Berlin ve çevresinde radikal dinci çevrelere yönelik bir operasyon düzenlendi. Berlin eyalet polisi ve Berlin Başsavcılığı’nın ortaklaşa yönettiği operasyonda, “Suriye’de şiddet eylemi planladıkları” gerekçesiyle iki Türkiye vatandaşı gözaltına alındı. Zanlılardan 41 yaşındaki İsmet D.’nin Berlin’deki bir İslamcı grubun liderliğini üstlendiği ve “Emir” tayin edildiği kaydedilerek, grubun ağırlıkla Türk, Çeçen ve Dağıstanlılardan meydana geldiği belirtildi. Berlin’in Moabit semtinde bulunan bir Kur’an kursunda Işid’e taraftar kazandırılmaya çalışıldığı ancak şüphelilerin Almanya’da saldırı planladıklarına ilişkin herhangi bir kanıt bulunmadığı kaydedildi.
Kafkasyalıların Almanya’ya karşı bir tehdit oluşturup oluşturmadığını, Alman-Kafkas Topluluğu’nun başkanı Ekkehard Maas’a sorduk.
-Almanya’da Kafkasya’dan kaynaklanan İslamcı bir hadise olacağına dair bugüne dek herhangi bir emare yoktu. Sizin düşünceleriniz nelerdir?
-İslamcı bir manzara olduğunu söyleyemem. 18 yıldır Çeçen mülteci ve sığınmacılarla çalışan biri olarak tek söyleyebileceğim, yaklaşık iki yıldır dine daha fazla odaklandıklarını farketmiş olmamdır. Bu da özellikle Almanya’da yetişen Çeçen gençlerin uyum sorunu olduğu anlamına geliyor. Tereddüt içindeler ve cennete gidememekten korkuyorlar. Bunu garantilemek isteyen erkekler sakal uzatmaya, kadınlar ise birdenbire sadece yüzlerini gösteren peçeler ve Arap kıyafetleri giymeye başlıyor. Dinin hayatlarında eskisinden çok daha önemli olmaya başlaması dikkatimi çekiyor. Ama yine de bunlar, İslamcı oldukları anlamına gelmez.
-Paris saldırılarıyla bir bağlantısı olabilir mi?
– Bunu hiç olası görmüyorum ama belirli camilerde İslamcılarla irtibat kuran gençler var. Berlin’den Suriye’ye gidenlerin sayısı ise çok az.
–Almanya’da da saldırılar yapmalarından korkmamız gerekiyor mu?
Sanmıyorum. Eğer Çeçenler herhangi bir terörist aktivitenin içine çekilmişlerse, Boston örneğinde olduğu gibi arkasında başka kurumların olduğunu düşünürüm.
Çeçenler, ülkelerindeki siyasi infazdan dolayı vatanlarını terkederek buraya mülteci olarak geldiler. Burada bir şekilde hayatta kalmaya çalışıyorlar. Yine de Muhammed karikatürleri nedeniyle bir kızgınlıkları var.
Mesela karikatürlerin içeriklerinin hiç tartışılmamasını şanssızlık olarak görüyorum. Müslümanlar kendilerini incinmiş hissetti. Açık ve demokratik bir toplum haline gelmek için uzun bir süreç gerekli.
-Kafkasya bölgesinden buraya gelen insanların durumunu iyileştirmek için neler yapılmasını önerirsiniz?
-Çeçenlerin ılımlı Sufi geleneklerinin güçlendirilmesi için bir şeyler yapılmalı. Onlara ait bir alan ya da küçük bir camileri olmalı mesela, çünkü Arap ya da Türk camilerine gitmek zorunda kalıyorlar. Bu genç insanların uyum sorununu topluluğun büyüklerinin çözmeye çalışması en uygun yol olacaktır. (dw.de) Çeviri: Serap Canbek