-Neden HDP aday adayısınız?
– Bir Çerkes olarak; bu ülkede Çerkes kimliği ile cümle kurabilmenin, politika yapabilmenin çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. 1864’ten bugüne kadarki sürece baktığımızda, elimizde kalanların bizi geleceğe taşıyabileceğinden hiç emin değilim. Asimile oluyoruz. Çerkes kimliği ile var olmayı ve bu kimliği, kültürü yeniden üretmeyi istediğimizi, mümkün olan her alanda dile getirmek gerekir. Dile getirmenin dışında; gerçekleştirmek için olası bütün zeminlerde mücadele etmek gerekir.
Bir insan olarak; HDP’nin tam da bugün bulunan konjonktürde; demokrasiden, özgürlükten, barıştan yana olmaktan başka şansı olmadığını düşünüyorum. Demokrasi ve özgürlük mücadelesi ile her türlü kimlikle birlikte yaşayabilme mücadelesinin aynı bütünün parçaları olduğunu düşünüyorum.
-Diğer partileri veya bağımsız adaylığı neden düşünmediniz?
Diğer partilerden Çerkes aday adaylığını ve bağımsız adaylığı değerlendirir misiniz? Belki de düşünebilirdim, ancak; imzacılarının insiyatif aldığı, gazetenizde yayınlanan ve tüm diğer Parti MYK’ları ile de paylaşılan aşağıdaki taleplere en etkili yanıt HDP’den geldi.
1. Çerkes olarak, varlığımızın ve kültürümüzün resmi düzeyde tanınması,
2. Dilimizin ve kültürümüzün asimilasyona karşı korunması için başta anadilde eğitim hakkı olmak üzere kültürel ve demokratik haklarımızın verilmesi,
3. Mevcut kültürel değerlerimizin kayıt altına alınabilmesi, korunabilmesi ve gelecek nesillere aktarılabilmesi için gerekli bilimsel çalışmaların yapılması, bunun için ilgili bakanlıklarca bütçelerin ayrılması,
4. Anavatan Kafkasya ile sürgün dolayısıyla kopartılan tarihsel bağlarımızın daha güçlü kurulabilmesi için çifte vatandaşlığımızın önündeki engellerin kaldırılması,
5. Çerkesler’in 19. yüzyılda yaşadıkları soykırım ve sürgünün TBMM’ce tanınması,
6. Abhazya’ya doğrudan ulaşımın sağlanması,
7. Abhazya’nın bağımsızlığının tanınması,
8. Güney Osetya’nın bağımsızlığının tanınması.
Bu yanıtın HDP’den gelmesi bir tesadüf müdür? HDP’nin sosyolojik konumu gereği midir? Kimin nasıl bir dünya istediğiyle ilgili midir?
Zaman gösterecektir.
Demokrasi tablosuna baktığınızda; Çerkes kimliğiyle var olan bağımsız adaylar ve ÇDP, Çerkes kimliğini seçim ortamında görünür kılan, toplumu harekete geçiren bir işlev taşıyor. Öte yandan; pratik olarak maalesef iktidar partisinin işine yaradığını da düşünüyorum. Söyleyeceğim şudur; HDP’den, ÇDP’den, herhangi bir başka partiden ya da bağımsız ama Çerkes kimliği ile, yukarıdaki taleplere sahip çıkmak, geliştirmek, dönüştürmek üzere meclise giren her kişi için elbirliği ile destek sağlamak gerekir. Bu adımı hangi noktadan başarırsak başaralım, kendi içimizdeki farklılıkları, çelişkileri yeni baştan düşünmek ve birlikte üretmek gerekir.
-Gazete yayınlandığında muhtemelen netleşecektir ama soralım yine de, aday adaylığından adaylığa geçebileceğinizi düşünüyor musunuz?
– Mümkündür ancak bundan daha önemlisi; birimizin yani bir Çerkesin, Çerkes kimliğini dile getirerek meclise girmesidir.
-HDP %10 barajı aşar mı? Aşamazsa HDP ne yapar, siz ne yaparsınız?
– Türkiye demokrasisi adına HDP’nin barajı aşması önemli bir adım ve bu nedenle çeşitli provokasyonlarla engellenmeye çalışılacaktır ama ben siyasetin ve seçmenin geldiği yetkinlik düzeyinin buna izin vermeyeceğini düşünüyorum. HDP’nin barajı geçmesi çok mümkün. Aşamazsa HDP bileşenlerine geri ayrılabilir çünkü farklı seçenekler oluşacaktır. Bu memlekette nasıl derin bir ‘tutucu’ damar var ise derin bir ‘özgürlük ve demokrasi’ talebi de var. Talep devam edecektir.
-Mecliste Çerkes kimliğinizle yer alırsanız, HDP içinde nasıl bir siyaset izleyeceksiniz? HDP tüzük ve ilkeleri nettir, özelde Çerkes kimliği özelindedir sorumuz.
– HDP tüzük ve ilkeleri her kimliğin kendini ifade etmesini mümkün kılan hatta pozitif ayırımcılıkla destekleyen nitelikte. Parti içi süreçlerin bunu doğrulaması için mücadele edilecektir gerekirse elbette. Aslolan; Çerkeslerin bu toplumda var olduklarını ve kendi renkleri ile bütünün içinde var olmaya devam etmek istediklerini dile getirmektir.
– Okuyucularımıza mesajınız?
– Çantamda başlangıç için yukarıdaki 8 madde var. Konuşulması gereken çok şey var. Ben diyorum ki; hepimiz çantamızdakini masaya koysak… Malum; gelecek biz kurarsak olacak.
Birgül Hızal
Adıgeler’in Şapsığ boyundanım. İstanbul’da yaşıyorum. Kadıköy Anadolu Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi mezunuyum. İstanbul Üniversitesi Uluslararası İlişkiler master programına katıldım. 78 kuşağındanım. Halen çalışma hayatına devam ediyorum.