Dağların Hikayeleri: Fişt, Woşüten ve Lağo-Nake

0
516

Фищт-Fişt

Uzun yıllar önce düşmanlar yurdumuza saldırınca, herkesten önce yiğit savaşçı FİŞT kumandasında yaşlılardan oluşan bir grup düşmana karşı koydu. Düşman hepsini yok etti.
Ошъутэн-Woşüten
Daha seçkin (orta yaşlı) savaşçılar, WOŞÜTEN kumandasında bir güçle düşmana karşı koydular. Onların hepsi de savaşta yok oldular.
Лагъо-Накъэ /Lağo-Nake
Gençlerden oluşan savaşçı grup, Lağo kumandasında düşmana karşı koydular. Bu savaşta genç kumandan Lağo ağır yaralandı. Atı onu kaşeni Nake’nin evinin önüne götürdü. Nake, kaşeninin elbiselerini giydi, kalan genç savaşçıları toplayarak düşmana saldırdı. Düşman geri çekildi. O günden başlayarak FİŞT, WOŞÜTEN, LAĞO-NAKE isimleri ile bu dağlar anıldılar.
(A.C. Tv. 2011 yılı MEZGUAŞENIN SIRLARI Programı)

ХЪУДЫМЫЖЪ Иуджыпl
Hudımıj’ın Dans Yeri

Хъудымыжъ-Hudımıj, Лъэпшъ-Lhepş’ın demirci arkadaşıydı ve çok güçlüydü. 7 araba dolusu odunu bir omuzunda taşıdığını anlatırlar.
Bir gün ormandan dönerken, Тlатрыхъу-T’atrıhu’un şarkı söyleyen sesini duydu. Хъудымыжъ – Hudımıj usta bir dansçı olduğundan, omuzunda 7 araba dolusu odun olduğu halde döne döne dans etmeye başladı. Böyle dans ederken bastığı yerlerde toprağı ezerek geniş bir daire oluşturdu. Ortasında da bir tepe oluştu. Oraya şimdi Хъудымыджъы иlуашъхьэ-Hudımıj’ın Tepesi diyorlar.
Bugün bu tepe Къунчыкъохьаблэ-Kunçıkohable’nın tam ortasında bulunuyor. Anavatana gidenler görebilirler.
(Nartlar, Cilt:1 Sayfa:249)

Rufabğo

Şansımıza dağlarımız yakın mesafede, Lağo-Nake yarım saatlik bir mesafede. Gece olmadan gezilip, dinlenilip geri dönülebilir.
Rufabğo şelalelerine giden yolun sağında yeni bir bahçe dikkat çekiyor ve giderek büyüyor. Son birkaç yıldır, farklı ağaç türlerinde 200 ağaç dikildi. Sülale toplantılarında veya bir çocuk dünyaya geldiğinde bu ormana geliyorlar ve ağaç dikiyorlar.
Bunu düşünen Bibe Murat… “İnsanlar bir araya geldiğinde, bu dünyadan ayrılanları hatırlıyorlar. Annelerini babalarını hatırlıyorlar. Çocuklarına geçmişi anlatıyorlar, bu onlarda güven ve gurur duygusu veriyor. Böyle bir anlam veriyoruz, birbirlerini koruyup kollasınlar, dayanışma içinde olsunlar istiyoruz.” Sülale isimlerini vererek diktikleri ağaçlarla, geçmişte RUFABĞO isimli devin yaşadığı anlatılan bu orman giderek genişleyip büyüyecek. Gezginlerin sevdiği yerler de korunmuş olacak.
Ormanı bırakıp şelalelere doğru gidiyoruz. B. Murat, “Bu derenin adı Цырыф idi. Adıgeler Цырыф derlerdi, sonra devin adı olan Rufabğo diye söylemeye başladılar. Kışın soğuk, yerler kaygan, gelenler daha az, bizim insanımız alışkın değil. Fakat her mevsimin ayrı bir güzelliği var, herkesi bekliyorum” diyor.
Kışın şelalelere yaklaşmak daha zor. Karın altında kaygan bir buz tabakası var. Yorgun, üşümüş ve aç olarak ormandan çıkan gezginleri Rufabğo’da güzel yemekler bekliyor. Dolaşıp gezmek isteyenler için Adıge Vune’nin kapıları açık.”
(A.C. Tv. 2011 yılı MEZGUAŞENIN SIRLARI Programı)

Çeviri: Huşt Emel

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz