Anti-Ekstremizm kıskacındaki Kabardey-Balkar

0
523

Kabardey-Balkar Cumhuriyeti’nde (KBC) çok sayıda kişinin öldürüldüğü özel operasyonun ardından KBC Başkanı Yuri Kokov, Cumhuriyeti kurtaracağını ederek gençler arasında ekstremizmle mücadele edecek yeni bir bakanlık kurduğunu duyurdu.
Kabardey-Balkar, bu bakanlık kurulmadan önce de emniyet güçlerinin baskısından en çok korkulan Cumhuriyet’ti. Buna rağmen, gençler arasındaki düşünce ve eylemleri kontrol edecek yeni bir kurum daha kurulmuş oldu.
Başkan Yuri Kokov’a göre, gençler arasında ekstremizmin yayılmasını önlemek için bu yeni bakanlık çok gerekli. KBC Devlet Başkanı’nın düşüncesine göre, hükümetin bu atılımı bölgedeki güvenliği olumlu manada etkilemektedir. Bu açıklamalara rağmen, çok sayıda ölümün yaşandığı operasyon haberleri Kabardey-Balkar’dan düzenli olarak gelmeye devam ediyor.
KBC yönetiminin mantığını anlamak için, Yuri Kokov’un hangi çevreden geldiğini hatırlamak gerekir. KBC’ye gelmeden önce general Kokov, bir kaç yıl Rusya İçişleri Bakanlığı Ekstremizmle Mücadele Genel İdaresi ve Departmanı’nda başkanlık yaptı. Tüm kariyeri boyunca, organize suç örgütleriyle mücadele etti. Bu sebeple hakkında yapılan, “Kariyerini ekstremizim ve suçla mücadeleye adıyan biri, her baktığı köşede suçlu ve ektremist görür” yorumunun haklılık payı var gibi duruyor.
Kabardey-Balkar, yönetimin baskısının gündelik hayatta hissedilmesi bakımından, diğer Kafkasya cumhuriyetlerinden her zaman bir adım önde olmuştur. Bu, Valeri Kokov’un başkanlık döneminden beri böyledir. KBC’nin birinci Kokov’u, Rusya ve Kafkasya’da liberalleşme rüzgarları esmeye başladıktan sonra dahi elini uzun süre Kabardey-Balkar toplumunun boğazından çekmedi.
Ülkedeki tüm sosyal, milli ve dini oluşumlar, oldukça sert bir kişi olan İçişleri Bakanı Haçim Şogenov’un insafına bıraktı. Uzmanlara göre, özellikle bu olay, yerli Müslüman toplumun hızlı bir şekilde aktifleşmesinin, yönetim tarafından, ülke için en önemli tehdit olarak algılanmasına neden oldu.
Müslüman topluma yönelik takip ve baskılar, kanunsuz gözaltılar, işkenceler ve kaçırmalar, Müslümanların büyük bir bölümünü yer altına veya o dönemde Çeçenya’da sürdürülen savaşta Çeçen direnişçilerin yanına itti.
Sonuçta KBC yönetiminin, artan Müslüman faaliyetlerini ezme yönündeki amansız çalışması ters tepti. Kafkasya’daki en sakin cumhuriyetin Müslümanları Ekim 2005’te silahlı bir ayaklanma başlattı.

Üzerine beton dökülen cumhuriyet

Bu sorunu Gaydar Enstitüsü mensubu İrina Starodubrovskaya da dile getiriyor. Ona göre, Kabardey-Balkar’da emniyet güçleri tarafından topluma karşı sert bir baskı var, özellikle de gençlere yönelik.
Uzman Stardubrovskaya, “İki cumhuriyet, Karaçay-Çerkes ve Kabardey-Balkar, birbirine çok açıdan benzemekte, ama bu durum tamamen farklı” diyor. İfade ettiğine göre, KBC’de yönetim, toplumu aldığı nefese kadar takip etmek istiyor.
Starodubrovskaya, “Kabardey-Balkar’da altı ay önce toplumdan belirli kesimlerle görüşmelerde bulunduk. Orada dahi Ekstermizmle Mücadele Merkezi memurları tüm katılımcıları detaylı bir şekilde fotoğrafladı” diyor. Karaçay-Çerkes’te ise durum tersi. Hükümet, toplumsal faaliyetleri olumlu karşılıyor.
Karaçay-Çerkes “Abaza” milli-kültür merkezi Başkanı Ruslan Kambiyev, “Devlet dini işlere ne kadar az müdahale ederse, durum o kadar sakin oluyor” diyor. Söylediğine göre, Karaçay-Çerkes’te yönetimin dini işlere ciddi bir müdahalesi yok.
Diğer Kafkasya cumhuriyetlerinde bulunan STK çalışanlarına göre, Kabardey-Balkar’da toplum devletten korkuyor ve bu yönüyle Kabardey-Balkar diğer Kafkasya cumhuriyetlerinden ayrılıyor. Komşu cumhuriyetler olan Karaçay-Çerkes, İnguşetya ve Dağıstan’da her türlü toplumsal faaliyet başarıyla hayata geçiriliyor. Kabardey-Balkar’da ise toplumda korku ve güvensizlik var.
Yerel yetkililer, cumhuriyette kalmış olan birkaç sivil liderin her adımını takip ediyor. KBC’de çalışmaya gayret eden bir kaç bağımsız avukattan biri olan Larisa Dorogova, böyle bir atmosferde çalışmanın artık mümkün olmadığını düşünüyor.

Peki, teröristler nerede?

Starodubrovskaya’ya göre, Kabardey-Balkar’da “Bırakın teröristleri, doğru düzgün genç bile kalmadı.” Fakat emniyet güçleri, ateş açmayan ve bir türlü tespit edilemeyen gruplara düzenli olarak operasyon yapmayı sürdürüyor.
Kavkazki Uzel’den alınan bilgilere göre, 2015 senesinin Nisan ve Haziran aylarında, Kabardey-Balkar’da yaşanan silahlı çatışmalarda yedi kişi hayatını kaybetti. Üçü Nisan’da, dördü Haziran’da öldürüldü. Yılın ilk üç ayındaysa iki kişi öldürüldü.
Avukat Dorogova’nın ifadesine göre, emniyet güçleri, Nalçik’teki altı kişinin öldürüldüğü son operasyondan sonra, ablukaya alınmış dairedeki altı kişinin ateş açmadığını açıkladı. O altı kişiye kimse teslim ol çağrısı da yapmadı.
Dorogova, “Onlardan bazıları yakınlarına telefon açtı, kimisi vedalaştı, kimisi annesiyle, eşiyle, babasıyla son kez konuştu” diyor. Dorogova’nın iddiasına göre, emniyet güçleri, bu operasyonu bilerek, uzun bir kanlı sahneye çevirdi. Çünkü ekstremizmle mücadele savaşçılarının ücret oranları buna bağlı… (onkavkaz.com)

Çeviri: Ajans Kafkas

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz