Okumak

0
294

Alak suresi, Kuran’ın 96. ve kronolojik olarak inen ilk suresidir. 19 ayetten oluşmakta olup ilki şöyledir: Yaratan Rabbinin adıyla oku! (Vikipedi)

Yüce Allah’ın emri, önüne ne gelirse oku anlamına gelir mi bilmiyorum, ama okumak fiili günümüzde çok farklı anlamlarda kullanılmaktadır: Okulda okumak, kitap okumak, şarkı okumak, ezan okumak, canına okumak, bir sözü okumak (yorumlamak) aklıma ilk gelenler.

Şimdi, bir an için 1970’lerin sonuna ve Düzce dolaylarında bir Abhaz köyüne gidelim. Köy kahvesindeyiz. Ağırlığı gençlerden oluşan bir topluluk, orta yaşlı birkaç büyüğün sohbetini dinlemekte. İyi kötü geleneklerden haberdar olan gençler, saygıyı elden bırakmamaktadırlar. Bunun farkında olan en kıdemli büyük ise, bilsin bilmesin, Türkiye ve dünya siyaseti ile ilgili alabildiğine uzun tespitlerde bulunmakta ve görüş belirtmektedir. Karşı bir yaklaşımın olmayacağından emindir.

Ama ne yazık ki yanılmaktadır. Gençlerin arasında ailesi uzun süre önce köyden ayrılmış bir genç vardır ki, yurtta ve dünyada zirvelerde olan siyasi iklimden haberdardır ve içinde yer almaktadır. Dolayısıyla, duyduğu sorumluluktan ötürü, cesaretlenerek, konuşmak üzere söz istemez, izin ister. O büyüğün söylediklerini tek tek çürütmeye, karşı görüş belirtmeye başlar. Büyük, hayretler içinde, ağzı açık dinlemektedir. Genci tanımamaktadır. Bir süre sonra yanında oturana eğilerek, Abhazca sorar:

“Kim bu?”

Yanındaki, genci bilmesine rağmen ne adını ne de soyunu söyler. ‘Ciddiye alma’ anlamında, elini havaya doğru sallayarak “Okuyor!” der sadece.

Karşılık verilen büyük ise hemen anlamıştır. Affedici bir edayla “Haa!” der yalnızca. Yani, okuyorsa cahildir, hoş görülmelidir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz