Hatırlayalım!
2009: Ruslan Keşev, Elberd Bora, İbrahim Yağan dövülerek hastanelik edildi. Murat Berzeg’in evine molotof kokteyli atıldı, başına silah dayandı. Zamir Şuhov saldırıdan son anda kurtuldu ve ülke dışına çıktı.
2010: Anna Politkovskaya ve Natalya Estemirova’yı öldüren güçler bu kez de Aslan Jukov’u katletti.
Ardından Anas Pshikhachev, Musa Mukozhev, Marat Guliev, Khasan Sizhazhev, Fral Shebzukhov, Tsipine Aslan, Hacimos Haçetsukov, Mambetov…
Soçi Olimpiyat Oyunları öncesinde Kuzey Kafkasya Cumhuriyetleri’nde yoğunlaşmaya başlayan baskılar sonucunda, muhalif internet sitelerinin yayını durduruldu, sonrasında da 21 Mayıs anma programları nedeniyle gözaltı ve tutuklamalar yapıldı. Rusya yönetiminin baskı ve sindirme operasyonları anavatandaki muhalif sesleri susturmaya kararlıydı ve bu hepten aleniyete döküldü. Bir internet sitesinin editörü yayına, “artık bu işlerle ilgilenmeyeceğini” belirtme gereğini de duyarak son verdi. Haber sitelerine göz atıldığında, muhalif seslerin cılızlaştığı hatta susturulduğu açıkça görülecektir.
***
“Caucasian Knot” haber ajansı ve Dosh adlı siyasi dergide çalışan gazeteci Timur Kuaşev, 31 Temmuz akşamı saat 21:00 sıralarında evinden çıkmıştı. Görgü tanıkları yanında birileri olduğunu görmüştü. Kiminle ya da kimlerle gittiğini kimse bilmiyordu. 1 Ağustos’ta, Nalçik’in banliyösü Hasanya’daki bir korulukta cesedi bulundu. İlk incelemede vücudunda herhangi bir darp ya da kurşun izine rastlanmadığı rapor edildi. Emniyet güçleri, Timur’un koşu için oraya gittiğini ve muhtemelen kalp krizinden ölmüş olabileceğini belirtti. Ama cesedin bulunduğu nokta ile evinin arasında 24 km mesafe vardı. Timur’un ailesi, oğullarının bir sağlık sorunu olmadığını ve emniyet güçleri tarafından götürülmüş olabileceğini söyledi. Emniyet birimleri haricindeki herkes onun öldürülmüş olduğunu düşünüyor.
Timur’un arkadaşı Abakar Abakarov, “Timur’un vücudunda zehirlenme belirtileri vardı. Parmakları kararmıştı. Koltukaltında enjeksiyon yapıldığına dair izler vardı. Profesyonel biri tarafından planlanarak öldürüldüğüne şüphe yok” diyerek düşüncesini paylaştı. Bir başka gazeteci ise Timur’un dizlerinde sıyrıklar olduğunu ve muhtemelen boynunun kırıldığını belirterek koltukaltındaki enjeksiyon izinden bahsetti.
Kabardey-Balkar Soruşturma Komitesi başkanı Valery Ustov da enjeksiyon izi olduğunu doğruladı ve adli muayenenin Moskova’da yapılacağıı belirterek “Bir cinayet olduğunu henüz söyleyemeyiz. Koltukaltında enjeksiyon izi saptandı. Gözünün altında küçük bir morartı vardı. Eğer bu bir cinayetse ülkede böyle bir yöntemle işlenmiş cinayete yıllardır rastlanmadı” dedi.
Henüz 26 yaşında olan Kuaşev, düşüncelerini açıkça söylemekten kaçınmayan bir gazeteciydi ve özellikle de emniyet güçlerinin uygulamalarına muhalif makaleleri nedeniyle tehdit ediliyordu. Ama tehdit ediliyor olmanın gerçekliği ancak cinayet gerçekleştiğinde haber değeri taşıyordu ne yazık ki.
Bu bir cinayetse, ki öyle görünüyor, “Suçlu kim? sorusu muhtemelen yine cevapsız kalacak. Çünkü Natalya Estemirova, Anna Politkovskaya, Akhmednabi Akhmednabiyev, Gazimurad Kamalov gibi maktüllerle dolu olan “Kafkasya’da öldürülenler listesi”yle ilgili sorular da hala cevaplanamadı. Onlar da Kafkasya ile ilgili gerçekleri açığa çıkarmak için uğraşmışlardı. Emniyet güçleri her bir olayda yasalara saygı duyulması gerektiğini hatırlatıp, olayın aydınlatılacağını söylüyordu. Sizi korumayan yasalara saygı duymanız bekleniyordu.
Kuaşev’in otopsi sonuçları bir ay içinde belli olacak ama eğer cinayete kurban gittiyse, “Fail ya da failleri bulunacak mı?” sorusu büyük ihtimalle belirsiz kalacak.