Tek perdelik oyun, çevresi tarafından ‘normalleştirilmeye’ çalışılarak sürekli kısıtlamalara, psikolojik manipülasyonlara (gaslighting) maruz kalan genç bir kadını merkezine alıyor.
Amerikan erken dönem feminist edebiyatının en önemli yazarlarından Charlotte Perkins Gilman’ın “Sarı Duvar Kâğıdı” hikâyesinden ilhamla yola çıkarak yazılan özgün tiyatro metni “Karanlıkta Kadınlar Sarı Görünür”, farklı olduğu için çevresi tarafından psikolojik zorbalığa maruz kalan ve “normalleştirilmeye” çalışan genç bir kadını merkezine alıyor. Kadın çevresine kendini kanıtlama uğraşı sırasında yeni taşındıkları evdeki duvar kâğıdında beklenmedik bir şey fark eder. Kâğıdın içinde sanki bir kadın vardır…
Farklılık nedir? Uyum sağladığımız şeyler bizi tutsak edebilir mi?
“Karanlıkta Kadınlar Sarı Görünür”, sıkıştığımız düzen ve kalıplardan özgürleşmeye dair bir çağrı niteliğinde!