Söylentiler gerilim yaratıyor

0
473

Son altı ayda on binden fazla Çeçen, Almanya’dan siyasi sığınma istedi.
Alman basınına göre ülkeye, her hafta bir Çeçen köyünü dolduracak kadar insan giriş yapıyor. Peki, bu kitlesel göçlerin nedenleri ne?

Bu, Çeçenlerin ilk kitlesel göçleri değil. 2007’de, üç ayın içinde 6 binden fazla Çeçen sığınmak için Polonya’ya gitmişti. Bu hızlı göçün sonrasında Polonya’nın Şengen bölgesi olmasıyla, Rusya’dan çıkan mülteciler için Çek Cumhuriyeti ve altı Avrupa ülkesine seyahat edemeyeceklerine dair bir söylenti başladı. Neden? Bunu kim uydurmuştu? Bu bilgi, haliyle yanlış çıktı. Mültecilerin çoğu Çeçenya dağlarında savaş sürerken değişik Avrupa ülkelerine yerleşti.

Bugünkü durumun birkaç nedeni var. İlki; Polonya’daki Kuzey Kafkasyalılar arasında Almanya hükümetinin 40 bin Çeçen mülteciyi barındıracağına dair yıllık bir programı olduğu söylentisinin çıkmasıdır. Söylentiler Çeçenya’ya kadar ulaştı ve onbinlerce Çeçen en ucuz ve kısa rota olan Polonya’dan Almanya’ya gitmeye karar verdi. Belarus’tan Polonya’ya geçmek nispeten kolay ve Polonya’dan Almanya’ya kişi başı birkaç yüzden birkaç bin euroya varan ücretle geçişler ayarlanıyor.

İkinci neden ise Avusturya’nın geçen yıldan sonra Çeçenya’dan gelen birkaç yüz kişiyi barındırmayı reddetmesi ve Rusya’ya gönderilmekten korkan Çeçenlerin Almanya’dan siyasi sığınma talep etmesidir. Alman hükümeti aslında Dublin Anlaşması uyarınca sığınmacıları Avusturya’ya göndermek zorundaydı. Dublin Anlaşması’na göre sorumluluk, sığınmanın talep edildiği ilk hükümete aitti. Almanya’nın bu insancıl hareketi Çeçenya’da duyuldu ve binlerce Çeçen umutla Almanya’ya gitti. Sonrasında da Almanya’nın Çeçen programı gibi söylentiler çıktı ve yayıldı.
Çeçenyalılar ‘en huzurlu ve varlıklı cumhuriyet’i terk etmek için bu fırsattan yararlanmak istiyor. Pasaport kuyruklarından söz ediliyor. Sadece Avrupa’ya gitmiyorlar, gençler Suriye’ye savaşa gidiyor. Artık Çeçenya, gazeteci ve insan hakları savunucularına da kulak asmıyor. Söylentilere göre Kadirov’un gözlerinin içine bakmak bile çok tehlikeli, çünkü bir meydan okuma olarak addediliyor. İster kadın ister erkek kimse bir şeye itiraz edemiyor. Aksi takdirde birgün ortadan kaybolursunuz ve kimse sizi bulamaz. (ekhokavkaza.com)

Çeviri: Serap Canbek