Bağımsızlık Demokrasi Özgürlük Eşitlik Birlik

Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı: ‘Salt güvenlikle şiddet önlenemez’

Sağlıkta şiddet vakalarına her gün bir yenisi ekleniyor. Dr. Ekrem Karakaya’nın Konya’da görevi başında öldürülmesi, Adana’da acil servisi 50 kişinin basması, Batman’da sağlık emekçilerine yönelik bıçaklı saldırı girişimi ve niceleri…  

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Sağlık kurumlarımızın güvenliği için, giriş kapılarından başlayarak ivedilikle yapılacak işlerimiz var. 24 hastanemizde ‘Kapı Güvenlik Sistemleri’ kurularak yeni güvenlik uygulamasına geçildi. Sistem, hızla ülke geneline yayılacak” dedi. 

“Tek başına güvenlik önlemi şiddeti durdurmaya yeter mi?” sorusunu cevaplayan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, nedenlerini ortadan kaldırmadan şiddetin sonlanmayacağını söyledi. 

Evrensel’de yer alan habere göre, sağlık kuruluşlarında güvenliğin de gerekli olduğunu ama tek başına güvenlik önlemlerinin yetmeyeceğini dile getiren Fincancı, nedenini şu sözlerle açıkladı: 

“Sağlıkta şiddetin nedenlerini ortaya koyup bütünlüklü bir çalışma yapmadan şiddet ortadan kalkmaz. Sağlık sistemi değişmeden, sağlıkta dönüşümden vazgeçilmeden, kışkırtılmış sağlık politikaları yerine koruyucu sağlık politikaları geliştirilmeden X-Ray cihazı ve güvenlik görevleriyle şiddet önlenemez. Ayrıca diyelim ki güvenlik sistemi kuruldu. Girişte de silah tespit edildi. Bu silah kime nasıl teslim edilecek? Bunun için yeterli personel var mı?” 

Şebnem Korur Fincancı

“Şiddet dili de cezalandırılmalı” 

İktidarın, hekimleri ve sağlıkçıları değersizleştiren, hedef gösteren diline son olarak bir imamın şiddeti telkin eden söyleminin de eklendiğini hatırlatan Fincancı, “Peki bu şiddet dilini hangi X-Ray cihazı tespit edip engelleyecek? Bu şiddet dili de cezalandırılmalı” dedi. 

Az sayıda personelin çok sayıda hastaya bakmaya çalıştığını, kışkırtılmış sağlık politikaları yerine koruyucu sağlık hizmetleri ve basamaklandırılmış sağlık politikaları geliştirilmesi gerektiğini dile getiren Fincancı, “Bunları yapmadan isterseniz saldırganlara müebbet verin, sorun çözülmez” ifadelerini kullandı. 

Yazarın Diğer Yazıları

“Derneklerimiz kültürel temelde örgütlenmeler olmakla birlikte sürgün ve soykırım, anadili, dönüş hakkı gibi taleplerimizin aslında siyasetin konusu olduğu açık”

-Nasıl bir KAFFED/Federasyon/Birlik hayaliniz var? Üye derneklerle ilişkiler, uluslararası kurumlarla ilişkiler, sürgün, soykırım, başta anadili olmak üzere kimliğe ve kültüre dair her konuda nasıl...

Tarihte Bu Ay Mayıs 2024

Mayıs 1917 Kuzey Kafkasya Dağlı Halkları Birliği Merkez Yürütme Kurulu’nun seçilmesi 01 Mayıs İşçi Bayramı Pazar Anneler Günü 21 Mayıs 1864 Çerkes Sürgün ve Soykırımı (Tsitsekun) 11...

KAFDAV konferansları devam ediyor

Kafkas Araştırma Kültür ve Dayanışma Vakfı’nın düzenlediği, Hacettepe Üniversitesi Tarih Bölümü’nde doktora öğrencisi ve Kültür Bakanlığı uzmanlarından Berat Yıldız’ın konuşmacı olarak katıldığı “Bir Hayat...

Sosyal Medyalarımız

4,890BeğenenlerBeğen
1,353TakipçilerTakip Et
4,000TakipçilerTakip Et

Son Yazılar

- Advertisement -spot_img