Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesine bağlı Aşağıbeyçayır ile Eğrisöğüt köyleri arasındaki bölgede, Erciyes Patlayıcı Maddeler Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından “eğitim, ticari, sağlık, sanayi, organik tarım, organize hayvancılık, sosyal ve kültürel vb. sabit ve kalıcı tesis” yapımı amacıyla izin alınan, köylülerin tepkisi üzerine mart ayında Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci sonlandırılan patlayıcı tesisi için ÇED süreci yeniden başlatıldı.
İlk projede ‘kapsüle duyarlı emülsiyon, anfo, ağır anfo, kapsül üretim ve montaj’ yapacağını açıklayan firma, yeni projesinde ‘kapsüle duyarlı emülsiyon ile ağır anfo’dan vazgeçti. Depolanacak patlayıcı madde miktarını da yılda 575 tondan 425 tona çekti. “ÇED gerekli değildir” kararı verilmesi durumunda ‘halkın bilgilendirilmesi ve sürece katılım toplantısı’ yapılmadan köy halkının mera olarak kullandığı araziye patlayıcı fabrikası yapılabilecek.
Konu hakkında Yeşil Gazete ve Bianet’e açıklama yapan Kayseri Karaçay Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı avukat Harun Özkan, kapasite küçültülmesinin çevresel etkileri ortadan kaldırmayacağını vurgulayarak şunları söyledi:
“Şirketçe kapasite küçültüldüğü, ÇED dışı işlem yapılmaya çalışıldığı tespit edilmiştir. İlki ÇED’e tabi olan bir projenin yenilenmesi halinde ÇED’e tabi tutulmaması anlaşılabilir bir durum değildir. İlkinde 86 bin ton olan üretim kapasitesi ikinci projede 55 bin tona indirilmiştir. 55 bin ton patlayıcı üretmek ne zamandan beri çevreye zarar vermeyecek düzeyde sayılmaktadır? Kapasitenin küçültülmesi 55 bin ton patlayıcının çevresel etkisini asla ve asla değiştirmeyecektir.”
Köy merkezinin 1.770 rakımlı olduğunu belirterek patlayıcı madde fabrikası kurulması halinde köyün temiz havasının ve doğasının bozulacağını dile getiren Özkan, “Yapılması planlanan tesis köy içme suyu kaynağına 200 metre mesafede olup, tüm köy halkı zehirlenecektir. Planlanan tesis tarlalarımızın hemen yanında olup tarımı bitirecek, zehirli tahıl imalatına neden olacaktır” dedi.
Dinamit fabrikasında birçok kimyasal kullanılacağına ve bunların havayı, toprağı ve su varlıklarını kirleteceğine de vurgu yapan Özkan, atıkların kod olarak daha düşük seviyede olan Zamantı Irmağı’na karışacağını bildirdi ve “Sulama ve balık yetiştirmede kullanılan ırmak zehir saçacaktır” diye uyardı.
Aşağı Beyçayır ve Eğrisöğüt köyleri arasına Ankara merkezli bir şirket tarafından yapılması planlanan patlayıcı tesisi ile ilgili derneğimizin hukuki ve idari yöndeki itirazları devam ederken karşı taraf da boş durmamış yeni proje dosyası düzenleterek kapasiteyi düşük göstermiş, köylünün onayına gerek duymayacak şekilde yasaların da etrafından dolanarak kendilerine yeni bir yol açarak olayı oldu bittiye getirmek istemektedirler.
Aşağı Beyçayır ve Eğrisöğüt köyleri olarak ilk günden bugüne kadar duruşumuzda herhangi bir sapma olmadığını, kararlı duruşumuzla patlayıcı tesisine karşı olduğumuzu, tesisin yapılmaması yönünde atılması gereken her türlü hukuki, idari takibin sonuna kadar yapılacağını, haklı sesimizin duyurulması yönünde de geleneksel ve sosyal medyada gerekli çalışmaların da yapılacağını kamuoyuna duyururuz.
Tüm köylülerimizin bu süreçte çok hassas davranmalarını, fevri paylaşımlarda bulunmamalarını, bu tür paylaşımlarda bulunanları da uyarmalarını özellikle istirham ediyoruz.
Bu haklı davamızda yalnız olmadığımızı, bize destek olduklarını ve her türlü yardımlarını esirgemeyeceklerini bildiren tüm Uzunyayla köy derneklerine, Kafkas derneklerine çevreci derneklere ve çevre konusunda duyarlı tüm vatandaşlara teşekkürlerimizi sunarız.
Kayseri Karaçay Kültür ve Dayanışma Derneği
