Ellerim güvercin olsa
Bembeyaz, kanat çırpmasıyla
Uzanıp aksa semaya
Masmavi çocuk masumluğuyla
Açsa çiçekler gibi bahara
Solsa kan ve gözyaşı
Bir daha olmasa…
Sen Kürt olsan Güneydoğu’da
O Laz olsa Karadeniz dağlarında
Zeybeğe dursa bir diğeri efe olup Ege’de
Toroslarda serin yaylada Yörük olsa biri
Erzurum da halaya dursa Dadaş
Türkmen olsa Yozgat, Ankara
Uzunyayla’da Kafe’ye durmuş bir Çerkes
Urfa da kefiyesi ile bir Arap
Maraş, Adana yolunda Avşar
Artvin’de Gürcü
Kars’ta Azeri
Trakya’da Rumeli türküsü tuttursak hep beraber
Sivas’ta gümüş işlese bir Ermeni,
İstanbul’da mezesinden mest olsak Rum Hristo’nun
Elele girsek Sinagog’a
Fenerde bir Pazar ayin yapsak
Saflar tutsak hep birlikte Sultanahmet camiinde
Can olup Semaya dursak Cem evinde…
Ellerim güvercin olsa
Bembeyaz, kanat çırpmasıyla
Uzanıp aksa semaya
Masmavi çocuk masumluğuyla
Açsa çiçekler gibi bahara
Solsa kan ve gözyaşı
Bir daha olmasa…
Ben sürgünüm
Sürgünlerden doğmuşum
Sürgünüm ben göçerim
Yeryüzünden gökyüzüne
Gökyüzünden yeryüzüne
Yuvam Dünya
Bir ak güvercin donunda
İnsanım ben!