Selimname
sen ilk kurşunu hayatına sıktın..
başka kurşunun da yoktu zaten senin
küfrederdin kurşunsuzluğuna
yarım çeçence’nle
mahkum oldun sarımsak kokulu odalara..
son paranla misina alırdın
son paranla vapura binerdin
vapurun nereye gittiğini hiç bilemezdin
sen rakıyla güreşirken
tren düdüğünü duyamadın emmi
duysan da yetişemezdin zaten
yetişsen de ilk istasyonda inerdin
son paranla gül alırdın
yalnızlığına sunmak için
koyardın içine
boşaltıp rakı şişesinin
rakıya mı kıyamazdın güle mi
anlayamazdım…
belki hiçbir şey, belki de her şeydi derdin
balık olurdun bulutlar içinde
“ne alakası var! ” derdin
Galip Özdemir