yapanları tutuklamaya yönelik açılmamıştı zaten. Evli ailesinin evine yapılan saldırının ardından da kimse tutuklanmadı. Bu soruşturma iyi yapılsaydı bu araca yönelik saldırı da yapılamazdı diye düşünüyorum” dedi.
Sürgü’de Alevi yurttaşların kendi içlerinde bir tedirginlik yaşadıklarını ifade eden Av. Hamamcı, Sürgü’de devlet yetkilileri Evli ailesine yapılan saldırının ardından aileyi ziyaret etti, destek verdi ama bu sadece insani bir yaklaşım diyerek “Devletin ve yetkililerinin asıl görevi hukukun gereğini yerine getirmesidir. Yani hukukun dışına çıkanlar için hukukun gerektirdiğini yerine getirmektir.”
Sürgü’de ne olmuştu?
28 Temmuz’da Doğanşehir’in Sürgü Beldesine bağlı Bağlarbaşı Mahallesinde sahurda davulcu bir gençle Alevi aile arasında çıkan tartışma linç hareketine dönüştü. Tartışmayı bahane eden yüzlerce kişi Evli ailesinin evine ‘Pis Aleviler’ ‘Pis Kürtler’ şeklinde bağırarak taş ve sopalarla saldırdı. Jandarma ve polisin engel olmadığı saldırıya uğrayan Evli ailesinin fertleri gün boyu evlerinden çıkamadı. Saldırganlar belirledikleri 10’a yakın ailenin beldeden gitmemesi halinde evleri yakacakları tehdidinde bulunurken, saldırganlardan hiç kimse tutuklanmadı. Saldırının ardından açılan soruşturmada saldırganlardan sadece davulcu kısa süre tutukladı, itiraz üzerine o da serbest bırakıldı. (Evrensel)
