Sosyalist gençlik yargılanıyor

0
374

12 Mart ve 30 Nisan tarihlerinde İstanbul ve Eskişehir’de yürütülen operasyonlarla gözaltına alınarak tutuklanan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) Eş Başkanları Yaren Tuncer ve Okan Danacı ile MYK üyesi ve Yeşil Sol Parti Eskişehir Milletvekili adayı Müslüm Koyun’un duruşmaları yarın (14 Eylül 2023) Çağlayan ve Eskişehir adliyelerinde görülecek. SGDF MYK üyesi Gamze Toprak özellikle 2015’ten bu yana artarak devam eden operasyon ve tutuklamalar ile ilgili olarak “Bütün siyaset kanallarını tıkayarak gençlerin söz-eylem-örgütlenme özgürlüğüne saldırıyorlar, tutuklamalar bu korku ikliminin bir parçasıdır” dedi. 


Tuncer ve Danacı’nın 12 Temmuz’da görülen ilk duruşması beraberinde yargılanan 9 kişiden 7’sinin beraatıyla sonuçlanmış, Tuncer ve Danacı’nın ise tutukluluk hallerinin devamına karar verilmişti. Yaren Tuncer ve Okan Danacı’nın ikinci duruşması yarın (14 Eylül 2023) saat 13.35’te Çağlayan Adliyesi 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Müslüm Koyun’un duruşması ise aynı günün sabahı saat 9.00’da Eskişehir Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleşecek. 1 Mayıs eylemine katılmak, YÖK protestosuna katılmak, Gezi eylemleri için yapılan basın açıklamasına katılmak, Ali İsmail Korkmaz anısına yapılan açıklamaya katılmak, 8 Mart’ta yol tarif etmek ve Suruç katliamı için bildiri dağıtmak iddianamede yöneltilen suçlardan bazılarını oluşturuyor.

“Eskişehir’de ağır tecrit koşullarında tutulan Koyun’a ‘ajanlık dayatması’ yapıldı”

SGDF MYK üyesi ve Yeşil Sol Parti adayı Müslüm Koyun’un Eskişehir’de ağır tecrit koşullarında tutulduğunu belirten MYK üyesi Gamze Toprak, “Mektuplar verilmiyor. Yayınlar, kitaplar çok sınırlı şekilde eline ulaşabiliyor. Tek başına tutuluyor. Görüşler kabul edilmiyor. Eğer mektup yazdıysanız görüş hakkınız olmuyor. Müslüm hakkında sosyal medyada paylaşım yaptıysanız güvenlik soruşturması adı altında yine görüşten men ediliyorsunuz. Bu gerçekten iradeyi kırmaya yönelik bir tecrit politikası” dedi.

Toprak, Silivri Cezaevi’ndeki koşullar ile ilgili olarak “Özellikle devrimci kadın tutsaklara yönelik sürekli disiplin cezaları var. Atılan sloganlar için disiplin ve iletişim cezası adı altında tutsakların görüş, mektup, telefon hakları ellerinden alınıyor” sözlerini sarf etti. Silivri Hapishanesi’nde tutuklu bulunan Kalender Polat’ın kendisini MİT’e mensup olarak tanıtan bir polis ile görüşmeye zorlandığını, Polat’a başmemur tarafından ‘ajanlık dayatması’ yapıldığını söyleyen Toprak, buna karşı eylem yapan siyasi tutsaklara da yine disiplin cezaları verildiğini belirtti.

Özellikle 2015’ten bu yana şiddeti artan baskı, operasyon ve tutuklamalar hakkında “Gençlerin dinamizmini örgütleyebilecek öncü güçleri operasyonlarla bertaraf etmeye çalışıyorlar. Bu saldırılar gençliğe söz-eylem-örgütlenme özgürlüğü tanımamak, siyaset kanallarını tıkayarak gençlerin talep ve özgürlüklerini dile getirecek alanları yıkmaya çalışmak anlamına geliyor” dedi.

“Afiş asmak ve bildiri dağıtmak gibi gerekçelerle tutuklanmak korku ikliminin bir parçası”

Temmuz ayında Suruç katliamının 8’inci yılında düzenlenecek anma için bildiri dağıttığı gerekçesiyle 6 öğrenci tutuklanmıştı. Toprak, “Eskiden bir öğrenci eyleme katıldığında en fazla okulda soruşturma açılabilir, ailem aranabilir diye kaygılanırdı. Bugün bildiri dağıttı diye tutuklamayla karşı karşıya kalıyor. Bu saldırılar korku ikliminin bir parçası” diyerek gençlere yönelik tutuklamalara dikkat çekti. 2023-2024 eğitim ve öğretim yılı başlarken üniversite öğrencileri olarak Tuncer, Danacı ve Koyun’un tutsaklıklarının devam etmesini eğitim hayatlarına engel olarak ifade etti: “Üniversite öğrencilerinin tüm haklarını ellerinden almaya, sosyalist ve devrimcilerin üniversitede barınmasının önüne geçmeye çalışıyorlar. Bugün tutuklanan sosyalist gençlere özgürlük demek gençliğe özgürlük demektir. Gençliğe özgürlük, faşizme karşı direniş diyoruz.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz