Bugün (5 Kasım) 45’incisi düzenlenen İstanbul Maratonu kıtalararası koşuluyor. Pek çok kategorisi ve dolayısıyla güzergâhı olan olan maratonun “İyilik için Koş” dalı son yıllarda büyük rağbet görüyor. Amaç STK’ları desteklemek. Örneğin geçen yılki 44. İstanbul Maratonu’nda 35 milyon 892 bin 281 TL bağış toplanmış. Şamba Gunda Demiröz de bu amaç için maratona katılanlardan. Bu yıl 6’ncı kez koşacak, Spastik Çocuklar Vakfı adına… Şamba Gunda, Jineps için koşu hikâyesini kaleme aldı.
“Merhaba,
Her şey 2010 yılı şubat ayında Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) personeli olmamla başladı. Sivil toplum neler yapar, yaptıkları işler kimlere dokunur, kimleri mutlu eder, kimlere umut olur, bu sayede öğrendim. Her yıl maratonda koşan tüm arkadaşlara “Acaba ben de yapabilir miyim? Söylesem yanlış anlaşılır mı? Zor olur mu?” vs. sorularını kafamda döndürüp seslendirmediğim birkaç yıl geçirdim. Sonra bir gün bir sohbet sırasında aynı vakıftan bir arkadaşım “Ya, sen niye yapmak istediğini bunca yıldır söylemedin, ben sana destek olurdum” dedi ve bu konuşmadan hemen sonraki ilk maratonda köprü üzerindeydik.
“Ben de bedensel engelli bir birey olduğum için rehabilitasyonun, fizyoterapinin ve doğru eğitimin engellilerin yaşamına ne kadar olumlu dokunduğunu bire bir kendi yaşamımdan biliyorum. O yüzden onlar için bu şansı yaratabilirsem çok mutlu olacağım”
Ben normalde tekerlekli sandalye kullanıcısı değilim, fiziksel engelliyim ve tripod kullanıyorum, yani üç ayaklı baston. Sırf maratonda yer alabilmek için kendime bir sponsor buldum, bana tekerlekli sandalye satın aldılar. 2017-2022 yılları arasında arkadaşlarımla birlikte 3 kez TEGV, 1 kez Tohum Otizm Vakfı, 1 kez de İhtiyaç Haritası için maratonu tamamladım. Bu yıl aynı heyecanı Spastik Çocuklar Vakfı için yaşıyor olacağım.
Ben de bedensel engelli bir birey olduğum için rehabilitasyonun, fizyoterapinin ve doğru eğitimin engellilerin yaşamına ne kadar olumlu dokunduğunu bire bir kendi yaşamımdan biliyorum. O yüzden onlar için bu şansı yaratabilirsem çok mutlu olacağım.
Benim ailem okuyabilmem, bağımsız bir birey olabilmem ve hayallerimi gerçekleştirebilmem, onları sınırlamamam için ellerinden geleni fazlasıyla yaptılar. İstediğim her şey gerçekleştirebileceğim şeylerdi duygusunu ve düşüncesini bana verdiler. Şimdi sıra benim o duyguyu başkalarına vermemde. Maratona katılarak farkındalık yaratıp bir kişiye bile “Neden olmasın, ben de yapabilirim” dedirtebiliyorsam amacıma ulaştım demektir.
“Maratona katılabilmek için ne yapmak gerekiyor” sorusunun aklınızdan geçtiğini duyar gibiyim. adımadım.org web sitesini inceleyip, içerisindeki sivil toplum kuruluşlarından istediğiniz bir tanesini seçerek onlarla bağlantıya geçip sayfanızı oluşturabilir, sonrasında da çevrenize duyurarak bağış toplanmasını sağlayabilirsiniz. Süre olarak genellikle maratondan 15 gün öncesi ve 15 gün sonrası olmak üzere toplam 1 aylık süre var.
Köprünün üzerinde olmak hem köprünün manzarasının güzelliği nedeniyle, hem o işe yarama duygusunun vazgeçilmezliği nedeniyle sizde bağımlılık yaratabilir, bilginiz olsun, bende öyle oldu. ‘Ben bir kez deneyeyim, cebime koyayım, anı olarak kalır’ demiştim başlangıçta. Şu an altıncıyı koşmak üzere yarın sabahı bekliyorum.
Bana bu heyecanımı anlatmam için fırsat verdiğiniz için teşekkür ederim. Benim için bunu anlatabilmek ve bunun hissiyatını başkalarının yaşamasını sağlayabilmek gerçekten kıymetli. Umarım sizler de hayatınızda en az bir kez hiç tanımadığınız birileri için bir şeyler yapmanın sizi ne kadar işe yarar hissettirdiğini yaşayabilirsiniz. Çok teşekkürler herkese.
20 Kasım, kampanyamın son günü. 20 Kasım’a kadar desteklerinizle yanımda olursanız çok mutlu olurum.
Bağış linki:
http://ipk.adimadim.org/kampanya/CC106225
Desteğinizi EFT ile yapacaksanız açıklama kısmına CC106225 yazmanızı rica ediyorum.”
